50. Bölüm / Küçüklük Tranvası

En başından başla
                                    

Daha gözlerimi açmadan burnuma dolan tanıdık kokuyla bu olayı doya doya yaşamak istedim. Bir süre bilincim açık bir şekilde uyuma numarası yaptım, Ayaz hala yanağıma ufak öpücükler konduruyordu.

"Hadi ama güzelim." Diye bir ses kulaklarıma doldu. Ama ben hiç bitmesin istiyordum bu anı.

Yeni uyanmışçasına gözlerimi yavaş yavaş açmaya başladım. Ayazın bana yakın olan yüzüne gülümserken, "Günaydın." Diye mırıldandım.

"Günaydın güzelim, daha iyi misin?" Yerimde hafifçe gerilirken "Hıhı." Dedim.

Ayaz yan taraftaki masadan koca bir tepsi kahvaltıyı eline aldığında şaşkınca ona baktım. Bana kahvaltı mı getirmişti?

Gözlerim şaşkınlıkla açıldığında, "Yaa." dedim. Belkide hayatımda ilk defa birisi ayağıma kadar bana kahvaltı getiriyordu.

"Saat 2 oldu. Baktım uyanmıyorsun, bari yemeğini yiyip geri yatabil diye getirdim."

Bir sıkıntı vardı ki benim hala midem bulanıyordu. Karnımda da şiddetli olmasada hafif sancılar duruyordu.

Yiyemem dersem çok ayıp etmiş olurdum. Birkaç birşeyde olsa yemeye çalışacaktım. Gülümseyerek, "Teşekkür ederim." Dedim. "Sende bana eşlik edersen tabiki yerim sevgilim." Onunda bu saate kadar sadece sigara ile durduğuna yemin edebilirdim.

Ben yatakta doğrulup sırtımı yatak başlığına yaslarken, Ayazda kahvaltı tepsisini kucağıma koymuştu.

"Sen yersen bende yemiş kadar olacağım güzelim." Eline çatalı alarak peynire batırdı ve ardından ağzıma uzattı.

Bebek miydim ben ayol.

İtiraz etmeden uzattığı şeyi yedim, ve ardı arkası kesilmeden sürekli ağzıma birşeyler tıktı.

En sonunda dayanamayacağımı anladığımda, "Ay yeter valla." Dedim. "Teşekkür ederim sevgilim ama midem daha fazla alamayacak." Dedim. Gerçekten birazdan yatağa bile kusabilirdim. 

Ayaz yüzümdeki ciddiliği anlamış olacak ki itiraz etmeden başını salladı. "İlaçlarını vereyim o zaman. Oluşacak ağrıyı hafifletir en azından."

Başımı salladım. Ayaz tepsiyi kucağımdan alarak yandaki masaya koydu, sonrasında yan komidinde bulunan ilaç ve suyu alarak yanıma geldi.

Benimle böyle ilgilenmesi kendimi bebek gibi hissettiriyordu. Ve ben bundan şikayetçi değildim.

İlaçlarımı içtikten sonra Ayaza, "Teşekkürler." Dedim. Ne kadar minnet etsem azdı.

Dudaklarıyla saçlarıma bir buse kondururken, boğuk bir tonda. "Sen iyi olda güzelim." Dedi.

"Sen işe gitmeyecek misin bugün. Saat geç oldu, benimi bekledin bu saate kadar? Keşke uyandırsaydın ya." Art arda birsürü sorular sıralamıştım.

"Sakin güzelim, şimdi çıkacağım fazla oyalanmadan gelmeye çalışacağım. Bir şey olursa beni hemen ara, dikkat et."

Ondan bir süre de olsa ayrı kalmak içimde bir burukluğa sebep olmuştu. Şuan da tam olarak ilkokulda annemi yanımda istiyorum diyen çocuklar gibi hissediyordum.

Yinede yüzümde içimdeki burukluğu belli etmemeye çalıştım. Tebessüm  etmeye çalışıp, "Tamam, sende dikkat et." Dedim. Ayaz ayaklandı, yanıma gelerek dudaklarıma ufak bir öpücük kondurdu ardından arkasını dönüp odadan çıktı.

Bu adam üzerimde nasıl etki bırakıyordu böyle.

Ayaz gittikten sonra ayaklanıp lavaboya girdim. Ardından duşa girip biraz kendime geldim. Üzerime rahat pijama takımlarımı giydikten sonra odaya geri geçmiştim.

YENİDEN SEVEBİLİR MİSİN Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin