"O ne demek? Anlat düzgünce."

"Of!" Bir süre sadece sessiz kalıp sigarayı içtim. Sonra konuşmaya başlamıştım. "Kimseye söyleme ama."

Gözlerini devirdi. "Aa, olur mu? Askeriye kapısına afiş asacağım anlattıklarınla ilgili."

"Baekhyun var ya,"

"Ee?"

"İşte o."

"Yani?"

"Öyle."

"Nasıl?"

"Yani."

"Chanyeol, ne diyorsun amına koyayım?" Kyungsoo sesini yükselttikten sonra kafama vurdu. "Kendine gel."

"Baekhyun'la biraz yakınız."

"Ne tür bir yakınlık?" Sırıttı.

"Öpüştük sadece." dediğimde güldü ama büyük bir şaşkınlık yaşadığı her halinden belliydi.

"Nasıl devam ediyor peki? Sevgili mi oldunuz? Neden öpüştünüz asıl? Yani... Ne ara? Ne bileyim Chanyeol! Ne yapacaksın şimdi?" Heyecanla sormaya başladı.

Sigaradan çektiğim yoğun duman dudaklarım arasından çıktıktan sonra sessizliğimi sürdürdüm. Ne cevap vermem gerektiğini bilmiyordum.

"Hata mı yapıyorum Kyungsoo?.." Dertli bir şekilde söylediğimde destek olmak istercesine bir elini omzuma koydu.

"Endişelenme."

Başımı iki yana salladım. "Endişeleniyorum çünkü ondan etkileniyorum. Ona karşı her gün daha fazla tatlı duygular besliyorum ve bu yüzden askeri otoritemin sarsılmasından korkuyorum." Gözlerimi yerden çekip Kyungsoo'nunkilerle birleştirdim. "Baekhyun hata yapıyor ve ona bağıramıyorum bile. Çünkü şu an aramızda bir sevgi bağı var, onu kırmaktan çekiniyorum..."

"Chanyeol... Bu çok kötü..."

"Biliyorum ama istemeden oluyor. İleride, askeriye içinde sürekli yan yana olmak isteyebilir. Dün bile beraber yemek yemek istedi benimle. Olmaz deyince de kırılıp(?) gitti birden."

"Bunu onunla net bir şekilde konuşman gerekiyor. Ayrıca ceza işinde kendini geri çekme. Askerlerinden biri komutan Baekhyun'a özel davranıyor diye söylenti çıkarırsa sıçarsın."

"Haklısın..." dedim derin bir nefes verip.

+++

Gökyüzünün karanlığı yavaş yavaş kendini gösterirken bugün kaçıncı olduğunu bile bilmediğim sigarayı dudaklarım arasına koydum. Cebimdeki çakmakla yakmış ve kafeteryaya gitmiştim. Cam kenarına oturup boş boş etrafı izlerken içiyordum.

"Tam olarak içme modundasın diye düşünüyorum." Karşıma oturan Minseok elindeki iki biradan birini bana verdi.

"Doğru düşünmüşsün." Güldükten sonra teneke kutudaki biranın ağzını açtım ve büyük bir yudum aldım.

"Ne oldu bakalım?" diye sordu, birasından biraz içip tekrar bana döndü.

Kafeteryada kimsenin olmayışının rahatlığıyla konuştum. "Sana sonra anlatacağım. Baekhyun'la ilgili."

Sevimli bir şekilde gülüp parmaklarım arasındaki sigarayı aldı ve kendi dudaklarına götürdü. Yoğun bir dumanı dışarı verdikten sonra sigarayı bana geri uzattı. "Sen yokken ikiniz hakkında düşündüm." Masada bana yaklaşıp daha çok güldü, ne ima ettiğini gayet iyi anlıyordum. "Olur gibi," dedi. "Çok tatlı biri."

Kod Adı: Bela •chanbaek•जहाँ कहानियाँ रहती हैं। अभी खोजें