Takımyıldızlarının Desteklediği: Izuku

Bölüm 25

Zifiri karanlıkta süzülürken ufak bir çocuğun, bir bankta oturmuş telefonundan bir şeyler okuduğunu görüyordum ama ne olduğunu bilmiyordum. O sessizce o banka oturmuş telefonuna bakıyor ve ben ise onu izleyebiliyordum. Bu bir dejavu hissettiriyordu ama ne olduğunu bilmiyordum.

Sonunda gözlerimi revirde açtığımda kendimi aşırı yorgun hissediyordum, galiba Şifacı Kız özgünlüğünü üzerimde kullanmak zorunda kalmıştı. Yatakta doğrulurken etrafıma bakındım ve şaşırtıcı bir şekilde tek yatanın ben olmadığını gördüm.

Sırasıyla Katsumi, Kacchan, Izumi, Kaminari ve Sero yataklarda uzanıyordu. Izumi yüzüstü bir şekilde uzanırken ''Zuku uyandın mı? İyi misin?'' diye sordu.

''O ihtiyarın bu kadar hızlı olacağını tahmin edememiştim, bu arada neyim olduğunu biliyor musun?'' diye sordum.

''Aslında buraya gelen ilk ve tek ayık kişi olarak herkese ne olduğunu biliyorum.'' dedi.

''O zaman anlatır mısın?''

''Tabiki de...'' dedikten sonra duraklayarak ''İlk olarak Sero, Midnight'ın özgünlüğü tarafından alt edildi ve o yüzden sakince uyuyor. Sonrasında Kaminari fazla elektrik kullanmaktan aşırı yükleme oldu ve sadece bilincini bozmakla kalmadı ve bedeninin tüm dayanıklılığını tüketti; benim belimdeki bazı kemikler kırıldı, All Might'ın Katsuki'yi üzerime fırlatmasıyla...'' dediğinde araya girip onu durdurdum.

''Size sert girişmiş anlaşılan.'' dedim ama içimde garip bir tatmin duygusunun oluştuğunu da söylemeden geçemezdim.

''Hemde baya, eğer sınırına gelmeseydi geçemezdik. Bunun dışında Katsuki ise kırılan kemiklerinden ötürü baygın; Katsumi ise kendi patlamasından aldığı yanıklardan ötürü bayıldı diye düşünüyorlar ve sana gelirsek bacaklarındaki kaslarda yırtılmalar vardı ve bedenin bitkin düşmüştü.'' diye durumumu açıkladı. Anlaşılan hala bu kadar bitkin hissetmemin sebebi tüm dayanıklılığımın tedavi için tüketilmesiydi.

Hepimiz uyandığımızda artık sınavlarımızın nasıl geçtiği hakkında sohbet ediyorduk ve sınavlarımız hakkında konuşuyorduk ve emin olduğum bir şey vardı. Sero'nun bu sınavdan bırakılması gerekiyordu, adam uyuyarak sınavı geçmiş resmen.

Herkes revirden çıktıktan sonra Şifacı Kız'dan bugün ve yarın izinli olacağımızı öğrendim, bunu keşke daha erken söyleseydi. Burada yatarak boşa zaman kaybetmezdim en azından...

Hızla revirden ayrılırken eve gittim. Eve vardığımda hızlıca kendime bir paket noodle açıp onu hazırladım. Noodle'ı hiç olmadığım kadar hızlı yedikten sonra odama çıktım ve tamamen boş olan odanın merkezinde bağdaş kurarak ''Hey Bihyung müsait misin?'' diye sordum.

Sarı yıldırımları eşliğinde uzun zamandır meşgul olan Bihyung karşımda belirirken ''Noldu, ne istiyorsun?'' diye sordu.

Boyut çantamdan bir kutu kola çıkarıp ona uzatırken ''Bazı şeyler sormam gerek ve bunu sana sormanın daha doğru olacağına inandım.'' dediğimde keyifle kolasını içmeye başlamıştı bile.

Karşıma oturarak ''Dinliyorum öyleyse ama istediğin her şeyin cevabını veremeyeceğimi bilesin.'' dedi uyarıcı bir tonda, anlaşılan benimle eskisi gibi konuşamamasının sebebi yayın birliğinin onu kısıtlamasıydı.

''Öyleyse ilk sorum evrilen bir yeteneğin önceki halini kullanmamız mümkün mü?'' diye sordum.

Bihyung elini iki yana sallayarak ''Yetenek evrildiyse eski halini bir daha kullanamazsın ama kullanmana gerek var mı ki? Evrildiyse hem daha güçlü hem de daha az büyü gücü tüketiyor olması gerekli?'' dedi şaşkınlığını vurgulayan bir tonda.