Bölüm-7

71 10 9
                                    

Merhaba arkadaşlar! Uzun bir aradan sonra yeni bölümle geldim. Aslında gelmek zorunda kaldım diye bilirim. Sevgili çok sevdiğim sisten yoğun bir istek geldi yeni bölüm için. Bende kırmak istemedim onu. Her neyse fazla söze gerek yok canımm. Keyifli okumalar dilerim. Muck <3

Medya da ki müzik size gelsin..

"Yalnızlık senden kolay, hiç yorma kendini..."

Yine içimde oluşan derin bir acıyla uyanmıştım bu sabah. Perdemin arasından sızan güneş tüm benliğiyle gözlerimi esir alırken, inatlaşarak sımsıkı yumdum gözlerimi. Uyanmak ve yeni güne başlamak istemiyordum. Hiç bir şey yapmak gelmiyordu içimden. Zaten ne yapa bilirdim ki? Pes ederek gözlerimi açıp saate baktım. Saat şuanda 12.45'ti. Neden bu kadar çok uyumuştum ki? Aklıma dün gece ki Aras ile konuşmamız geldi. Gerçekten de yaralıydı tıpkı benim gibi. Yaramız vardı ama yaralarımız farklıydı. Ama inanıyordum ki birlikte birbirimizin yaralarını saracaktık. İnanıyordum.

Odamı toparladıktan sonra kapımı açıp mutfağa doğru ilerlemeye başladım. Ev oldukça sessizdi. Ah tabi ya! Bugün Hira'nın okulu vardı annem muhtemelen onu bırakmaya gitmişti. Babam ise işe gitmişti. Dolaptan hazırlanmış olan sandviçi alıp hemen yanda duran yemek masasına oturdum. Sessizliği seviyordum sanırım. Kimsenin olmayışı hem huzur veriyordu hem de acı. Pencereden dışarıyı izlerken insan düşünmeyi seviyordu. Hiç bir şey düşünmek istemese bile yolda yürüyen insanları düşünürdü. Ne kadar mutlu görünseler de içlerini merak ederdi. Tıpkı benim gibi.

Mutfaktan çıkıp odama girdim. İlk dikkatimi çeken yatağımın üzerinde bıraktığım telefonum'du. Hemen telefonu alıp tekrar yatağıma uzandım. Hiç bir mesaj yoktu. Saat kısmına girip Amerika saatine baktım. Orada saat daha sabah 5'e geliyordu. Galiba uyuyordu. Yine de uygulamaya girip dünkü mesajları kontrol ettim. Tahmin ettiğim gibi silinmişti. Neden bu kadar gizli bir oyundu ki? Tam uygulamadan çıkacakken altta yazan bildirimle resmen kalp krizi geçirecektim.

'ÇİFTLER SOHBETE DAHİL OLDU'

"Orada sabah oldu galiba"

Mesajıyla kendime gelip "Şey evet evet hatta öğlen oldu" yazıp gönderdim.

Yazıyor.. yazıyor..

"Biliyorum takılmak amaçlı sormuştum :') "

"Aras Eymenli takılmayı da bilirmiş :') " dedikten sonra gülmeye başladım. Şuan güzel gidiyorduk hatta ilk takılmasını da yapmıştı. Yani takılmak denirse. Kalbim onunla konuşurken neden bu kadar hızlı atıyordu ki?

"Bu akşam profillerimiz açılacak biliyorsun demi?" Yazmıştı. İçimde oluşan korkuyla tarihe baktım tam tamına 1 hafta olmuştu. Yuh! Ne ara zaman bu kadar hızlı geçmişti. Endişelenerek "Tamamen unutmuşum ben onu. Şuan çok rahatsız oldum." Yazıp gönderdim. Hemen cevap gelmişti. "Neden rahatsız oldun?" Biraz düşündükten sonra "Ya beni gördükten sonra konuşmak istemezsen?" yazıp gönderdim.

"Öyle bir şansım var mı karaca? Bir oyundayız normal hayatta değil. İstemesemde konuşmak zorundayım." Yazmıştı. Ah ne çabuk unutmuştum Aras Eymenli tam bir ÖKÜZDÜ! Konuşmak zorundaymış hayvan. "Çok kibarca bir cevap verdiğin için teşekkür ederim. Ama bu bir oyunda olsa konuşmak istemiyorsan buton orada basar ve çıkarsın."

