9 • hazırlık

653 53 112
                                    

"Çok mu özenli duruyor acaba? Öncekinden iyi gibi ama." diyip Sakura on üçüncü kombini de yatağın üstüne atmıştı. Her seferinde ki kıyafetlere bahane bulup duruyordu.

Hayır bu çok gösterişli.

Bu çok rahat.

Sanki düğüne gidiyor gibi bu da.

Pijama gibi bu da çok bol ama...

Ve daha nice bahaneler ile dolabında ki tüm kıyafetleri tek tek denemişti. Bu kadar özenmesine gerek var mıydı bilmiyordu ama nedensiz bir gerginlik üstüne çökmüştü. Hem kocası hemde onun arkadaşları ile bir randevuydu ve bilin bakalım kim daha önce hiç randevuya doğru düzgün çıkmadı? Tabii ki Sakura.

O sırada evden çıkmaya hazırlanan Sasuke haber etmek için Sakura'nın numarasını tuşladı, aramak iyi bir seçenekti çünkü sesini duyabilirdi bir müddette olsa.

Sasuke evden çıkıp arabaya girer girmez Sakura'yı aradı. İkinci çalışta açmıştı.

Sakura yatağın üstünde kıyafetlerin altında kalmış telefonunun sesi ile hemen kıyafetleri yere atıp telefona baktı. Sasuke arıyordu... Fazla bekletmeden açmıştı.

"Alo, Ben Sakura."

Sasuke karşısındaki sesi duyar duymaz bir an gerildi ve cevap verdi.

"Merhaba Sakura, Sasuke bende. Hazırlandın mı diye soracaktım. Hazır mısın?"

Sakura yerde olan kıyafetlere bakıp duraksadı. Hazır mıydı?

"AAA hazır mıyım acaba?"

"Ha?"

Sasuke, Sakura'nın ne demek istediğini gram anlamamıştı.

"Yani... Ufak bir kıyafet tartışması içerisinde kaldım o kadar! Ama sadece o kadar onun harici hazırım!"

Hayır değilim...

Sasuke ufak bir şekilde kıkırdadı.

"Kıyafet konusunu çok takma sinemaya gideceğiz belki öncesinde yemek... Ona göre rahat bir şeyler giy istersen..."

"En sonunda çıplak geleceğim o kadar kararsız kaldım!"

"Öyle gelmen benim için sorun teşkil etmez fakat etraftakileri edebilir..."

Bir saniye bu adam ne demişti az önce? Şaka mıydı yoksa ciddi mi? Sakura gram bu flört ve benzeri şakaları anlamıyordu hiçbir zaman. Sinirlenip yumruğunu sıktı ve kaşlarını çattı.

"Seni sapık! Ne dediğini sanıyorsun sen!"

Sasuke kahkaha atmaya başlamıştı. Bu kadar komik olan ne diye düşündü Sakura. Komik olan şey kendisiydi ama utancından gülemiyordu kendine.

"Çıplak gelmeyi düşünen kişi senken ben mi sapık oldum şimdi?" deyi verdi kahkahalar arasında Sasuke. O sırada Sakura kıpkırmızı bir şekildeydi.

"Ya kapatıyorum ben hazırlanmam lazım!"

"20 dakika içerisinde hazırlan olur mu? Beklemeyi sevmem ve şuan arabadayım birkaç yere uğrayıp seni almaya geleceğim."

20 dakika derken???

"Ah, peki... Görüşürüz dikkat et."

Sasuke'nin yüzünü saf bir tebessüm aldı. "Sende dikkat et pembe..." diyip telefonu kapattı. Sakura illallah etmiş bir şekilde kendisini yatağa attı ve bağırmaya başladı.

"Pembene başlayacağım! 20 dakika ne demek zalım mısın sen!?"

En sonunda ayağa hızlıca kalktı ve en son denediği açık mor bir etek ile her zaman giydiği kırmızı kolsuz bluzu giymekte karar kıldı. Altına siyah çizme giyip kırmızı bandana takacak ve hafif bir şekilde göz altlarına kapatıcı sürüp - lanet olası bir haftadır uykusuzluğun verdiği morlukları - kapatıp göz çevresine ağır olmayacak bir şekilde pudra pembesi far sürüp kırmızı rujunu da dudaklarına sabitlemişti.

Odasındaki saate baktı ve 15 dakika da hazırlandığını fark etti. Gerçekten bu kadar kısa sürede hazırlanabilme özelliği vardı ve saatlerce uğraşmış mıydı? Alnına vurup bir kez daha enayiliğine yakındı.

Odasındaki pencereyi kapatmak için giderken bir şey fark etti.




Sasuke evin önüne geleli 5 dakika oluyordu bile ama Sakura'nın hazırlanmasını beklediği için onu arayıp telaşa sokmak istememişti. Telaşa sokup randevudan soğumasını istemiyordu. Olabildiğince rahat ettirmek onu önemliydi.

Arkadaşlarına bu evlilik mevzusundan çok fazla bahsetmemelerini - hatta mümkünse hiç - tembihlemişti. Tabii ağzını tutamayan birkaç arkadaşı olduğu için tembilleri ne kadar etkili olur o muamaydı.

Daha Sakura'yı çağırmasına 4 dakika vardı ve o yüzden kendine daha çok çeki düzen vermeye çalıştı. Zaten pek bir şey değildi üstündeyki. Sadece siyah bir tişört altına siyah kot pantolon... Klasik Uchiha kombini. Sasuke'nin kombinleri iş dışında sadece buna dayalıydı ne eksik ne fazla.

O sırada Sakura'nın evinin kapısının açıldığını gördü. Sakura gerçek güzel olmuştu. Gerçi her şekilde güzel olabileceğini düşündü. Pembe saçları ile salına salına arabaya doğru geliyordu en sonunda pencereyi tıklattığında Sasuke arabanın kapısını açtı ve oturması için işaret etti.

"Hoşgeldin."

"Hoşbuldum..." diyip çantasını kucağına koyup oturdu yerine Sakura.

"Gelir gelmez neden aramadın?"

Gelip gelmediğini fark etmişti ama bu kadar hızlı olacağını da düşünmüyordu Sasuke. Kadının gözlem yeteneğinden bir miktar etkilenmiş olma ihtimali vardı.

"Erken geldim, hemen haber verip seni telaşa sokmak istemedim."

Sakura'nın gözleri parlamıştı hafiften gülümsedi kuzgun oğlana.

"Çok kibarsın Sasuke... Teşekkür ederim beklemeyi sevmemene rağmen beklediğin için." 

Bir saniye ateş basmaya başlamıştı şuan arabayı daha doğrusu Sasuke'yi. Boynunda yanaklarına doğru yakalayan volkan benze ateş utamasına sebebiyet vermişti. Yani ufak bir iltifattan kızarması pek Sasuke'ye uygun değildi...

Sasuke daha fazla uzatmayarak arabayı çalıştırıp çifte randevuya gitmek için yola koyuldular.

Sasuke daha fazla uzatmayarak arabayı çalıştırıp çifte randevuya gitmek için yola koyuldular

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Çiftler kim olsun biraz yardımcı olun yaAAA

wrong marriage | sasusaku ✓Where stories live. Discover now