1 • Yepyeni Bir Gün

1.5K 102 147
                                    

Son zilin de çalmasıyla birlikte 2 dakika önce hazırladığım çantamı direkt omzuma attım ve sınıftan çıktım. Okul bahçesi ana baba günü olmuşken omzuma dokunan kişi ile irkilerek arkama döndüm.

"N'aber Pete?"

Oh, bu Harry'di. Kendisi New York'taki en iyi 2. para babası şirketin kurucusunun oğlu olur. 1. mi kim? Bunu sormamışsınız olarak sayıyorum ve Stark kelimesinin size ipucu vereceğini düşünüyorum.

"İyi sayılır. Senden?"

"İyi ben de n'olsun. Bu akşam partileyeceğiz. Tabii birkaç hatun da ayarladım. Bilmem söylememe gerek var mı ama bir süre daha kafanı o bilim zımbırtılarına yorarsan patlayacaksın. Hem eğlenmek fena mı olur ha?"

"Sağ ol, Harry. Gelmeye çalışırım."

"Çalışır mısın? Dostum koskoca Harry Osborn'un partisine şartsız koşulsuz davetlisin! Kaçırılır mı be bu?"

Tam Harry'nin ısrarlarını geçiştirmeye devam edecekken okulun çıkış kapısında korna çalan Happy'i görünce kafama dank etti. BUGÜN STARK KULESİ'NE GİDECEKTİM! AMAN TANRI'M NASIL UNUTURUM?

Harry korna sesi yüzünden oraya doğru bakacakken hemen önüne geçtim. Biliyorum biliyorum, her ne kadar Bay Stark beni evlatlık almış olsa da henüz Harry'e açıklamamıştım. Hadi ama, ne diyebilirdim ki? Ben Örümcek Adam'ım ve bir kötü adamla dalaşırken Stark Kulesi'ne zarar verince Tony Stark ile tanıştık ve gel zaman git zaman beni evlatlık edindi, hatta bugün de babamın olduğu ilk gün; falan mı!?

"Ahh, şey, Harry elbette gelmeye çalışırım ama şu an çok önemli bir görüşmeye gitmem gerek. Sonra görürüm ben seni, hoşçakal!"

Ben apar topar koşup okul bahçesinden çıkarken arkamdan Harry'nin nereye gittiğimi sorduğunu duymuştum ama cevap veremezdim. Happy'nin arabasından biraz uzaklaştığımda Harry'nin ters yöne gittiğini gördüm. Rahat bir nefes alıp arabaya doğru gidecektim ki Happy'nin çoktan arabayı önüme çektiğini gördüm.

Mahcupça arkaya binerken bir anda karşımda Bay Stark'ı gördüm. SİZE YEMİN EDERİM GÜNÜM BU KADAR GÜZELLEŞEMEZDİ! Öhöm, yani şey, onu gördüğüme sevindim...

"Arabaya binmeyi mi bilmiyorsun yoksa peşinde olan biri falan mı var?"

"Ah, özür dilerim Bay Stark. Sadece arkadaşımın sizi görmesini istemedim."

"Neden? Hayır yani hala şu gizli kimlik saçmalığına da akıl sır erdirebilmiş değilim ama bu niye?"

"Aramızdaki bağlantıyı açıklamak zor olurdu..."

Bay Stark o ikonik göz devirmesini yaptıktan sonra Happy arabayı sürmeye başladı. Tanrı'm gerçekten Stark Kule'sine gidiyordum! HEM DE YANIMDA BAY STARK İLE!! İNANAMIYORUM İNANAMIYORUM İNANAMIYORUM İNANAMIYORUM İNANAMIYORUM...

"Eee, okulun nasıl geçti?"

Bay Stark -kendi teknolojisi olan ve- havada bile yazı yazabildiği ismini bilmediğim o mavi ışıklı şeylerden birinde bir şeyler yaparken sormuştu. Pekala Pete, yalanfelek zamanı çünkü Bay Stark'a Flash Thompson'dan bahsedemezdim. Hmm, bakalım neler diyebilirim? "Güzel geçti, hatta öğretmen beni takdir bile etti."? Ah, hayır bu çok inekçe. "Orta, biraz arkadaşlarımla takıldım."? İYİ DE BENİM ARKADAŞIM YOK Kİ-

"Bir soru sordum?"

OLAMAZ OLAMAZ OLAMAZ, YALANFELEKLE ÇOK ZAMAN GEÇİRİP KENDİ ZAMAN ALGIMI UNUTTUM. TANRI'M ÇOK APTALIM.

"Ah, şey, yani fena değildi."

"Bir sorun mu var, çocuk?"

Bay Stark ilgilendiği şeyden ellerini ve bakışlarını kesip bana odaklanmıştı. Üstelik tek kaşını kaldırmıştı. ÇOK CİDDİ BİR ORTAMDAYIM NE DEMEM GEREK LÜTFEN YARDIM EDİN!

This Is Him Trying ||Irondad AU||Where stories live. Discover now