𝐀ş𝐤'𝐚 𝐃üşü𝐧 || Akgiz.ೃ࿐ Öğretmen Öğrenci İlişkisi

V

༊*·˚. ≪•◦ Tutku ◦•≫ .ೃ࿐

Sınıfa döndü öğrenciler, Alone-45'in kim olduğunu öğrenmeye çalıştılar. Baya bir tartıştılar. O sırada içeri Ateş,Murat ve Salih döndü.. ama ağızları ve burunları kan içindeydi. Tek bir öğretmene karşı yenilgiye uğramış durumdaydılar. Kendi gömleklerinden kanı sildiler ve sınıf arkadaşlarının tartışmasına karıştılar. Gizem kendi yerinde sessiz sessiz oturuyor, elinde yıldız desenli bir anahtarlığı tutuyor ve parmaklarıyla nazikçe okşuyordu. Mevsim sınıf arkadaşları ile tartışırken Gizem'in anahtarlığına göz attı. " O anahtarlığı sana kim verdi?" Diye sordu, gözünde birkaç anı gezindirerek. " Rüya.. neden?" diye sordu Gizem,arkadaşının gözüne dikkatli ve şüpheli birşekilde bakarak. Mevsim kendi anılarını hatırladı.. en yakın arkadaşı Rüya iken ona bu hediyeyi hediye etmişti.. zavallı kız birşey demeden çekip gitti sınıftan ve öğretmenin atölyesine girdi. Ofis kapısına yaklaştı ve biraz düşündü.

O sırada Akif Öğretmen, kendi ofisinde idi. Onun kronik bir hastalığı vardı ve ilaç içerek gidermeye çalışıyordu. Kulağın arkasındaki kanını aynaya bakarken birkaç kuru pamuk ile sildi ve çok geçmeden birinin onun ofisine kapı çaldığını duydu. Birkaç adım yaklaştı ve kapıyı açarak, önünde kahve gözlü Mevsim'e baktı. " Evet? Mevsim , dinliyorum" dedi, sinsi sırıtma ile. " Siz o videoyu kimin paylaştığını biliyorsunuz. Ama o kişi söylemeyecek. Çünkü o kişi söylerse, hayatı mahvolur!" dedi Mevsim, hocanın gözlerine ciddi bir surat ile bakarken. " Doğru. Hayatı mahvolabilir. Önce mahvolacak, ama sonra düzeltebileceği bir hayatı olur, değil mi? Rüya'ya ama kimse böyle bir hak sunulmadı. Yada sana başka bir şekilde sorayım. Eğer o kişi cevabını vermezse ne olacağını biliyorsun. Aranızdan biri ölecek. Akşam sekizde görüşürüz " dedi ve hafif bir gülümseme ile kapıyı onun yüzüne kapattı. Mevsim korkulukla sadece kafasıyla onayladı ve atölyeden çıkarken karşısında Gizem'i fark eder. Onun kollarından tuttu ve " hocayla konuşmamı mı dinledin sen? "
" Hayır,ben- "
" Yalan söyleme Gizem! Dinledin, değil mi? Gizli gizli geldin, konuşmamı dinledin sen ha! Duydun demi!?" Dedi öfkesiyle onun kollarını sıkarak. " Aynen canım duydum, ama sinsi sinsi değil. Bayağı bayağı dinledim" dedi, lavabonun yan duvarında saklanıp aralarına gelen Selin dedi. Sarışın kız itti Mevsim'i, Gizem'den. Sinirle ona " Niye gidip hocaya öyle birşey dedin ki ha? Sendin değil mi onları yazan? Hem senenin başından beri bayağa bayağa kankaydın sen bu Rüya'yla!" dedi Selin, sınıf arkadaşları sınıftan çıkıp onların tartışmasını dinlerken. " Ben onun hiçbir zaman arkadaşı olmadım, tamam mı!?" dedi Mevsim ve gözünü Gizem'e çevirdi. Ona yaklaşınca bileğinden tuttu ve anahtarlık tuttuğu elini havaya kaldırdı. " Bak! Kime vermiş hediyeyi! Kimmiş onun en yakın arkadaşı!" Diye bağırdı öfkeyle ve sert birşekilde Gizem'in elini bıraktı.

Gizem korkulukla birşey yapamadı, sadece anahtarlığı sıkı birşekilde elinde tuttu. " Bu ne Gizem? Bu hediye olayı ne?" Diye sordu Selin, Mevsim'in sınıfa döndüğünü fark ederek. " Bir olay f-falan yok " dedi Gizem, ona bakmasından rahatsızlanarak. " Bence kesinlikle bir olay var Gizem! Ama sen güzellikle anlatmazsan ben öğrenmesini bilirim, anladın mı?!" Diye bağırdı Selin. " Aynen, senin yüzünden Tuğrul da öldü zaten!" Diye seslendi Nil, tartışmalarını izlerken. Selin, uzatmadan Gizem'i kollarından tuttu ve saçını başını yollayarak onu lavaboya doğru çekerek " Selin bırak lütfen! Yapma ya nolur!" Diye bağırır Gizem acı acı. " Kızlar!" Diye kalın bir ses duyuncaya dek ikiside durdu ve atölyeye doğru baktılar. Atölyenin kapısının önünde öğretmen duruyor ve onları izliyordu. " Ne bu gürültü?" Diye sordu ciddi birşekilde. " Yok birşey hocam" dedi Selin,Gizem'in kollarını bırakarak. " Güzel. O zaman hemen sınıfınıza " dedi öğretmen,keskin bir bakış atarak.