48. Bölüm / Eski Aşklar

En başından başla
                                    

Bu sözcükler sonrası şarkı devam ediyor olsada ben söylemeyi bırakmıştım. Derince soluklandım. O sırada Ayaz arabaya bindiğimizden beri ilk defa konuştu.

"İyi ki varsın güzelim."

Ya oğlum ben senin kalbini sikmemiş miydim, böyle yapınca ben bi kötü oluyorum ama.

İç sesimin aksine kalbimden dilime dolanan sözcükleri dışarı vurdum. "Sende iyi ki varsın Ayaz." 

Gözlerime öyle bir bakıyordu ki, sanki dünya burada duruyor gibi hissediyordum. Bu şekilde beni etkilemeyi nasıl beceriyordu bilmiyordum ama bir tek bildiğim bu saaten sonra bu adamsız yapamazdım.

Ayazla birlikte eve gelmiştik. Akşama doğru hastaneye geçecektik. Şimdi bir banyoya girip kendime gelmem lazımdı, iki üç gün banyo yapmayınca üzerimde kocaman bir yük varmış gibi hissediyordum.

Ayazla odalarımızın önünde ayrıldığımızda ben hızlı bir şekilde işlerimi halletmeye çalışmıştım. Sonuçta Ayaz yavaş yavaş işlerini hallediyor olsun ben ise hızlı bir şekilde halledeyim, yinede Ayazın işleri  benden önce bitiyordu.

Erkek olmanın avantajlarıydı belkide.

Saçlarımın ıslaklığını kuru bir havluyla biraz olsun aldım. Ardından tarakla tarayıp sonrası için düğüm olmasını engelledim.

Vücudumun formu yerinde gibi dursa da eskisi gibi spor yapamadığım için azda olsa düşüşüm vardı. Ve spora alışmışken bu rahatlığım, sonrası için iyi olmayabilirdi. Birşeyler düzeldikten sonra ilk başta yapacağım şeylerden bir tanesi spora devam etmekti.

Gri bir eşoftman üzerine de siyah bir swet giydim. Evet dolapta çeşit çeşit marka kıyafetler olmasına rağmen benim giydiğim türler sürekli aynıydı..

Telefonumu elime alarak odadan çıktım. Ben çıktığım sırada Ayazın da odasının kapısı açılmıştı. Gözlerim Ayazla kesişirken o oyalanmayarak yanıma gelmişti.

"Aç mısın?" Diye sordu. Canım hiç yemek istemiyordu, fakat sigara ve kahveye hayır demezdim.

"Kahve yapalım, sigarayla birlikte terasta içeriz."

Birlikte aşağıda bulunan mutfağa indik. Ben kahve makinesinde kahveleri hazırlarken, Ayazda mutfakta bulunan masaya oturmuş beni seyrediyordu.

Sırtımda hissetmiş olduğum bakışlardan oldukça gerilmiştim, fakat çaktırmamaya çalışıyordum.

Kahveler hazır olduğunda hazırlamış olduğum bardaklara ilave ettim. Tepsiyi elime almış olduğum sırada Ayazda ayaklanmıştı.

Birlikte yukarı kattaki terasa geçip rahat koltuklara oturduk. L şeklinde olan koltuk takımında sırtımı yaslayarak vücudumu Ayaza doğru döndürmüştüm.

Ayazın bana uzatmış olduğu paketten bir dal alıp dudaklarıma götürdüm. Çakmak yardımıyla ikisini bir araya kavuşturduğumda içime derin bir nefes çektim.

Kısa süren sessizlikten sıkılıp konuştum.

"Hastanede Su'ya dediklerin," konuşmamla kafasını bana doğru çevirmişti. "Yani birlikte olmamız konusunda, ciddi miydin?"

Daha neyi zorluyordum bilmiyordum ama bazı şeylerden de tam anlamıyla emin olmak istiyordum.

Başını olumlu anlamda salladı. "Senin için yanlış birşey mi ki bu dediğim?"

Başımı hızla olumsuz anlamda salladım. "Hayır hayır, öyle değil ama," bir süre sustum, yutkunup kafamdaki kelimeleri toparlamaya çalıştım.

YENİDEN SEVEBİLİR MİSİN Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin