Herkesin bir hayat felsefesi bir yaşam amacı bir umudu vardır.Bazıları ailesi,bazıları hayalleri,bazıları aşkı için yaşar.Luna ne için yaşadığını bilmiyordu.Asla o felsefik hayatlardan birine sahip olmamıştı.Zengin hatta çok zengin bir ailesi olduğu doğruydu ama para onun sevgi ihtiyacını karşılamamıştı.Bir dergi şirketinde moda direktörü olarak çalışan her zaman meşgul 'iş kadını' annesi ve yarım yamalak gördüğü çoğu zaman deli gibi davalarla uğraşan avukat babası.Ona geri kalan bir kardeş,abi,abla hiçbiri yoktu.Ailesinin ona tek verebildiği şey o pahalı çantalar,kendi adına verilen kararlar,duygusuz bir zihniyetti.Lisenin başına kadar adam akıllı arkadaş edinemeyen ve çoğu zaman kimseye güvenemeyen Luna hayatına Hara'nın girmesiyle farklı bir kişiliğe bürünmüş hayata daha umut dolu bir yer gibi bakmıştı.Hara'nın Luna'ya göre çok daha sağlıklı bir aile hayatı ve çok mu çok şirin 5 yaşlık küçük bir erkek kardeşi vardı.Her yönden Luna'dan daha iyi olan Hara Luna için mükemmel bir arkadaştı.Evet,elinde onca şey varken neden bu kadar boş hissediyordu peki?Normalde yaşaması gereken şaşalı hayat ve aşk dolu lise zamanı neredeydi?Siktiğimin aşkı diye düşünüyordu.Sevse ve elde etse bile o kişi kendini o kadar sevecek miydi?Sadece bir zaman kaybı değil miydi?Düşünceleri iyice şişip kafasını patlatacakken 'Dalmışsın Luna,bir sorun mu var?' Mark'ın sesi kendini çekip çıkardı.Saniyelik büyüyen gözleri Mark'ın her zaman hafif sorgulayıcı derin gözlerine değdi. ' Oh,hayır.Felsefe başımı ağrıtıyor.Tartışmalara falan takıldım.' hâlâ sorgulayıcı gözlerle bakan Mark birden gülümsedi.Dudak kenarları kırışırken çekici biri olduğunu düşündü ve kendi kendine utandı Luna. 'Jungkook'un saçmalıklarına takılıyorsan umursamamanı öneririm,gerçekten onun arkadaşıyla grup olman büyük şanssızlık olmuş.' Dedikleri gibi iyi anlaşamadıklarını tekrar anladı ve 'Tavsiyen için sağ ol Mark,dinleyeceğime emin olabilirsin.' Ardından masadan kalkmak için hareketlenen Mark'ı izledi ve kafasında yavaş yavaş netleşen şeyi engellemeyeceğine dair kendine söz verdi. Acı çekmediği sürece aşkını engellemeyecek ve Mark Tuan'ın yanında olmaya devam edecekti.Açık bıraktığı hafif dalgalı saçlarını karıştırdı ve kalktı.Kafasını karıştıran şeylerden ve fazla düşünmekten uzak duracaktı.Jeon Jungkook onun anlayabileceğinden çok daha ötedeydi.
