10 | GÖKYÜZÜ YIKILSA BİLE, KATLANAMAYACAĞIM ACI YOK*

262 31 3
                                    

Yine ben, yeniden merhaba. Bölümlerler ilgili ufak bir not: Artık geçmişten ya da farklı bir mekandan bahsetmeyeceksem bölümlere ekstra başlık atmayacağım. Ekstra başlık atmadığım tüm bölümler 733 yılında geçmektedir. Keyifli okumalar! Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayınˆˆ

*Bölüm ismi: Starset, Die For You isimli şarkıdan bir cümledir.

-

Huzursuz bir uykudan sonra sabah uyandığımda odamda daha fazla durmak istememiştim. Umursamamaya, hissetmemeye çalışsam da orası öldüğüm odaydı. Ciğerlerimdeki sıkışmayı bastırmak için büyük nefesler aldım ama her nedense koca saray üzerime üzerime geliyor gibi hissediyordum. Bu yüzden kapalı bahçeye doğru hızlı adımlarla yürüyüp derin bir nefes çektim içime yeniden.

Masmavi gökyüzü, yarınlar yokmuşçasına parlayan güneş... Öyle muhteşem bir hava vardı ki dışarıda, bir battaniye alıp yemyeşil çimlerin üzerine kıvrılıp uyumak istiyordum yalnızca. Ölmüşüm, diriymişim... Artık bunları yeniden yeniden düşünmek istemiyordum. O odada azap ve keder vardı, o odada kalmak istemiyordum ama kendime eziyet etmeyi de bırakmalıydım.

Artık eskiden yaptığım gibi kendimi karanlığa hapsetmeyecektim. Arkamdan ne dedikleri umurumda değildi, insanlar hakkımda ne der diye kafayı yerken bir kez ölmüştüm. Bağırıp çağıracak, istediğimi alacaktım, zaten ben bağırıp çağırmasam da arkamdan konuşmayacaklar mıydı? Ben en iyisi de olsam insanlar bir kusur bulacaktı, hatta eminim peşimde gezenlerden biri onların görebilmesi için bir kusur yaratacaktı.

Derin bir nefes daha aldım. Burnumdan aldığım derin nefesin ezilip bükülerek ciğerlerime kadar inişini ve ciğerlerimi şenlediklerini; ardından kötü her şeyi söküp alarak ağzımdan verdiğim nefesle çıkıp gittiğini hissettim. Bunu birkaç sefer tekrar ettim ta ki derin nefeslerden başım dönmeye başlayana kadar. Ayakta durmaktan ağrıyan dizlerim isyan etmeye başladığında soğuk havalar da bile kullanabilmesi için büyü bariyerleriyle güçlendirilmiş, cam duvarları ve büyük pencereleri olan bahçedeki çay saatleri için hazırlanmış küçük masa sandalye takımına doğru ağır adımlarla yürüyüp oturdum.

Bugün harika bir gündü ve bundan sonraki hayatımın bugünkü hava gibi harika olmasını istiyordum

Oops! Questa immagine non segue le nostre linee guida sui contenuti. Per continuare la pubblicazione, provare a rimuoverlo o caricare un altro.

Bugün harika bir gündü ve bundan sonraki hayatımın bugünkü hava gibi harika olmasını istiyordum. Harika olması için çabalayacaktım. Bu yüzden önce şu intihar mevzusunu unutmalıydım. Düşüncelere her daldığımda geçmişten bahsetmeyi, kendime o acıları yeniden yaşatmayı bırakmalıydım. Olup bitmişti, artık önüme bakma zamanıydı.

Şanslıydım ki önümdeki iki yıllık gelecekte neler olacağını biliyordum. Sebeplerini ve daha fazlasına kafa yormam gerektğinin farkındaydım ama önce sıradan biri olacaktım, önce kendime burası dışında bir yuva kuracak gücü elde etme niyetindeydim. Geleceği bilmek neye ve nasıl yatırım yapacağımı da biliyor olduğum anlamına geliyordu, kadınların sosyal hayatta pek yerinin olmadığı bir krallıkta yapacağım her şey bir hayli azdı ama şu aralarda yükselişte olan bir iş biliyordum ve aksi şekilde yere çakılacak bir iş bildiğim gibi. Harçlıklarımı toplu şekilde Maximillian kasasından alıp kendi paramı yönetmeye başlarsam yüksek sosyetede çıkış yapıp Abel'in benim için seçtiği adamla evlenemeden kaçıp kurtulabilirdim. Bekar bir kadının kendi başına yaşaması ya da toprak sahibi olması imkansızdı ama Maximillian soyadının işime yarayacağını düşünüyordum. En azından canavar lakaplı kendi haremine sahip bir adamla evlenmek zorunda kalmamak bile yaşamak için harika bir başlangıç olurdu. Düşüncelerimle biraz daha vakit öldürdükten sonra etrafta hiç hizmetçi olmaması sebebiyle -ne zaman olmuştu ki- mutfağa doğru ilerledim.

KÖTÜLER AŞKA DÜŞTÜĞÜ ZAMANDove le storie prendono vita. Scoprilo ora