Bambaşkasın

3.6K 159 72
                                    

Düşeceğim sırada beni kendine çekip, sarılması benliğimdeki bazı eksikliklerimi tetiklemiş olsada geri çekilmedim. Belki korkunç biride olsa sarılmaya gerçekten ihtiyacım vardı. Kollarımı isteğim dışı beline sardım.

"Bana dünyaları verdin Ela."

"Ben de sana tüm evreni vereceğim."

Hemen geri çekildim. Ne diye sarılmıştım ki? Kendimi toparlayıp;

"Ne verecektin bana?" diye alelacele.

Ceketinin iç cebine soktu elini. Elini geri çıkardığında avucu kadar olan Bay Boris'i görmek beni inanılmaz mutlu etmişti.

"Boris." dedim gülümseyerek.

"Evet ta kendisi." dedi Sıraç, ve devam etti.

"Aslında daha önce vermeliydim ama aklımdan tamamen çıkmış."

Onu elime verdiğinde, çocukluğumdan bu yaşıma kadar beni koruyan Boris'i sıkı sıkı tuttum. O benim için bir oyuncaktan daha fazlası olmuştu her zaman.

"Teşekkür ederim Sıraç." diye fısıldadım, kısılan gözlerine bakarken.

"Rica ederim Ela."

"Daha iyi misin?" diye sorduğunda, bu kabûsların bende ki etkisine şahit olduğu için, kendimi güçsüz hissetmiştim.

"İyiyim. Ben uyuyayım artık." diye geçiştirdim onu.

"İyi geceler."

"Sana da."

Babamla derdim neydi benim?

•••

Yeni bir gün yeni bir heyecan demek isterdim ama değildi. Yeni bir gündü fakat her şey yine aynıydı. Ben yine bir odaya tıkılmış vaziyette buradan kurtulmak için gün sayıyordum.

Saat öğleden sonra 1'di ve vakit asla geçmek bilmiyordu. Kapıya kadar gidip, hanım teyzeye seslendim.

"Hanım teyze!"

"Seren teyze!" diye bağırdım birkaç kez. Hemen hemen 5 dakika sonra hanım teyze geldi.

"Bana seslenmişsin Ela. Bir sorun yok öyle değil mi?" dedi hafif telaşlı bir sesle. Oturduğum yerden kalktım ve ona doğru ilerledim.

"Bir sorun var."

"Ne oldu?"

"Sıkıntıdan aklımı kaçıracağım. Bir kitap olur, radyo olur, neden yok burada? Televizyonla ne yapabilirim en fazla? Sıraç'la görüşmem gerek."

"Beyefendi çalışma odasındaydı. Haber vereyim görüşmek istediğini."

"Çok iyi olur hanım teyze."

Bana gülümsedi ve çıktı.

Yaklaşık bir 15 dakika sonra kapı açıldı ve Sıraç içeri girdi.

"Beni çok özledin herhalde?" Göz devirdim.

"Bir sorun mu var güzelim?" diye ekleyince en sonunda patladım.

"Sıkıntıdan aklımı kaçırmak üzereyim Sıraç."

"Hayatım bu odadan ibaret oldu artık."

"Vakit geçmiyor çıldırmak üzereyim."

"Saçımı bile kendim kurutamıyorum?"

"Burada kös kös oturup, ölmeyi mi beklemeliyim?"

"En azından televizyon, radyo, kitap ne bileyim puzzle. Neden yok?"

Küçük TakıntıWhere stories live. Discover now