20.BÖLÜM

29 3 4
                                    

Dilruba kocasını orada bırakıp odasında çıktı yorulmuştu haliyle üzerini değiştirip yatağına uzandı bir tarafından da üzülüyordu çünkü yemek yapamıyordu yeni yeni başlamıştı bu hali ilkte kokudan pek fazla etkilenmiyordu ama şuanda pişerken bile yemek görmek istemiyor o sadece yemek yeme kısmında fazlasıyla doyumsuz du bu düşüncelerle kapanmaya meyilli olan gözlerine daha fazla dayanamayıp kendini uykunun derin kollarında bıraktı,

Dilruba sabah namazına uyandıktan sonra bir türlü uyku tutmamıştı mutfağa geçip kahvaltı hazırladı bu gün pazartesiydi Ömer Faruk işe gitmeyecekti zaten Dilruba'nın hamileliğinden dolayı çoğunlukla işini evde hallediyordu iyi bir avukattı dosyalarını evde incelediği için sadece müvekkili ile görüşmek için ve duruşmalara katıldığı için evden çıkıyordu ondan harici bazen işi çıksa bile gittiği gibi erkenden geliyordu Ömer Faruk diretsede bir türlü eve bir yardımcı almayı kabul etmiyordu Dilruba güvenemiyordu elinde olan bir şey değildi,

Dilruba'nın işi bittiğinde kocasını kaldırmak için odalarına gitti Ömer Faruk namazdan sonra yatıp uyumuştu dilruba zorda olsa Ömer Faruk'u uyandırmayı başarmıştı tabi onu biraz korkutmak zorunda kalmasaydı iyi olurdu Ömer Faruk duşa girince Dilruba mutfağa geçip yavaştan kendine hazırladığı portakal suyunu içmeye başladı Ömer Faruk gelmeden kahvaltıya başlamak istemiyordu nihayet Ömer Faruk suratı beş karış bir şekilde sandalyeyi çekip masaya oturmuştu,

"Ömer bana öyle bakmasana ya üzülüyorum hem ben üzülürsem çocuklarımız da bundan kötü etkilenebilir"deyip Ömer Faruk'a köpek bakışlarını atmaya başladı fakat bu sefer Ömer'in inadı o kadar kolay kırılmayacaktı,

"Dilruba lütfen çocuklarımız hakkında bana böyle şakalar yapma sabah Ömer kalk doğuruyorum dediğinde nasıl gözümü açtım eşofmanlarımla çıplak ayakla arabaya koşup kapıyı açtım sonra seni unuttuğumu anladığımda o yolları koşarak geri geldim seni kucağıma aldım arabaya bindim sen biliyormusun kalbim ağzımda atıyordu resmen tabi sen hanım efendi bana arabanın içinde beni uyandırmak için sözde beyaz bir yalan söylediğini söyleyene kadar aklım uçup gitmişti "

Evet Dilruba uyanmayan kocasına doğuruyorum diye şaka yapmak istemişti fakat kocasının ne kadar panik bir insan olduğunu hesaba katmamıştı başta söylemeye çalışmıştı ama Ömer Faruk onu duymuyor gibiydi taki arabada sesini duyurabilmişti ondan sonra Ömer Faruk onu arabada bırakıp sinirli bir şekilde odalarına gitmişti,

Dilruba Ömer Faruk'a dönüp "Ömer ben senin bu kadar korkacağını tahmin etmemiştim özür dilerim lütfen beni affet"diye Ömere kendini affettirmek için elinden geleni yapmaya kararlıydı Allah'tan elinde kendini afettirebilecek bir kozu vardı yavaşça sandalyesin Ömer Faruk'un yanında zorda olsa getirmişti ve ekmeğe reçel sürüp onun ağzına koymuştu Ömer Faruk tripli de olsa karısını geri çevirmemişti yinede bu kadar kolay onu affetmiyecekti her sıkıştığında çocuklarını öne sürmeyi bırakmalıdı
bu yerden bitme karısı çok fenaydı ama Ömer Faruk onu yola getirmesini iyi bilirdi,

Dilruba uzatmadan kozunu hemen kullandı "Ömer bu gün doktor aradı yarın gidip çocuklarımızın cinsiyetini öğrenebilirmişiz ben çok heyecanlıyım sence cinsiyetleri nedir tahminin varmı"

Ömer Faruk bu duyduğu sözlerden dolayı çok heyecanlanmıştı fakat bu kadar kolay olmamalıydı kafasını sallayıp "tamam gideriz yarın"deyip kahvaltısında devam etmişti dilruba dişlerini sıktı hadi ama tamam yaptığı doğru değildi ama hamile bir kadına da bu kadar trip atılırmıydı el vicdan Dilruba kocasının bu hallerinde alışık olmadığı için bu duruma dayanamıyordu  "inadını sevdiğim yapma böyle üzülürüm bir daha böyle bir şey yapmayacağım söz veriyorum"dedi ve aklına gelen fikirle boğazını temizledi o güzel sesiyle sevdiğine şarkı söylemeye başladı onun anlamadığını bile bile çünkü sözleri bilmesede hissederdi kocası,


Dilruba şarkısını bitirdikten sonra derin bir nefes alıp kocasına baktı Ömer Faruk onu büyülenmiş bir şekilde izliyordu merak ediyordu sevdiği canı Cananı nasıl bu kadar kusursuz olabiliyordu yada kusuru varsa bunu Ömer Faruk niye göremiyordu gözleri dolmuştu koca adamın karısı nasılda içten söylüyordu böyle bilmesede arasından bir kaç  Kelime anlayabilmişti karısı sağolsun sürekli sinirlendiğinde Kürtçe konuştuğu için Ömer Faruk ta bu güzel dili öğrenebilmek için Dilruba'nın abisinden yardım alıyordu tabi bunu Dilruba bilmiyordu ona sürpriz yapmak istiyordu ondan sebep bunu gizli tutuyordu,

Ömer Faruk inadını bırakıp karısına sarıldı ve onu mutfaktan gönderip kendisi kahvaltıyı kaldırdı bulaşıkları da halletikten sonra hazırladığı çayı alıp karısının yanına salona geçip oturdu fakat karısı onun geldiği bile anlamamıştı televizyona odaklanmış müge anlı izliyordu Ömer Faruk söylenerek "dilruba sen hamilesin bilemem farkındamısın çocuklarımıza neleri izlettiğinin farkındamısın aceba daha anne karnındayken hayatın acılarını öğrenmek zorunda değiller hem zaten hormonların yüzünden sürekli bir ağlayıp bir sinirleniyorsun "dedi Dilruba ise "Ömer hamileliğimden dolayı aralıklarla izliyorum gerçekler acı burda izlediklerim gerçek ve ister istemez insanlara kolay kolay güvenemiyorum herkes menfaatçi kendisini düşünüyor gözlerini kırpmadan adam öldürüyorlar burada izlediklerim gerçek ve müge anlı çok başarılı bu konuda kadın 15 yıldır bu programı sunuyor normal tabi değilmi"dedi ve kocasına baktı,

Ömer Faruk ona hak veriyordu çünkü oda bir avukattı orda olan olayları bazen görüyordu ve dayanıyordu ama elden ne gelir karısı doğru söylüyordu yinede hamile haliyle bu acı gerçekleri öğrenip üzülmemeliydi çünkü karısı bazen olanlara ağlıyordu televizyonu kapatıp çay içtiler ve Dilruba'nın isteğiyle Dilruba'nın ailesinin evine ziyarete gitmişlerdi Ordan çıktıktan sonra Ömer Faruk'un ailesine de gitmişlerdi yorgun argın eve dönüp direk uyumuşlardı,

Sabah kalkar kalkmaz evdeki işlerini bitirip hastaneye doğru yol almışlardı iki genç de çok heyecanlıydı tabiki cinsiyetleri ne olursa olsun fark etmezdi ama yinede onlar anne ve babaydı bunu merak etmeleri gayet normaldi,

Ömer Faruk arabayı park edip dilrubayla birlikte hastaneye girdiler kendi doktorlarının yanına gidince kadın doktor dilrubaya uzanıp karnını açmasını söyledi bunu zaten bilen Dilruba hemen doktorun söylediklerini yaptı doktor gelip yanında oturunca önce karnına jeli sürüp ardından ultrasonu Dilruba'nın karnında gezdirmeye başladı ve konuştu"evet şimdi bizim ufaklıkların cinsiyetini öğrenme vakti"deyip emin olduktan sonra heyecanı karı kocaya döndü ve"hayırlı olsun bir kızınız bir oğlunuz olacak Rabbim yolundan şaşırtmasın onları hayırlı birer evlat olmalarını nasip etsin" dedi ve karı kocaya gerekli bilgileri verip onları yalnız bıraktı Dilruba gözünde mutluluk yaşlarıyla Ömer Faruk'a döndü onunda dilruba'dan bir farkı yoktu karısına sarılıp"sizi bana verene şükürler olsun canlarım "dedi ve ikisi büyük bir sevinçle hastaneden ayrıldılar direk sevdiklerini arayıp akşamı beklemeden bir kız birde oğlan çocuklarının olacağını müjdelediler......

BÖLÜM SONU
**********************************



İNADINI SEVDİĞİM (TAMAMLANDI)Where stories live. Discover now