"Çıkamam. Sende çıkmayacaksın. Görünüşüne takılacak kadar at gözlü değilim merak etme oldu mu küçük Asrın:)"

"Tamam ama çok güzelsem aşık olma ihtimalin var mı?" diye birden sormamla ikimizde durduk sanki. Yazmıyordu. Ben mi? Ben ise bunu nasıl cesaret edip de yazdım diye kendimi sorguluyordum.

Yazıyor... Yazıyor...

"Ah aşık olmak mı? Fotoğraftan gördüğüm biriye mi? Uzakta olmanı hiç söylemiyorum. Oyun her şey Karaca. Sahteyiz. Herşey sahte. Bence sen de benim gibi düşün ve duygularının esiri olma yoksa çok üzülürsün."

Kalbimde derin bir acı olmuştu. Resmen uzak dur benden sana Love olmaz diyordu. Ama erken konuşuyordu. Tamam sevgili olacak değildik ama merak da etmiştim yani. Klavye de parmaklarımı gezdirip meydan okurcasına "Erken konuşma Eymenli. Çünkü senin uzak dediğin yerde yaşamama rağmen bir oyunda tanıştık, ve dikkatini çekerim dünya çok küçük bir yer. Eğer öyle olmasaydı seninle ben nasıl tanışa bilirdik?" yazıp gönderdim. Okumuştu ama yazmıyordu. Bekliyordu. Durmuştu. Onu durdurmuştum. Belki de ilk defa Aras Eymenli bana yenilmişti. Kim bilir belki de korkmuştu. Ama benden değil. Aşktan.

'ARAS EYMENLİ SOHBETİ TERK ETTİ'

Ah hadi ama diye oflayıp bende sohbetten ayrıldım. Kaçmıştı. Kafamı yastığa koyup, kollarımı başımın altına alarak sırt üstü uzanmaya devam ettim. Ses tonu nasıldı acaba? Görünüşü hayalim de ki gibi serseri bir şekilde miydi? Çok merak ediyordum onu. Sormaya fırsat vermiyordu bir türlü hiç bir şeye. Acaba Türkiye ile bağlantısı var mıydı? Bence olmalıydı yoksa bu kadar güzel Türkçe kelimeler yaza bilir miydi? Hiç sanmıyorum. Aklımın bir yerlerine bunu sormayı not alıp yataktan kalktım. Annem gelmişti ben yazışırken. Hemen odadan çıkıp yanına gittim. Oturuyordu tek başına. Sanki bir şey düşünüyordu. Bende koltuğun diğer tarafına oturup "Bir şey mi oldu anne?" Diye sordum. Bana bakıp gülümseyerek "Ah! Hayır tatlım bir şey olmadı. Sadece" dedikten sonra durdu. Sonra devam ederek "Baban doktor ile görüşme yapmış bugün. Doktor seninle görüşmek için buraya gelecek canım." dedi. Panikle ayağa kalkıp, "Daha hazır olmadığımı biliyorsunuz anne" dedim. Oda benim gibi ayağa kalkıp "Evet ama babanı biliyorsun Karaca. Senin iyiliğini düşünüyor." Derin nefes alıp, "Yalnız kalmak istiyorum" dedikten sonra odama koşup kapıyı arkadan sertçe kapattım. Kimse beni anlamıyordu. Yaşadıklarımın ne kadar zor olduğunu biliyorlardı.

(4 YIL ÖNCE GÜNLERDEN ÖLÜM)

"Benden uzak dur!" diye bağırdım karşımda ki Savaşa bakarak. Herkes bize dönmüştü. Lise koridorunda ki öğrencilerin hepsinin diline düşmüştük artık. Savaş, o lise hayatımın içine eden tek kişiydi. İstemiyordu beni. Ben de onu istemiyordum ama o psikoloji bozuk biriydi. İstemediği hâlde bana acı vermek için her gün taciz ediyordu sözleriyle. Şimdi olduğu gibi. Hızlıca onu itip okuldan ayrılıp, dar sokakta yürümeye başladım. Hava çok kötüydü. Yağmur yağıyordu. Yine de o lanet okula geri dönmek istemiyordum. Eve gidersem kurtulurdum ancak. Hızlıca karşı caddeye geçecekken hızlıca kolumdan çekilip, ağzıma bir şey kapatıldı. Çırpınmalarım boşunaydı. Hiç bir şekilde kurtulamıyordum. Sonra gözlerime karanlık bir perde indi. Gerisi karanlıktı. Karanlıkta kalmıştım.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 13, 2022 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Kelebeğin RüyasıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin