22.Bölüm

1.9K 138 259
                                    

Selam!

Okumaya geçmeden önce bir şey demek istiyorum sizlere. Verdiğiniz oylar beni çok mutlu etse de düşünceleriniz beni daha çok motive ediyor. Her bir yorumunuz yazmamı daha güzelleştiriyor okurken olmasa dahi sonda bölüm hakkında düşüncelerinizi benimle paylaşırsanız çok mutlu olurum. <3

Hikâyelerim ile ilgili bilgi almak için Instagram gmz_cllk tiktok gmzcllk hesaplarını takip edebilirsiniz <<3

Keyifli okumalar!

22.Bölüm

Hayat adil olmayı bırakalı epey olmuştu.

Dizlerinde uzanmış genç kızın saçlarını elleriyle okşayan Roya ne diyeceğini bilemez bir haldeydi. Söyleyeceklerini söylemişti aslında. Geçecek demişti. 'Bu acı geçecek, alışacaksın,' demişti.

"Ben onu çok sevdim, Roya." Gözyaşlarının yatağa doğru akmasını durduramıyordu.

Roya doğruları söyleyerek Dilşah'ın daha fazla üzülüp üzülmeyeceğini bilmiyor ve eğer söyledikleriyle onu kırarsa kendisini kötü hissedeceğini biliyordu. Derin bir of çekti. Ne olurdu da birazcık bu konuda abisine çekseydi?

Roya başını tavana dikip Allah'tan sabır diledikten sonra yavaşça Dilşah'a baktı. "Onun mutlu olmasını istemez misin, Dilşah?" diye sorarken dilinin ucuna geçirdi dişlerini. Onu kırmak istemiyordu.

"İsterim tabii, nasıl istemem."

"Biliyorum senin için oldukça zor bir durum ama şunu anlaman lazım; Senin onu sevdiğin gibi o başkasını seviyor." Cümlelerinden sonra dizlerinin üzerinden kalkan Dilşah, Roya doğru döndürdü yüzünü.

Dilşah'ın yüzündeki ağlamaklı ifade yerini yenilmişliğe bıraktı. Yüzü, gözü ağlamaktan şişmişti. Dudaklarını birbirine bastırıp tavana bakarak derin bir nefes çekti, soluksuz kalan ciğerlerine. Nasıl bilmezdi ki? O başkasına vurgundu...

"Bunu defalarca kendime söyledim Roya. O başkasını seviyor, yapma dedim." Eliyle yüzüne gelen saçlarını geriye doğru tararken titreyen ellerini saklamak istedi. "Gözümün önünde gün be gün büyüyen bir aşk onların ki. Ayrılmışlardı yemin ederim ben onları rahatsız edecek bir davranış sergilemedim! Sadece izledim. Ölür gibi olsam da izledim." Asla kendisini, ailesini küçük düşürecek bir davranış sergilemezdi. Onun başkasına olan sevgisini izlerdi sadece ama... Ama ayrıldıklarında kendisini ona açıklamak istemişti, açıklamıştı da fakat Azad Ağa, 'Cihangirin bacısı benimde bacımdır. Bunları ne duydum ne de sen söyledin' diyerek kendisini paylamıştı.

Çok boktan bir durumdu.

"Senin öyle bir kız olmadığını elbette biliyorum, Dilşah." İç çekerek saçlarını çekiştiren genç kızın ellerine uzanıp avuçları arasına sakladı. "Senin şu yanan yüreğini severim." Gülümsemeye zorladı kendisini. "Unut diyemem çünkü unutmak kolay değil ancak unutmaya çalış. Başkasıyla mutlu olan bir adamı sevmeye devam edeceğine kendi hayatını sev." Ağlamaktan helak olan dostu için kendisi de ağlayacak gibi olsa da kendisini tutmayı başarıyordu. "Onu sevmeye devam etmen, kendine zarar vermekten başka bir işe yaramıyor, yaramayacak."

ROYAWhere stories live. Discover now