Bölüm 22; Seri Katil Kim?

En başından başla
                                    

Aceleyle kitabı satın al kısmına tıklayıp kitabın siparişini verdikten hemen sonra düşüncelere dalmışken aniden çalınan kapıyla gözlerimi bilgisayarın ekranından ayırmadan sağ alt köşedeki saate baktım. Saat sabah sekize gelirken çalan alarmımı duymadığımı anlayıp aceleyle oturduğum yerden kalıp hızlı adımlarla kapıya ulaştım.

Kapıyı açarken Jungkook'un olması benim donuk yüzümde yapmacık bir gülümseme oluşmasına neden olmuştu. Sona bu kadar yaklaşacağımı düşünemezken rahatlamak yerine daha çok strese girdiğimi hissediyordum.

Bir şeyler doğru değilmiş gibiydi ama ilk defa bu kadar yaklaştığımı hissediyordum. Karmaşık duygular içerisinde olan bedenim Jungkook'un yüzümü avuçları arasına aldığı anda dağılmış ve gözlerim onun bakışlarıyla buluşurken endişeyle bana bakarken yüzümdeki yapmacık gülümseme silinmişti. Onu böyle kandırmak istemiyordum ama onu üzmekte istemiyordum.

"Neyin var Jimin-ah?" dediğinde derince yutkunduktan sonra mırıldandım.

"Ben galiba bir ipucu... Hayır gerçek bir şüpheli buldum Jungkook-ah." dediğimde sanki beni anlamış ve desteğe ihtiyacım olduğunu biliyormuş gibi elleri yüzümden ayrılıp belime ulaşıp beni sıkıca kucakladığında ellerimi onun boynuna sarıp başımı onun kaslı göğsüne yasladım ve derin nefesler alıp vermeye başladım.

Bu hareketi beni biraz da olsa sakinleştirip kokusunu solumam bana gerçek anlamda çok yardımcı olduğunda yüzümde gerçek bir gülümseme olduğunu ne zaman kapattığımı hatırlamadığım gözlerimi yavaşça açarken fark ettim.

Jungkook kendime geldiğimi anladığı anda tek elini belimden çekerken diğer elini belimde tutmaya ve beni salona ilerletmeye başladı. Sakinleştiğimi düşündüğü anda ise konuşmaya başladı.

"Peki bu gerçek şüpheliyi nasıl buldun? Elinde yeterince kanıt bulunuyor mu? Yani şimdi gidip onu yakalayabilir miyiz güzelim? Bana sadece bunu söyle." dediğinde ses tonu sabırsız olsa bile kendini tutmaya çalıştığı belliydi.

Biliyordum bana yaşattıkları yüzünden bu kadar sabırsız ve biraz da sinirliydi ama ne olursa olsun onu riske atamazdım bu yüzden sakinleşmesi için elimi onun çıplak koluna koyup yavaşça okşamaya başladım. Sakinleşmesi çatılı kaşlarının gevşemesine sebep olduğunda derin bir nefes alıp verdi.

"Bana dokunuşlarında huzur buluyorum." dediğinde istemsizce bütün stresimi azaltmış bedene gülümserken dudaklarımı büzdüm. Bu seri katili yakaladıktan sonra daha yakın olmak istiyordum ona.

"Jungkook, aradığımız seri katil Kim Namjoon olabilir. Romanlarından birine denk geldim ve o romanda seri katilin ve peşinden koşan polisleri anlatıyordu. İçeriğini bilmiyorum ama yine de içimden bir ses sona yaklaştığımızı söylüyor." dediğimde Jungkook sehpanın üzerinde duran açık sayfaya bir göz attıktan hemen sonra özetini okumuş ve başını düşünceli bir şekilde salladıktan sonra belimde durmaya devam eden eliyle tekli koltuklardan birine oturmuş ve beni de yan bir şekilde kalçam bacaklarına gelecek şekilde kucağına oturmamı sağladıktan sonra eli siyah saçlarıma uzanarak yavaşça okşamaya başlarken söylenmişti sessizce.

"O zaman amire haber vereceğim ve acil olarak adamı yakalamak için izin ve arama emri çıkarmasını isteyeceğim..." dedikten sonra cümlesini bildiğim ve bu konuyu artık çok iyi anladığım için ben tamamladım.

"Yanımıza fazladan polis almayacağız. Güvendiğimiz kişiler bile onunla çalışıyor olabilir bu yüzden işimizi sessizce halledeceğiz. Seri katil o olmasa bile en azından bir tanığımızı da elimizden kaçırmak istemiyorum. Çünkü rahatlamak yerine daha çok stresliyim ve bunun nedenini anlayamıyorum." dediğimde Jungkook saçlarımı okşamaya devam ederken saçlarıma küçük bir öpücük kondururken boşta kalan eli çeneme gidip başımı kaldırdıktan sonra gözleri dudakları ve gözlerim arasında gidip gelirken mırıldanmıştı.

Crime Scene - KookMin Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin