XVI

113 6 3
                                    

༊*·˚. ≪•◦ Algı◦•≫ .ೃ࿐

Kapıyı hızlı hızlı çalıp,durmayan genç kız için ayağa kalktı öğretmen ve kapıyı açtı. "Hocam,hemen benimle gelmeniz lazım. Size birşey göstermem gerekiyor" dedi Gizem, çok süratli ve heyecanlı birşekilde. "Tamam, önce bir sakin ol. Sakin. Ne göstereceksin?" diye sordu öğretmen, hafif bir gülümseme ile. "Zeynep Hoca, burada. Hadi gelin hocam,camdan gördüm. Çabuk!" dedi tekrardan heyecanlı bir sesle. Sonra onunla beraber sınıfa doğru ilerlediler. O sırada öğrenciler sınıfta telefonla sosyal medyada geziniyordu. Akif Öğretmen'in paylaşmış olduğu videoyu seyredenler vardı ve "Hocam çok yakışıklı çıkmışsınız !" Diye seslendiler, sınıfa giren öğretmene. Akif Hoca onlara çok aldırmadı, sadece Gizem'i cama kadar takip etti. Lakin, cama yaklaşınca Zeynep'i artık orda aşağıda görememişlerdi. Telaşlandı Gizem, cama bakarken. "Oradaydı , ama şimdi yok!" Dedi genç kız. "Gizem." dedi öğretmen,umutu sönmüşken. Ona doğru döndü kız, gözlerini hocadan ayırmadı. "Hepimiz çok yorulduk. Bence sen onu başka birine benzettin. Biraz dinlen. Ayrıca, Zeynep Hocanın burda olma ihtimali yok." Dedi öğretmen, yüzündeki gülümseme solurken. "Ama eminim hocam, oradaydı! Bizim sınıfa doğru bakıyordu, eminim!" Diye tekrarladı Gizem. Öğretmen'in yanında yalancı durumuna girip, morali bozularak. Daha sonra kendi yerine geçti Gizem, ve arkadaşları da konuşmayı bırakarak yerlerine geçtiler. "Evet arkadaşlar, sizleri de yerlerine alayım " dedi öğretmen, oturmayanlara karşı.

Tahtanın önüne geçti öğretmen,aslında saat geç idi artık. Saat sekizi geçmek üzereydi, ama öğrencileriyle bu yaşanan zorlu süreçte konuşmak istedi. "Arkadaşlar, bugün çok önemli birşey ispat ettiniz. Yan yana olunca, omuz omuza verince, nelerin üstesinden gelebileceğinizi gösterdiniz. Şimdi şu anda, hepiniz evinizde, ailenizle birlikte olabilecekken, güzel bir amaç için bundan vazgeçtiniz. Burada kalmayı seçtiniz ve ben her birinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Mademki başarısızlığa ceza ver, başarının da bir ödülü olmalı. Değil mi?" diye diyince öğretmen,tüm öğrenciler aniden şaşırarak "Ödül mü?" deyip sevinerek alkışladılar, bazı öğrenciler ise beraber sarılıp, beşlik çaktılar. Gülümsedi öğretmen, çünkü öğrencilerinin sevincini görmek onu da çok mutlu ediyordu. Bazı kutular getirdi ve sıranın üzerine koydu. Hemen koşuştu öğrenciler ve öğretmenin etrafında çember oldular. "Arkadaşlar. Şu andan itibaren bu sınıfta kıyafet zorunluluğu kalmamıştır. Serbest kıyafet dönemine geçiyoruz. " dedi öğretmen ve kutuları açarak yanlarından çekildi. Tüm öğrenciler sevine sevine o kutuların içinden serbest kıyafetleri aldılar ve sonra koşturarak lavaboya giyinmek için gittiler. O sırada Gizem sevinerek arkadaşlarını izledi, herkesin ilk geçmesine izin vererek şu anlık çekildi. Akif ise cama yaklaştı ve dışarısına bakıyordu. Zeynep'i hala görmüyordu ve hafifçe içi sızladı. Kendi kafasını öğrencilerine döndüğünde ona bakın sırıtan Gizem'i fark etti. Ona geri gülümsedi öğretmen ve gözleriyle kırptı. Gizem , Akif Hoca ona geri sırıttığında yanakları pembeleşti ve içinde kelebekler uçuştu. Herkes birer serbest kıyafet alınca, en sona kalanı eline aldı ve öğretmene son bir kez gülümseyip baktıktan sonra, lavaboya kızların yanına gitti. Telefondan şarkı açıp hep beraber şarkılar söylediler lavaboda, bazıları verilen şampuanla kafalarını yıkadılar , bazıları dişlerini fırçaladılar ve okul kıyafetini çıkararak,serbest kıyafetleri giydiler.

Sınıfa döndüler öğrenciler, öğretmen ise kendi masasının yanında durarak onları seyrediyordu. Herkes güzel kokuyordu,saçları eskisinden çok daha temizdi. Kızlar ise at kuyruk yada toplu saçlardan vazgeçmişti, artık saçları serbest dolaşıyordu ve böyle daha çekici gözüküyorlardı. Gizem,sınıfa girince üstünde beyaz ve lacivert çizgileri olan bir tişört ve kot pantolon giyiyordu. Saçları ilk defa serbestti, ve yüzüne gelen saç telini kendi kulak arkasına koyarak Akif Öğretmen'le göz göze gelir. Hoş bulmuştu Gizem'i,Öğretmen. Utanarak yanaklarının kızardığını fark etmişti ve önüne dönerek kendi gözlüklerini düzeltti öğretmen, elleri terleyerek. Gözbebekleri olduğundan daha çok genişlemişti, öğretmen fark etmişti ki içinde farklı duygular bulunuyordu. Bazı öğrenciler,öğretmene bakarken şüphelenmişti, ama bir öğrenciye aşık olabileceğini düşünmedikleri için aldırmadılar. Herkes gelince tekrardan sıralarına oturdular ve öğretmen akıllı tahtayı açarak onlara film izlettirir ve herkese patlamış mısır dağıttı. Herkes kendi sırasında oturup patlamış mısır yiyerek filmi izlerler. Akif Hoca kendi sırasında oturarak o da filmi izledi, ama daha çok öğrencilerinin yüzündeki o sevinci izlemişti.

𝐀ş𝐤'𝐚 𝐃üşü𝐧 || Akgiz.ೃ࿐       Öğretmen Öğrenci İlişkisiWhere stories live. Discover now