x18

4K 151 34
                                    

—NISA—

Cemal'le barakada uzanmış konuşmadan duruyorduk. Bugün iletişim oyunu vardı.

"Niso?"

"Hm?"

"Sence bugünkü ödül ne olur? Aile mi arkadaş mı?"

"Geçen sefer aileyle mesajdı. Belki bu sefer arkadaşla görüntülü olur?"

"Ay inşallah ya."

Bir süre tekrar ikimiz de konuşmadık.

"Niso?"

"Hm?"

"Senin bi önceki arkadaş ödülünde neden Ogeday yoktu ki acaba?"

"Bilmem. Ben de onu bekliyordum."

Dirseklerinin üstünde uzanıp bana döndüğünde ben de kafamı ona çevirdim.

"Niso?"

"Hm?"

"Sence sizin Sercan'la olayın ne kadarını göstermişlerdir televizyonda?"

Ben de dirseklerimin üstünde doğrulup ona baktım.

"Neden ki?"

"Acaba her şeyi göstermediler de Ogeday kızdı mı diye geldi aklıma bi anda. Tam böyle üst üste oldu ya."

Kaşlarımı çatıp önüme döndüm. Ne kadar kesip yayınlasalar da Ogeday'ın böyle bir şeye kızacağını sanmıyordum. Sonuçta ne olursa olsun Ogeday beni biliyordu.

"Kızmış mıdır? Kızacağı bir şey yaptım mı ki?"

"Yani yapmadın da, nasıl yayınladılar acaba işte, onu bilmiyoruz."

Oflayıp kafamı yastığıma yasladım.

"Bugün ödülü kazanırız umarım ve Oge olur."

Sesim titrediğinde Cemal beni kendine çekip sarıldı.

—•—

"Gönüllüler takımı kazanırsa ödülleri... İstedikleri bir arkadaşlarıyla görüntülü konuşmak!" Murat'ın söylediği ile gözlerimde hazır bekleyen yaşlar akmaya başladı. Kameraların beni ağlarken çekmesini istemediğim için arkamı dönüp yere çöktüm. Görüntülü konuşmayı duyunca takımdaki herkes dağılmıştı. Ekip bir süre bizim toparlanmamızı bekledikten sonra Cemal'in desteğiyle kalktım, ama ağlamamı durduramamıştım.

"Nisa, neler söylemek istersin?"

Yutkunup sesimi toparlamaya çalıştım.

"Ben bazen Çekya'ya döndüğüm için biz hep FaceTime yaparız Ogi ile, böyle telefonu koyup karşılıklı uyuruz falan."

Konuşurken ağzımdan kaçan hıçkırıkları engelleyemiyordum. Görünce üzülecekti biliyordum ama tutamıyordum kendimi. Derin bir nefes alıp devam ettim.

"Hep konuşabildiğimiz için zor olmazdı ben gidince. Ama böyle çok zor. İsmimi söylemesini bile çok özledim, ama Nisa dese sesini tanır mıyım bilmiyorum." Sırtımı tekrar kameraya dönüp yüzümü ellerime yasladım. Murat o sırada başkalarıyla konuşurken Cemal ve Ardahan yanıma gelmiş beni sakinleştirmeye çalışıyordu.

"Şşş prenses sakin ol bak kazanacağız bugün, konuşacaksın enişteyle. İzleyince seni böyle görmesin güzel kız hadi." Ellerini yanaklarıma koyup yaşlarımı sildiğinde kafa sallayıp derin derin nefesler aldım.

"Kazanalım Ardo lütfen."

"Ben kazanacağız diyince kaybettik mi hiç prenses? Pamuk prenses gel hadi." Saçlarımdan öpüp beni ayağa kaldırdı. Çıktığım her sayıyı alıp adını haykırmak istiyordum.

—•—

"Skor 4-3 Ünlüler önde. Parkurun başındaki isimler Nisa ve Nagihan. Hazır." Düdük çaldığı anda koşabildiğim en hızlı şekilde engelleri geçmeye başladım. Kenardan bağırışlar duyuyordum ama hepsi uğultu gibi geliyordu. Kim bağırıyor, ne diyor hiçbir şey duymuyordum.

"Nisa atışlarda Nagihan son engelde. Nisa 1. Nagihan da geldi. Nisa 2 ve Nisaaaaa! Nisa'dan inanılmaz atışlar! Skor 4-4"

Elimdeki kum torbalarını fırlatıp avazım çıktığı kadar bağırdım. "Moje láska!" (Aşkım)

Nefes nefese benche geçip oturdum. Hırsımı alamamış gibi hissediyordum.

"İlk seçimi isterseniz Seda yapsın, Nisa dinlensin."

Berkan'ın söylediği şeyle kafamı iki yana salladım. "Çıkmak istiyorum hemen soğumadan."

Berkan bana döndü. "Niso bi nefeslen kendine gel, ikinci seçmeye çıkarsın."

"Çıkmak istiyorum."

"Tamam, kız çıkmak istiyorum diyor çıksın seçsin, fark etmez bana."

Cemal Can'ın uzattığı mataradan suyumu içtikten sonra kalkıp seçmeler için yerime geçtim.

"Gönüllüler takımı, seçme sırası sizde."

Öne çıktım. "Elif."

Diğerleri de seçmelerini yaparken kollarımı esnettim.

"İlk eşleri parkurun başına alabiliriz. Nisa, Elif'e karşı."

Emin adımlarla parkurun başına yürüyüp yerime geçtim. Elif'le birbirimize başarılar diledikten sonra düdüğü beklemeye başladık.

Elif hızlı bir isimdi, ama ben de hızlıydım. Ve hırslıydım.

Murat düdüğü çaldığı an ikimiz de var gücümüzle koşmaya başladık. Önümde sanki hiçbir engel yokmuş gibi tam gaz koşuyordum. Ogeday bu umursamazlığımı görünce kızacaktı büyük ihtimalle ama olsun. Onun için yapıyordum sonuçta.

"Aynı anda atışlara geldiler. Nisa 1 Elif 1. Nisa 2 Elif 1. Nisa atarsa kazanacak. Elif 2 ama Nisaaaa! 3/3 atıyor! Nisa bugün durdurulamıyor!"

Takım üstüme koşarken kendimi yere bıraktım. İki tur üst üste beklemeden bu parkuru koşmak yormuştu. Gözlerimi kapatıp nefesimi toplamaya çalışırken bir yandan gülüyordum. Takımdakilerin yardımıyla kalktığımda bacaklarımın tutmadığını hissettim. Berkan'ın desteğiyle ayakta duruyordum.

"Bağır hadi kime bu sayı?" Her zamanki enerjisiyle bana gaz verdiğinde gülüp bilekliğimi öptüm, elimi havaya kaldırdım.

"Senin için Ogi!" Nefesim yettiği kadar bağırdıktan sonra gülerek Berkan'ın desteğiyle benche döndüm.

"Bak dedim sana dinlen bir iki oyun diye. Nefes alamıyorsun."

Gözlerim kapalı benchte nefesimi toplamaya çalışıyordum. Kafamı iki yana sallayıp güldüm.

"Sırasını vermek isteyen varsa yine çıkarım. Gerekirse 8 sayıyı da alırım 16 sayıyı da."

patience // ognisHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin