seni dert etmeler' jeon jeongguk

25

Evet, sonlara geliyoruz. İlk kitabımı tamamlamaya yakınım ve duygusalım da. Umarım beğeniyor ve keyif alıyorsunuzdur. Hemen ardından daha da çok seveceğinizi düşündüğüm bir hikayeyle tekrar piyasada olacağım. Şimdilik tadını çıkarın ve eğlenin. Çokça sevgiler.

Oturduğu deri koltuk sanki batar gibiydi. Daima bir boklar yiyor ve ardından anlam veremez şekilde uyum sağlamak zorunda kalıyordu.

Jungkook'a karşı duyguları vardı.

Kendine itiraf edebildiği şey gerçekten garip gelirken Loren en değişik şekilde hayatındaydı.

İlk kez gözüne güzel gelmek için çabaladığı ama aynı zamanda kendi karakterinde davrandığı tek kişi.

Ailesi bile onu başka biri gibi davranmak için zorlarken onun güvenli bölgesi.

Hadi ama, dedi iç sesi. Seni bıraktı.

Biliyordu Luna. 

İşte bunun için Loren'den uzak durması gerektiğine de emindi.

O zaman neden tam değildi?

Spor salonunda soyunma odasındaydı. Öğle arası yapılacak olan antrenmanda onlara yardımcı olmak için kıyafetlerini uygun hale getiriyordu.

Altına giydiği orta boy şort ve okul üniforması kendini tamamlarken uzun siyahlarını da üstten atkuyruğu yaptı. 

Kafası karışıktı ama şimdiden Jungkook ile bir ilişki içinde olduğunun farkındaydı.

Onu reddetmişti ama aynı zamanda onu öpmüştü.

Jungkook arkasından ne kadar sövdüyse hakkı vardır diye düşündü Luna.

Gerçekten yalancı ve korkak olduğu doğruydu ama zamanla aşıyordu, ya da sadece bahane bulmak ve kaçmak daha basitti.

-Luna?

İçeride olduğunu teyit etmek isteyen Jungkook yavaşça adını seslendiğinde derin bir nefes aldı ve düşüncelerini bitirerek akşam düşünmek üzere rafa kaldırdı Luna.

-Buradayım Kook.

Jungkook ona seslenme şeklini seviyordu. Adının yarısı olan Kook onun ağzına tam uyuyordu.

-Antrenmana başlayacağız, koç seni çağırıyor.

Luna hızla kafa salladığında Jungkook'un hemen ardından odadan çıktı.

Jungkook'un son söylediği şeyden sonra klasik konuşmamışlardı.

Her zaman aynı bok diye düşündü Luna.

Bir şeyler yaşanıyor ama asla karşı karşıya gelip konuşulmuyordu ki Luna'nın en nefret ettiği durum buydu.

Saha da basketbol oyuncuları ısınmaya başlamışlardı ki bu Luna'nın düşünmeyi azıcık abarttığını gösterirdi.