Bordo Bereli cesur bir askerin ve başarılı bir doktorun hikâyesi...
''Halide sana deli gibi aşık!''
En yakın arkadaşım, sevdiğim adama sırrımızı söylerken, duvarın dibinde gizlice onları izliyordum. Tüm bedenim heyecan ve korkuyla titriyordu, Ali D...
Ali öptü kızının kollarını, ''Bir daha yapma sen yine de, acırsa üzülürüm.''
Babasının yanağını sevdi, ''Şen üsülme baba ama apmak iştom.''
''Yine yapacak mısın yani?''
Başını salladı Yaz, ''Hip yapcam.''
Ben güldüğümde Ali bana baktı, ''Hep yapacakmış Halide.''
''En azından dürüst bir kızımız var.''
''Yaa, ne güzel.''
Yaz yorganı babasıyla kendi üzerine örtmeye başladı, ''Yuyuyalım anne şen de gil adi.''
Yaz ellerimden tutup beni yatağa çekerken ellerini öptüm, ''Bugün ağabeyin okula başlıyor Yaz, unuttun mu?''
Uykulu gözlerini kaşıdı yumruk yaptığı eliyle, ''Demilko mu?''
''Evet anneciğim Demir.''
''Evvah abbimi kaldılcam, Paykik gilmesin.''
Aceleyle babasının kucağından kalktığında Ali gitmesine izin vermeden kendine çekip sarıldı, ''Öyle kaçmak yok küçük hanım.'' Ali ve Yaz'ın sabah delirmeleri meşhurdu.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Yaz telaşla bakıyordu babasına, ''Paykik abbimi kaldıymaşın baba.''
''Babadan hemen gitmek olur mu?''
''Olul.''
''Peki kızım nasıl istersen.''
Ali bıraktığında Yaz kalktı babasının kucağından. Yataktan inerken önce ucuna oturdu. Ardından bacaklarını ve poposunu sallandırarak indi. Eğer Ali dikkatle izliyor olmasaydı buradan da atlayarak inerdi. Kapıdan çıkmadan önce babasına bir öpücük attı gönlünü almak ister gibi.
Ali bozuk bir suratla bakıyordu arkasından. Gülerek yanağını öptüm, ''Bozulma hemen.''
''Yok ne bozulması, bozulmadım.''
''Hıhı bozulmadın.''
Sıkıntılı bir hâlde iç çekti, ''Kız çocuğu başkaymış.''
''Bence de başka, şimdi öpüşmemizi Yaz bölüyor mesela.''
Gidecekken kolumdan tutarak kucağına çekti beni, ''Demir'i uyandıracak o, gelemez.''
''Yani?''
''Yanisi bu.'' diyerek dudaklarımı öptüğünde elimi ensesine kaydırdım. Öpücüğümüz derinleşirken bir ses daha duyuldu.
''Anne! Çantam kayıp, okula amıcaklal beni!''
Dudaklarımızı ayırdım telaşla, Ali hafif sinirlenmişti, ''Bu çocuklarda sensör mü var Halide?''
