SALÇALI EKMEK (Texting)

39

Emre'nin mesajlarını okuyunca odama geldim. Sızmış olsa da Zeliş'le ex best kamkamı aynı ortamda bırakmak istemedim ama elden de bir şey gelmedi.

Ex demişken acaba gebertse miydim ya da Zeliş'i gönderip şöyle iyi bir dövsem de olurdu. Nasıl olsa hatırlamazdı pezo.

Ahh ahh kim derdi ki Eren pezo olacak Serkan ise erkek arkadaşım olacaktı. Hayatın cilvesiydi ya da kaderin bize totosuyla gülmesiydi.

Eren'in aptallığıyla ikimizin ilişkisini batırdığı yetmiyor gibi Zeliş'le ilişkisini de baltalamıştı. Umarım sarhoş sarhoş yine aptal bir şey yapmazdı. Gerçi kendindeyken daha büyük aptallıklar yapmışlığı vardı: Arkadaşının arkasından iş çevirmek, sahte sevgili yapmak gibi...

Odamın etrafında heyecandan dört dönerken sağ elimi yelpaze olarak kullandım.

İki yumruğumu sıkıp kaldırdım ve sessizce "Bana aşıkmış." dedim. Fazla sırıttığımı anlayınca sağ elimin parmak uçlarıyla ağzıma bir tane geçirdim. "Git kucağına atla bir de Te Allah'ım." Vakti zamanında atladığım aklıma gelince yine bir sıcak bastı.

"Önce bacak arasına bir tane geçirsem sonra kucağına otursam mı acaba?" Kendi kendime sorduğum soruya yine canım kendim cevap verdi. "Ya çocuğumuz olmazsa..."

Mesajlarıyla hemen havaya girip Eren olayında her şeyi bilmesine rağmen hiçbir şey söylemediği sonunda aklıma geldi.

Daha yeni öğrendiğim bilgiyi iki mesajla unutmak da aşkın olumsuz yan etkilerinden olmalıydı.

Suratım hemen asılsa da bir açıklaması olduğuna dair inancım içime yeniden umut tohumları ekti. Pelin konusunda hep olumsuz olacak bilgilere yoğunlaşıp ona aşık olduğu varsayımına ulaştım. Sonunda ne oldu? Altından bambaşka olaylar çıktı. Mantıklı olmak şartıyla beni ikna etmesine izin vermeliydim. Bunu hak ettik. Bu kadar adım atmışken her şeyi başından anlatmasına izin vermeliydim.

Önce her şeyi anlatmalı sonra ayaklarıma kapanmalı, hazır yere kapanmışken en sonunda da yerde bir süre sürünmeliydi. Sonrasına sonra bakar kucağına atlanacaksa o zaman atlardım.

En önemli meseleyi ertelediğimin de farkındaydım. Ama o Emre'yle yüzleşmemden daha derin, daha karmaşık, daha zordu. Nasıl Emre'yi ve Eren'i karşıma alıp sormadıysam Pelin'i de karşıma alarak sormak istemedim. İnsanları köşeye sıkıştırıp anlattırmak bana göre değildi. Samimiyetlerine o dakika nasıl inanabilirdim? Ben onlara aslında şans verdim. Pişman olup anlatma şansı... Kendime de şans verdim. Affedebilme şansı...

Tabii bu şansları tanırken hiçbir şeyi merak etmeyen, düşünmeyen, eşelemeyen kişi olamazdım. Affedebilme şansı vermek aptala yatmak değildi. Zaten affetmeyi istemek de affedeceğin anlamına gelmezdi. Yaşamadan hiçbir şey bilinmezdi.

Eren'in olayını anladım sıra Emre'deydi. Sonraysa Pelin'e gelecekti.

Aynanın önünde eşofmanlı ve topuzlu halime bir göz atıp memnun olmayan mırıltılar çıkardım. Saçlarımı salarsam oluşacak toka izini düşündüm ve saçlarımı açıp at kuyruğu şeklinde topladım. Gözüme kalem çekip en son dudağıma nemlendirici dudak kremi sürüp aynadaki kendime öpücük gönderdim ve kapıya doğru ilerledim.

Kapı kulpunu açtım. Önce iki odanın arasındaki küçük kiler gibi raf raf kavanozlarla dolu odaya çıktım.

