Başımda ki korkunç ağrı ile gözlerimi açtığımda klasik beyaz bir tavan yerine siyah ve beyazın hakim olduğu karmaşık desenli bir tavan ile uyanmıştım.
Etrafıma baktığımda geniş bir odanın içindeydim ve odanın içerisinde üç tane kapı vardı. Yerimden sakince doğruluğumda yaşadığım anlar gözümün önünden birer film şeridi gibi geçtiğinde hızla ayağa kalkarak aynanın karşısına geçtim vücudumu kontrol ettiğim de herhangi bir morluk yoktu sadece üzerimde ki kıyafetler değişmişti.
Düşüncelerim birbirine girerken ne yapmam gerektiğini düşünüyordum.
Mantıklı davran Ömür kendini kurtarman lazım.
Ben ne yapacağımızı düşünürken odaya giren iki adam ile köşede ki lambederi elime alarak onlara doğru savurdum.
"YAKLAŞIRSANIZ SİZİ GEBERTİRİM ADİ HERİFLER."
Orta yaşlı olan adamın yüzünde ki hafif tebessüm sinirlerimi bozarken ondan biraz daha küçük gözüken adam konuştu.
"Yemin ederim Öztürk kızı hepsi hırçın."
"KİMSENİN KIZI DEĞİLİM BEN! BEN SADECE SEFA AĞAN'IN TORUNUYUM!"
Az önce konuşan genç adam gür bir kahkaha atarak orta yaşlı adama döndüğünde onların rahatlığı beni geriyordu.
"Abi Allah sana kolaylık versin bu kız ben AĞAN'IM diyorsa işin zor."
Sözlerinin ardan odadan çıkmasıyla orta yaşlı esmer adam ve ben kalmıştık.
Karşımda ki adam bulunduğu yerde yere çökerek bağdaç kurdugunda ne yapmaya çalıştığını düşünüyordum.
"Ben Alparslan Öztürk. Öncelikle seni tebrik ediyorum kolay bir şey yaşamadın ve ona rağmen psikolojini korumaya çalışarak kendi ayaklarının üzerinde durdun. Uyanır uyanmaz intihar etmenden çok korkmuştum. Ama sana şunu söylemek isterim o orusbu çocuğu sana dokunmadan işini bitirdim buna emin olabilirsin. Baygın olduğun için hiç bir şey hatırlamıyorsun. Ki zaten iki gündür uyuyorsun. Şimdi senden tek isteğim sakince oturman ve beni dinlemen."
Alparslan denilen adamın sözleriyle vücudumda şok dalgaları geziniyordu. Madem beni kurtardılar burada ne işim vardı?
En önemlisi onlar beni nerden buldular ve kurtardılar?"Aklından geçenleri biliyorum ve sadece oturup dinlemeni istiyorum. Aslında bunları bir psikolog ile birlikte anlatmak isterdim. Ama bazen çoğu şeyler için geç olabiliyor."
Cebinden küçük bir fotoğraf çıkararak bana uzattı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hayat Ağacı | Yarı Texting
Teen FictionHayatta neyin ne zaman gelip sizi bulacağını bilemezsiniz. Gülüşünüz bile sınırlıdır kimi zaman... 054*****: Hayat çok sıkıcı çok can yakıcı ama en çok canımı yakan sensin. Ömür: Manyak mısın sen? kimsin? necisin? 054*****: Değilim ama istersen seni...