bay Jeon | Liskook Texting

2.4

Jungkook çevrimdışı olduktan sonra telefonu bırakıp ortaya atılan sohbete katıldım. Jisoo alkol içmeyeceğini söylemişti ama içmiş gibi eğleniyordu. Bu manzaraya sırıtırken birinin kolumu dürttüğünü hissettim.

" Birinden mesaj mı bekliyorsun? "

Chaeyoung bana ve benimle konuşan Jackson'a baktıktan sonra güldü. Onun güldüğünü duyunca Jennie'de bize baktı. Jennie'nin bizi dikizlediğini görünce diğerlerinin de ilgisini çektik. Domino taşı gibi grubuz maşallah.

" Lalisa sohbetten koptun. Jackson'la ikiniz kendi sohbetinize devam edecekseniz söyleyin biz başka bir mekan bulalım. "

Bambam'ın koluna vurmak istedim ama çok uzaktım. Sağolsun Jisoo benim yerime vurdu. " İsterlerse onlar değiştirir mekanı. " dedi.

Ben gülerekten ellerimi kavuşturdum, " Yok ya iş yerinden mesaj gelmiş. "

Birbirimizi pek tanımasakta Jae-beom sordu, " Bu saatte işten mesaj mı alıyorsun? "

Bıkanın ben olması gerekirken de bıkkın Jennie araya girdi, " İzin günlerinde bile darlıyorlar! Aha bak Jackson anlatsın. "

Jackson dudaklarını araladı ama zil sesi ondan önce konuştu. Ev sahibi olarak kapıyı açmak benim görevimdi, " Hemen geliyorum. " dedim . ben kalkıp kapıyı açmaya giderken onlar kendi arasında konuşmaya devam ediyorlardı.

Gelenin kim olduğuna bakmadan kapıyı açtım. Karşımdakilerin gerçekten Jeon Jungkook ve Kim Taehyung olduğundan emin olmak için gözlerimi kırpıştırdım.

Hangi tarafın ilk sözü söylemesi gerekiyordu bilmiyorum ama ne desem bilememiştim.

" Bizi de misafirin olarak kabul edersin umuyorum. " dedi Jungkook.

Bende elimle içeriyi işaret ettim, " Buyrun , geçin... "

Taehyung önden geçti , ben de oturma odasına gidecektim ki Jungkook bileğimden yakaladı.

Taehyung'un içeri geçtiğinden emin olunca Jungkook'a baktım , " En azından bi haber verseydin. Çevrimdışı olup gittin sohbetten. "

" Aslında geldim. Benimle mesajlaşmaktansa sesimi duymayı tercih etmez misin? " son ekleyeceği bir şey varcasına gülümsedi ve kulağıma eğildi, " La.Li.Sa. "

" Ben bir sonrakine bana haber vermeni tercih ederim. "

Bileğimi onun uzun parmaklarından kurtarıp , diğerlerinin yanlarına gittim. Jennie çoktan Taehyung'u yanına almıştı, sonradan katılmalarına rağmen eğlenirler herhalde diye düşündüm. Ama Taehyung gelir gelmez sözde rakibinin Jae-beom olduğunun farkına varmıştı.

Jennie, Jungkook'un arkamda olduğundan habersiz konuşmaya başladı, " Haksız isem haksızsın de Taehyung. Arkadaşın benim canım arkadaşımın çok üzerine gidiyor. Görseniz , hepsinin Lalisa'yı daha fazla görmek için bahane olduğunu sanırsınız! "

Jungkook'un elinin sırtımdan yavaşça belime kaydığını hissettim, " Ah o kadar belli ediyor muyum , Jennie? " dedi.

Jennie dudaklarını fermuarlayıp arkasına yaslandı.

Jackson Jungkook'u görür görmez tanımıştı. Yüz ifadesinde hiçbir değişiklik olmadı ama yinede ortamın aurasından belli oluyordu.

Ben nereye otursam diye düşünürken Jungkook ben kapıya bakmadan önce oturduğum yere oturdu, " Ben nereye oturucam. " diyince Jackson biraz daha Bambam'a doğru kaydı, " Gel böyle. "