9

72 8 49
                                    

"çömüüüüğüün müğğü?" diyerek soran medigül'e sfy, "yani OTUUĞUĞUĞUUURRR demek istiyor hayatım." demişti melodili bir şekilde.

hâlâ bu şekilde anlaşıyor olmaları tuhafıma gidiyordu. neyseki gerçek değillerdi. yoksa bu pavyon karısı sesine her gün nasıl katlanacağımı düşünmekten ölebilirdim.

hepimiz oturup oyun oynayacak gerekli ortamı oluşturduktan sonra lazım olan tek şeyi, yani çevirecek şişeyi ararken yeşil olan belinin altındaki ve bacağının üstündeki bir yerden burun çıkarıp yere koymuştu. hepimiz aval aval yerdeki buruna bakarken yeşil yaratık, "sanırım ilk ben başlamalıyım." diyip şişe- ohm burunu yerde çevirmişti.

bu arada burun dediğime bakmayın çünkü burun demeye bin şahit isterdi. ama ben şırdancı mehmet ustacığımdan burun çeşitlerini gayet iyi bir şekilde gördüğüm için onun bir burun olduğunu hemencicik anlamıştım. tüm sülalesini toplayıp hepsinin burnunu yakından inceleme fırsatı sunmuştu bana. tabii gösterdikleri arasından en büyüğü bile bundan küçüktü ama neyse.
hâlâ tuhafıma gitmeye devam edecek olan tek şey soobin'in burnunun nasıl bu kadar düzgün olduğuydu. aşkom hani bu nasıl bir şanstır? bir insanın hiç mi bir yeri babasına çekmez? diye sorguladığınızı duyabiliyorum guys. ama bunu demeden önde bir tekrar düşünün. mikroskopla incelenebilecek küçüklükte minik minicik miniminnacık bir şeyi unutmuş olabilirsiniz bikaz eheheh.

yerde dönen burun sonuna durduğunda deliklerin olduğu kısım yeşil yaratığa, diğer tarafı ise kai'ye gelmişti.
kai, "ben mi soruyorum?" dediğinde kafa sallayarak onu onaylamıştık. "tamam o zaman doğruluk mu cesaretlik mi?"
"doğruluk diyim hadi acıdım" demişti yeşil yaratık.
"ııı o yerdeki burun da neyin nesi?" diye sormuştu bütün malca bir soru soracağını düşündüğüm algımı yıkarak.
"he o mu? o benim çük ya" demişti yeşil olan pekala sakin bir şekilde. hepimiz aynanda "ÇÜK MÜ" diye bağırarak sorduğumuzda omuz silkmişti.
kai, "nasıl yani? çükün yok mu?" dediğinde
"ya benim çüküm o işte oğlum. sizinki gibi değil benimki. yerinden çıkarabiliyorum deliklerinden de işiyorum falan." demişti. taehyun hâlâ tam olarak anlamadığını belli ederek "guys peki...
ORDAN MI BOŞALIYORSUN?" dediğinde
amyeş, "bro bak şimdi. aslına bakarsan iki burnum var, biri normal hepimizde olan burun, diğeride bu. bundan her boku yapıyorum. işiyorum, sikiyorum, boşalıyorum, 31 çekiyorum. aklına gelebilecek her türlü şeyi yapıyorum anlayacağın. bu kadar şaşırma zaten ben bilinçaltının bir oyunuyum amınakoyim."
dediğinde tae, "hay ben bilinçaltımı sikeyim o zaman." demişti.

kesinlikle katılıyorum taehyun. bilinçaltımızı sikeyim.

gyu, "ee başka özelliklerin yok mu?" diye merakla sorduğunda amyeş, "taşaklıyım." demişti. kai bağırarak "YOKSA TEK TAŞAKLI ADAM MISIN?" diye heyecanla sorunca "aslına bakarsan tek taşaklı adam hikayesinde olan uçaktaki 3 taşaklı adamım ben." demişti.
kai, "OHA TEK TAŞAKLI ADAMI ÖLDÜRDÜĞÜN GÜNDEN BERİ SENİN EN BÜYÜK HAYRANINIM. LUTFEN BİR KERE TAŞAKLARINA BAKA-" daha fazla konuşmaması ve gözlerimizin kanamaması için ağzını kapatmıştım.
"reis zaten açınca parlıyor. istesende
göremezsin." demişti yeşil yaratık.
bu konunun daha fazla uzamasını istemediğim için yerdeki burunu beomgyu'ya kaş göz yaparak çevirttirmiştim.