'Mark'la çok yakışıyorsunuz gerçekten,okulda yaptığınız maçtan sonra sevgili olduğunuz dedikodusu bile dönüyor.' Eun'un konuşmalarıyla duraksadı Luna.Seul'un en iyi Özel Lisesinde her şey çok çabuk yayılıyor diye düşündü.Mark hakkında olumlu düşünceleri olsa hatta ondan hoşlandığını yavaş yavaş anlasa da sevgili olacak kadar emin miydi,dahası bu platonik bir aşk olabilir ve Mark ona arkadaş gibi bakıyor da olabilirdi. 'Kızın kafasını karıştıma Eun,Mark ve Taehyung derken bebeğimin duyguları ne durumda acaba?' Hara her zamanki tutumuyla yaklaşırken 'Onlara o kadar yakın olsaydım muhtemelen aşık olurdum,Luna iyi dayanıyor.' Eun her zamanki sorgulamasını sürdürürken 'Youngjae'yle buluştum geçen gün ödev için,İyi çocuktu hatta sohbeti baya bir sarıyor.' Hafif bir sırıtışla devam etti Hara, 'Luna'nın başına gelen talihsiz olaydan bahsetti bana,Jungkook'la ilgili olandan.' Luna yavaştan şekilden şekile girerken kaşlarını kaldırdı ve sus manalı bir bakış attı arkadaşına.Ama Hara başladığı konuya tertemiz devam ederek 'Basketbol takımımızın skorerini havlulu görmüş Hwang Luna'mız.Yaşıyor olması mucize.' Hara cümlesini bitirir bitirmez Eun çığlık atmış,Haneul suratını büzmüş ve Luna kıpkırmızı yüzüyle o anın tekrar aklına gelme hissiyatını ve Jungkook'un bakışlarını hatırlamıştı. 'Hoşuna gittiyse tekrar edebilirim.' Arkasından gelen nefesle sıçramış ve tekrardan siyah uzun saçlarını onun suratına çarpmıştı Luna.Arkasında birden beliren Jungkook'un konuşmalarını duymuş olma ihtimali onu yerle bir etmişti.Küfrederken sırayla arkadaşlarına baktı.Ne halt yiyeceğim bakışmaları sürerken hafif bir kıkırtı bıraktı ve yanındaki Tae'yle gitmeye hareketlendi Jungkook. 'Gün içinde tamamen doluyum Hwang Luna,uygunsan 21.00'da seni evime beklerim.' Taehyung'ın yerli yersiz konuşmalarıyla tamamen kızarık yanaklı Luna ne yapacağını bilemez bir şekilde kalakaldı. 'Kızı adam akıllı davet etmeye ne dersin?Evine sevişeceğin kişiyi değil,ödev yapacağın kişiyi çağırıyorsun Kim Tae.' zaten karışık ortamda Haneul duramamış ve Tae'ye ne düşünüyorsa onu söylemişti.Saniyelik siyah harelerini Jungkook ve Tae'ye çevirerek tepki ölçtü Luna.Jungkook'un sırıttığını Tae'nin ise yandan bakışla 'Elimde olsa onu yapardım Park Haneul,bu kadar net konuştuğuna göre Luna'nın da rızası var.' Gittikçe kızaran ve ne diyeceğini bilemeyen Luna en sonunda ağzını açtı ve 'Ben sana değil, sen bana geliyorsun Taehyung . Seul Orman Vilları numara 13' Bu söylediğiyle hafif bir şok geçirdi herkes.Bu zamana kadar emr-i vaki yapsa bile evine gelmelerini kesinlikle reddeden Luna ona yakın olmayan hatta gıcık bulduğu bir erkeği evine davet etmişti.Bunu yapmasının sebebini o dahil kimse bilmese de 'Cesur kız,sevdim.Emrinize amadeyim o hâlde Bayan Hwang.' Emrime de sana da sokayım düşüncesini bastırdı ve kırmızı dudaklarını birbirine kapatarak kendini toparlamaya çalıştı.Ard arda rezil olmuş Jungkook'un bedeninden etkilendiğini öne vurmuş ve küçük bir sapık gibi ortada kalmıştı.Yine de ona gram dertsiz bakan Jungkook'u görünce bu çocuğun iyi mi kötü mü olduğunu bir kere daha anlayamamış ve harelerini ondan çekmeden masadan kalkmış.Hali hazırda toplu çantasını koluna takmış ve arkadaşlarına veda ettikten sonra hızla cafe'den çıkmıştı Luna.Jungkook'un ne istediğini öğrenecek ve sevdiği çocuğu olaya sokmadan her şeyi temizleyecekti.Artık emindi.Luna kesinlikle Mark Tuan'dan etkileniyordu.Jungkook ve Taehyung'la arasında geçen saçma olaylar Mark'la olan ilişkisini etkileyecekse bunu kökten bitirir ve hayatına girmeye çalışan o kişilere fırsat vermezdi.Jeon Jungkook'un ne yaptığını veya yapmadığını anlayacak ve bitirecekti.Tek olmaya alışık olan Hwang Luna ailesinin olmamasından iyi yararlanacaktı.Mark ve onun için her şey daha yeni başlıyordu
आप पढ़ रहे हैं
seni dert etmeler' jeon jeongguk
फैनफिक्शनEylül ayının henüz başında geç kaldığı arkadaş buluşmasına koşarken ıslak kıyafetleriyle daldığı cafe'de yaşama sebebi olacak bir çift hareye ve onların sahibine tutulmuştu Luna.
