yirmi

sekiz

"cumartesi"
11.12
serbest çalışma alanı
emir, eylül ve diğer 4 kişi.

hasan: alo

1 kişi gördü.

emir: oo kardeşim telefon tahliye olmuş

hasan: dün aldım aslında da

hasan: evdekiler ararsa çalmasın diye açmadım

emir: kanka bu kadar hayırlı evlat olma ya

hasan: yusuf gruba tekrar hoş geldin kardeşim

yusuf: hoş buldum

emir: yusuf bingöle vardınız mı siz

yusuf: 3 saat var daha en az

seçil: nasıl ya

seçil: akşam binmediniz mi siz

seçil: kaç saat sürüyor

yusuf: 14-15 saat ama yolda bir ton olay oluyor ya aksıyor

hazar: o arada cumhuriyeti mi yıkıyorsunuz kanka

yusuf: evine giden köprüyü yıkıyorum orospu evladı geçeme diye

seçil: ne olayı oluyor

eylül: yanında olmana rağmen göremedim ne yazdığını şaka gibi

yusuf: ya şey olayları oluyor

yusuf: kimlik kontrolünde falan problem çıkıyor çoğu zaman

yusuf: biraz dalga konusu ama yolcular genelde türkçe bilmiyor

yusuf: o yüzden polis bindiğinde falan anlamıyorlar ehliyet kemerini takmaları gerektiğini falan

yusuf: bazen de kaçak yolcu falan geliyor

tolga: hassiktir bayağı olaylı aq

tolga: bizde de bir kere uyuşturucu bulmuşlardı

tolga: 2 saat rötar yaptı o yüzden

eylül: biliyor musunuz

eylül: otobüse binerken muavin bizi kardeş sandı

hazar: şey dese ya muavin kanka siz hiç sevgili gibi durmuyosunuz bi sikişsenize

yusuf: şoför de sigaraya çıksın istersen

seçil: sarhoşluğumla dalga geçme hazar ya

eylül: bir o kaldı dalga geçmediği

seçil: tolga bir şey de

emir: hazar haklı

hazar: işte adamı böyle sikerler