Bölüm 24

80 19 20
                                    

2x Tekrar bildirim geldiyse üzgünüm bölüm yayınlanırken göz zevkimi bozan bir sorun olmuş, bu yüzden düzenleyip atıyorum ve bilesiniz düzelmezse bunu bir kaç kere daha tekrarlayacağım.

İyi okumalar

------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Okul binasına girerken oldukça sakin hissettiğimi söylemeliydim, yanımdan geçen Mina'nın aksine. Ona bakıp ''Mina iyi misin?'' diye sorduğumda yüzünde bir gülümsemeyle bana döndü.

''Hemde çok iyiyim. Yaoyorozu sayesinde bu sınavları rahatlıkla geçeceğime eminim. Kamp için çok heyecanlıyım.'' dediğinde şaşırmıştım, onun heyecandan çok endişe duymasını bekliyordum.

Yüzüme sahte gülümsememi kondururken ''Öyleyse sana başarılar diliyorum.'' diyerek boyut çantamdan bir kahve çıkartarak içmeye başladım, bu gece cidden uyumam gerekirdi.

Mina bana bakarken ''Hey Izuku o envanterinde neler saklıyorsun?'' diye sordu, sesinde meraklı bir tonla.

Ona bakıp ''Bir miktar kahve, kırık kılıçlar, yedek kıyafetler, berbat durumda bir kostüm, telefonum, atıştırmalıklar ve bunun gibi bir sürü şey.'' diye bazı şeyleri eksik şekilde açıkladım yani kim orada onlarca canavar cesedi bulunduğunu bilmek isterdi ki?

Mina ''Cidden büyük bir depo gibi ama bir sorum var.'' dedikten sonra başımı onaylar anlamda salladım ''Neden çantanı da oraya atmıyorsun?'' diye sordu.

''Çünkü canlı varlıkları oraya depolayamam.'' diye açıkladım. Sohbetimize devam ederek sınıfımıza girdik.

Herkes oldukça heyecanlı görünüyordu, biz yerimize geçtiğimiz anda Aizawa sınıfa girip ''Günaydın sınıf, sınavlarınız şimdi başlayacaktır. Başarılar.'' diyerek bize yazılı kağıtlarını dağıttı ve sandalyesine geçti.

[Yetenek Taktik aktive oldu.]

[Yetenek Odak Noktası aktive oldu.]

İlk sınav fizik sınavıydı ve açıkçası yeteneklerim sayesinde kolayca geçmişti. Bu şekilde öğle molasına kadar tüm sınavlarımızı bitirdik ve herkes artık yorgun gözüküyordu. Yemek yemeye gitmeyi cidden istiyordum ama bunun yerine yapmam gereken daha öncelikli bir iş vardı. Elime bir paket cips alarak destek departmanına doğru ilerlemeye başladım.

Doyurucu değil ama lezzetlilerdi.

Hatsume'nin sınıfının önüne geldiğimde kapıyı çaldım, içeriden ''Gir.'' sesi geldiğinde kapıyı açıp sınıfa girdim. Hatsume de dahil olmak sınıfından bir kaç kişi bazı ekipmanlar üzerinde çalışıyorlardı.

Hatsume'nin arkasına geçip ''Kılıcım hazır mı?'' diye kulağına fısıldadığımda bir anda ayağa kalkarak az daha çenemi kırıyordu. Çenemi ovuştururken ''Bu kadar ani hareket etmene gerek yoktu.'' diye söylendim.

Hatsume yüzünde bir sırıtışla ''O kadar sessiz gelmene de gerek yoktu ve sana bir iyi bir de kötü haberim var. Önce hangisini duymak istersin?'' diye sordu. En son böyle bir şey duyduğumda sonraki on yılım zorbalıkla geçmişti, lanet olsun!

''İlk iyi haber lütfen.'' dedim tedirginlikle.

Hatsume ''Kılıç hazır ve içine o garip enerji formundan istediğin kadar aktarabilirsin. Kılıcı o enerjiyle uyumlu hale getirmek için metalini o enerjiyle harmanlayarak erittim ve harika bir kılıç oluşturdum. Kötü haber ise...'' dedikten sonra biraz duraklayıp ''...senin istediğin gibi bir katananın aksine bir ağır kılıç yaptım. Aklımda ikisini de yapmak vardı ama malzemem katanaya yetmedi.'' dediğinde içten içe ağlamamak için kendimi zor tuttum, öncelikleri cidden yanlıştı.

Takımyıldızlarının Desteklediği: IzukuWhere stories live. Discover now