19. Perde

41 7 8
                                    

Lütfen bölüm öncesinde oy vermeyi unutmayın, düşüncelerinizde benim için çok önemli yorum yaparsanız sevinirim.

İyi okumalar çiçeklerim 🌺

İnstagram-> carmenella.13

Bölüm Şarkıları
🌺Sena Şener- Teni Tenime
🌺Duncan Laurence- Arcade


Bir şeyleri bilmek canımızı yakar. Peki ya bildiklerimizi çıplak gözle görmek ne hissettirir? Kalp kırıklığı, kendine acıma, ben biliyordum hissi. Evet kalbim kırılmıştı ama zaten kırıktı. Kendime hiçbir zaman acımamıştım bu his bana çok uzaktı.

Sonunda karar verdim sanki bir boşlukta sallanıyormuş gibi hissediyordum. Onları yan yana görmek acı vericiydi ama bu kadar. Ben kolay kolay yıkılmazdım ve bu görüntü beni yıkmaya çok uzaktı. Sanırım beni yıkabilecek tek şey babamı kaybetmek olabilirdi.

"Açelya, ben bilmiyordum. İstersen başka bir yere gidelim." Yanımda duran Giray'ın konuşmasıyla yaşadığım boşluktan çıktım. Kafamı kaldırıp ona baktım. Şen şakrak hali gitmiş ciddi bir şekilde bana bakıyordu.

"Hayır, sorun değil. Kaçacak değilim." Tekrar onlara döndüğümde, masadaki herkesin bana baktığını fark ettim. Ilgın, arkadaşlarının bakışlarını fark edip bana döndü. Onunla göz göze dahi gelmek istemediğim için direkt arkamda kalan Aysar'ı kolundan tutup yanıma çektim. Bana üzülmüş gibi bakıyordu.
"Sorun yok. Hadi masamıza geçelim."

Aysar'ın koluna girdim, bana gülümsedi. İrem ilk kendine gelip, yürümeye başlayan kişi oldu. Arkasından Giray ve biz ilerledik. Daha önce geldiğimizde olduğu gibi en köşedeki masaya geçtik. Bilerek Verka ve Ilgın'nın görüş açısına oturdum. Verka'yla anlık göz göze gelsem de umursamadım.

Ben ve Aysar yan yana oturmuştuk. Karşıma Giray onun yanına İrem oturmuştu. Giray gelen garsona serpme kahvaltı istediğimizi söyledi. Benim için portakal suyu istemişti. Ona tebessüm ettim.

Bizim iki masa gerimizdeydiler, aramızda boş iki masa vardı. Asır, Anka ve Vera bize arkası dönük oturuyordu. Kerem yanında Ilgın ve onun yanında da Verka bize dönük oturuyordu.

"Bence Verka'yla konuşmalısın," dedi İrem. Kafam çok dağınıktı. Onları görmezden gelmekte istememiştim sonuçta Verka ve Ilgın dışındakiler benimde arkadaşım olmuştu.

"Bence konuşmaya gerek yok. Görmüyor musun? Ayrılır ayrılmaz eski sevgilisiyle buluşmuş." Giray'ın yorumuyla İrem sinirle omzuna vurdu. Üzerimde ki ceketi çıkartıp sandalyemin arkasına astım. Kafamı ne zaman onların masasına çevirsem Verka bana bakıyordu.

"Yorum bile yapmak istemiyorum. Umurumda değil," dedim. Giray bana göz kırpıp masaya doğru eğildi ve yanağımdan makas aldı. Garson gelip kahvaltılıkları masaya yerleştirmeye başladı. Ona teşekkür ettik. Hiçbir şey yememiş olmama rağmen aç hissetmiyordum. Yine de tabağıma bir şeyler alıp yavaşça yemeye başladım.

"Bu hafta okula geleceksin değil mi?" Diye sordu Aysar. Bir yandan yeşil zeytin ağzına atmıştı. Her kahvaltıda en çok yeşil zeytin yediğini fark etmiştim.

"Geleceğim. Zaten gereksiz bir devamsızlık yaptım."

"Özlettin kendini," dedi Giray ona tebessüm ettim.

"Özlem gideriyoruz işte," dedi İrem.
Biraz daha okul hakkında konuştuk. Aysar kaçırdığım günlerin notunu bana verecekti. Zaten kısa bir süre sonra ara tatile girecektik. İrem aşk hayatından yakındı, birazda beni güldürmeye çalıştı. Giray her zaman ki gibi bana yürüyordu. Bu sefer rahatsız hissetmiyordum çünkü mizacının bu olduğunu anlamıştım.
Aklıma babam geldiğinde Aysar'a döndüm.

Kül DeğirmeniWhere stories live. Discover now