𝐀ş𝐤'𝐚 𝐃üşü𝐧 || Akgiz.ೃ࿐ Öğretmen Öğrenci İlişkisi

VII

༊*·˚. ≪•◦ Umut ◦•≫ .ೃ࿐

Başladı gene o sabah. Halil'in sıraları dolaşıp her göze batanla laf sokmasıyla gene başladı o sabah. Kahvaltılıkları bitiren ve bitirmeyen olarak sınıf iki tarafa ayrılmıştı. Zaten böyle bir durumda yemek yenir mi? Resmen okulda sıkıştılar. Polisler de içeri giremiyordu, çünkü Akif Öğretmen onlara öğrencilerine zarar verecek diye tehtid ediyordu. Zaten öyle birşey yapabilirdi de.. Sınıfın sarışın kızı gene parfüm sıkmaya çalıştı, ama parfüm bitmiş durumdaydı. Yanaştı ona Halil, "Ne oldu prenses? Senin iksir suyunu çekti galiba. Balkabağına dönüşme yakındır, ben sana söyleyeyim" dedi Halil, kıkırdayarak. Kapatı parfümün kapağını Selin ve bakışlarını esmer oğlana çevirdi. "Okuduğun masallara özet geçmene gerek yoktu canım. Yaş grubun, tipinden de belli oluyor senin" dedi Selin. " Gerizekalı " diye homurdanınca Halil, orada uzaklaştı. "Selin vurdu gol oldu!" Dedi Salih ve herkes alkışlamaya başladı. Ama sınıfa öğretmen girince bir anda alkışlamaya kestiler, ve herkes kendi sıralarına geçti. Öğretmen'in elinde bir çay bardağı ile küçük bir tabak vardı. Arada bir çay kaşığı ile karıştırıyor ve üfleyerek içiyordu çayını.

"Bu kadar büyük bir şekilde karşılanacağımı hiç düşünmezdim "dedi hoca sırıtarak. Kimse birşey demedi tekrardan, onlara " Oturun" dedi ve çantasını masasına koydu. Tahtanın önüne geçti,ikiye ayırarak akıllı tahtayı açtı. Doping videosunu tekrardan öğrencilerine izletiriyor. Bitince de tekrarlanıyor. " Bu izlemekte olduğunuz doping iftirasını fitilini ateşleyen sahte video. Geçen dersimizde bu videoyu internette yayan kişinin Mevsim arkadaşımız olduğunu, öğrenmiştik. Bu videoyu çeken kişinin kim olduğunu hala muamma" dedi, sıraları kendi çay'ıyla dolaşarak. Dolandıktan sonra tekrardan, tahtanın önüne geçti. " Geldik, sorumuza. Bu videoyu, kim çekti?" diye soruyor sınıfa, öğretmen. "Hocam.." diye seslendi kız ve elini kaldırdı. O kişi Gizem'di ve öğretmenine birşey sormak amaçlı elini havada tutuyordu. Dün olanlardan sonra birbiriyle olduğundan daha uzak davranıyorlardı. Kafasını çevirdi Akif ona ve onu dinledi. " Peki siz.. biliyor musunuz kim olduğunu?.." diye sorar,emin olmak için. Akif öğretmen sırıttı, ona cevap vermeden öğrencilerine döndü. Videoyu çeken kişinin kim olduğunu sorunca, öğrenciler gene sessizliğe kapıldı. "Bu durumda o kişiyi bulmak, yine size bağlı. Akşam sekize kadar vaktiniz var" dedi ve çantasını alıp kendi omzuna astı. Çayını yudumladı ve öğrencilerinden bazı inkar edenleri duyduğu an duraksadı

"Iyi de hocam kimse birşey demiyor ki? Cevap vermiyorlar " dedi Nil, tedirgin birşekilde.
" Aynen hocam yani polislik mi yapacağız?" diye sordu Selin, öğretmenine bakarken. "Çok doğru söylüyorsun Selin. Sizce de bu işi profesyonellere mi bıraksak?" dedi Akif. Öğrenciler birşey demeyince onlara " Yine bu sessizliğinizden evet yanıtını almaktayım." Dedi ve telefonunu çıkararak polisi aradı, hoparlörü açtı ki öğrenciler de konuşmalarını duysun. Uzun uzun konuştu Yılmaz Komserle ve ona " Eğer akşam sekize kadar videoyu çeken kişinin kim olduğunu bulamazsanız. Beş öğrenciye veda etmek zorunda kalacağız " dedi. Bir anda öğrencilerin korkudan gözleri yaşardı. Ayrıca Yılmaz Komser'den delirmişti. " Ne diyorsun sen ya Akif!? Beş öğrenciden bahsediyorsun farkında mısın!? Sen içerdesin, ben dışarıdayım! Öğrencilerle konuşmadan bu işi nasıl çözmemi bekliyorsun!?" Diye bağırdı delirircesine telefona. Akif Öğretmen sırıttı ve " O sana kalmış komser." dedi ve telefonu kapattı.
" Hocam, polisler nasıl bulsun ya?" diye sordu İsmail, dili düğümlenerek. Öğrenciler de İsmail'e katılarak, öğretmenine seslerini bastırdılar. Akif Öğretmen eliyle bir dur işareti verir, bu onları susmalarını sağladı. " Eğer polise güvenmiyorsanız, o kişiyi kendiniz de bulabilirsiniz. Akşam sekize kadar vaktiniz var." dedi ve sınıfın içinden çıktı. Öğrenciler sınıfta suçluyu bulmak için tartışırken, polisler de dışarda kurdukları kamplarda öğretmenlerle ve birbiriyle tartışırlar.