Diğer kapıyla kararsızlıkla bakışırken Zeliş'in bana seslendiğini duydum ve hızlıca odama geri döndüm.

Zeliş her ağzını açıp kapayıp bir şey söylediğinde nabzım korkuyla yükseldi. Merakım arttı ve içimi korku oturdu.

"Pelin fenalaşmış, hastanede..." Zeliş nefes nefese konuştuktan sonra yüzüme korkuyla baktı.

Durumu gerçekten kötü olmalıydı. Emin olmak adına ve onun ağzından duymak için sordum. "Kötü müymüş durumu?" Onun aksine ben daha sakin konuştum.

"Bir kadın aradı." Hâlâ nefesi düzelmeyen Zeliş ara ara duraklayıp sonra konuşmaya devam etti. Zeliş hastalık konusunda aşırı evhamlıydı. Kuzeninin havale geçirdiği döneme şahit olması onu hastane ve hastalık konusunda hassaslaştırdı.

"Kötüymüş Mine, ameliyata Ankara'da gidecekmiş. Gitmeden bizi görmek istiyormuş." Şaşırdım ve şaşkınlığımı belli etmekten çekinmedim.

"Eren uyandı mı?" Zeliş titremeye başladı. Titreyen ellerini birleştirip yere çöktü. Hemen yanına gidip sarıldım.

Yanaklarını avuç içlerimle kavrayıp bana bakmasını sağladım. "Derin nefesler alarak lavaboya gidiyorsun. Elini yüzünü yıkıyorsun. Sonra yangın merdivenindeki Emre'yi alıp aşağı iniyorsun." Tepkisiz kalan Zeliş'i sarstım. "Zeliş kendini toplaman lazım. Sana ihtiyacım var." Başını aşağı yukarı sallamasıyla hemen telefonumu aldım ve taksi çağırdım.

Salona geldiğimde Eren'i yere düşmüş, salondaki yastıklardan birine sarılmış, bir ayağıysa orta sehpaya atılmış bir şekilde buldum. Ayağına bir tane vurup yere düşmesini sağladım. Baktım uyanmıyor hızla banyoya girdim. Zeliş elini yüzünü yıkarken bense banyodaki kovayı aldım. Banyoda soğuk su kısmını açtım ve baya dolmasını sağladım. Hızlı hareketlerle salona ilerleyip suyun çok büyük kısmının Eren'in suratına gelmesini sağlamak adına nişan aldım. Birkaç sıçrayan suyun günahı olmazdı.

Tam isabet.

Karşılığında aldığım küfürlerden ziyade Eren'in kılığını ve suratını görmek içimin yağlarını eritmişti.

Yine spor yapmadan kilo verdik. İyi mi?

Hızlıca hazırlanıp gelen taksiye doluştuk. Şoförün yanında Emre otururken üçümüz arka koltuktaydık. Zeliş Hanım, ortaya oturarak Eren'i benden korumaya çalışırken ben camdan dışarıya ilerliyordum.

Birkaç iç çekiş sesini umursamayınca abartılı olmaya başladı. Kafamı Eren'e çevirince gözlerini kaçırdı.

"Sana söylememiz gereken bir şey var." Eren'e dikkat kesilirken Emre arkasına döndü. Ters bakışlarını Eren'e göndermesiyle Eren arabanın kapısına iyice yapıştı.

"Evet daha doğrusu sormamız gereken bir şey var. Hangi bölümde yatıyormuş. Taksi ona göre o kapıda bıraksın." Emre'nin, Eren'i engelleyen tavrına ve sözlerine dışımdan tepki vermedim. Sadece dışımdan...

Anlatmayacaktı. Bugün anlatmasını beklediklerimi oraya yanına gitsem de anlatmayacaktı. Yüzüne vurmamı bekliyordu. Ben yüzüne vurmazdım. Anlatmadıkları aramızı açtı; yüzüne vurmadıklarım açılan arada duvar oldu.

İzin verdi.

İzin verdim.

"Kalp ve damar... Sorunu kalbindeymiş."

Sorun kalbimdeydi.

Gece nasıl başlamış, nasıl devam ediyordu. Mine plan yapar, kader totosuyla gülerdi.

Bölüm sonu çekiştirmesi?

18.12.2022

Yorum bekliyorum...