bu sefer sıra saksı ve beomgyu'ya gelmişti. "eveet soruyorum. söyle bakalım saksı kadın, sfy senden nasıl çıktı." demişti beomgyu.
elf adındaki saksı, "ah.. aslına bakarsanız bu çooook uzun bir hikaye." diye lafa başladığında sesinin cırtlaklığına kimse dayanamamış ve kulaklarını kapatmıştı.
bizi görünce iç çekip -iç çekişi bile cırtlaktı- susup sfy'den anlatmasını istemişti.
sonunda sustuğunda hepimiz elimizi kulağımızdan çekmiştik.
sfy, "öhm. tanrıığğm ben küçük bir safiktim." diyerek anlatmaya başlanmıştı. anlatırken bir yandan da ağlıyordu. hepimiz ona noluyo amk bakışı atarken travesti "noormaaağğağall halliiiğiğiği." demişti.
sfy, "ben küçük bir safiktim ve gerçekten fazlasıyla küçüktüm. boyutum soobin'in çükünden bile küçüktü çünkü ben bir tohumdum çocuklar."
soobin'in çükünü nerden bildiğini sormayın. yeşil yaratık osurup herkesi bayılttığında konuşacak bolca zamanımız olmuşu. "ondan küçük olduğunu pek sanmıyorum ama neyse." dediğimde
devam etmişti. "bir hikaye kitabı vardı eskiden bilir misiniz bilmiyorum. adını bende unuttum çünkü taehyun'un bilinçaltındaki bir hikayeydi. bir çocuk küçük bir tohumu toprağa ekiyor ve o tohum kocaman oluyordu. sonra orada kendine bir yaşam alanı buluyordu falan. heh işte o hikayedeki tohum bendim. ama büyüdükten sonra bulutların üzerine çıkarak elf için bir yaşam alanı bulmadım.
büyüyüp köpeğe dönüştüm guys." dedikten sonra tekrar ağlamaya başlamıştı. saksı, "yani birnevi hem beni sikti hemde benim sayemde büyüyüp çocuğum oldu." dediğinde "yuh amına." demişti soobin arka odadan.
yaşadığınu arada bir gelen sesiyle anlamış oluyordum. eğer orada hâlâ animelerin götünü izliyorsa sikecektim ebesini.

neyseeee hadi sıradaki çevirsin dediğimde
bu sefer tae çeviren kişi olmuştu. soru sorma sırası bu sefer onlara geçmişti. travesti olan beomgyu'ya "ehehehe evet simdiiiiiğği soralim bakaalığığııım." dediğinde beomgyu taehyun'a "aşkım kocam bana bir su mu getirsen sen acaba." demişti.
tae, "kalk kendin al am" diyince planlarının mahvolduğunu yüzünden anlayabilirdiniz.
travesti, "keeel görmeeğeek seniii nedeeğeğeen bu kadaraaaağar duygulandırıyorrr?" diye sormuştu.
beomgyu iç çekip gözünden zorla bir damla yaş getirirken , "b-ben küçük bir beomgyu'ydum." diye konuşmaya başladığında sfy, "HEY HEY HEY GUYS CALM DOWN." diye lafa girmişti. hepimiz ne olduğunu anlamak için yüzüne baktığımızda "biz dc oynamıyor muyuz? belki çocuk cesaret demek istiyor. oyunu bozmayın pıliz." demişti.
beomgyu kafasını kaldırıp bir damla göz yaşını silerek sfy'ye sarılıp "teşekkür ederim hayatımı kurtardın teşekkür ederim." demişti.
tae ve travesti aynanda "of ya çok merak etmiştim ama." dediklerinde birbirlerine kötü kötü bakarken yeşil yaratık bize ne yapacağını mimikleriyle belli ettikten sonra yapacağını yapıp ikisini bayıltmıştı.
ama bu işte yanan sfy ve ben olmuştuk. a bir de soobin. her şeyden habersiz bayılıp duruyordu. bunu içeriden gelen elektronik eşya düşme sesinden anlıyordum. neyse geberebilirdi o. şuralarımda buralarımda falan değildi şu an.

burun çevirme sırası bana geldiğinde soru soracağım kişi medigül çıkmıştı.
çükünü nasıl sakladığını soracakken "cesaretlik hayatıığığımm." demişti.
hay sikeyim
boş ver yeon belki onunkide mikroskobiktir.
doğru hayatım ne yaptırsak ki buna.
kolay bir şeyler yaptır hayatım sıkıldım şu oyundan.
"okeeey. bu pavyon karısı halini bir de bize sergile bakalım canım. konser ver salla buraları beeeyb." demiştim. bunu dediğimi duyunca "TANRIIĞM SEN DÜNYADA GÖRDÜĞÜM EN MUKEMMELLL VARLIKSIIIN" demişti ve üstünü değiştirmeye gitmişti. sonunda bu oyun biteceği için mutluydum.

şu kombinle yanımıza geldikten sonra yerdeki burunu eline alıp mikrofon gibi kullanarak şarkıya başlamıştı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

şu kombinle yanımıza geldikten sonra yerdeki burunu eline alıp mikrofon gibi kullanarak şarkıya başlamıştı.

"FİKRİİİMİN İNCEEEĞĞĞE GÜLÜÜÜĞ KALBİMİN ŞEEEĞĞN BÜLBÜLÜÜÜ
FİİİKRİİİMİN İNCEEEEE GÜLÜÜÜĞ KALBİMİN ŞEEEĞN BÜLBÜLÜÜÜÜ O GÜN Kİ GÖRRRRDÜÜÜÜĞM SENİİİİĞ YAKTIN AH YAKTIĞĞĞN BENİİİĞ"

bizim için gece mükemmeldi şu an. bu şekilde yatacak olduğumuz için çok iyi hissediyordum. ama amyeş için aynı şeyi söyleyemeyecektim.

konser boyunca organının ona ulaşmasını bu şekil beklemişti zavallim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

konser boyunca organının ona ulaşmasını bu şekil beklemişti zavallim.

guys ramazan gelince benim hallere bakın ama.
allahın her günü yb yazıyorum kiz

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 04, 2022 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

AWTF |YEONBİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin