2-Bölüm "Bar oyunu"

6.1K 263 6
                                    

Araba benim önümde durdu. Hemen arka kapıyı açıp bindim. Arka koltukta Gizem sürücü koltuğunda Deniz yolcu koltuğunda tanımadığım bir çocuk var. Gerçekten o kimdi?

Arabadakilere "Selam." dedim. Hepsi beni selamladı tanımadığım çocuk bile. Çocuk bana dönüp "Merhaba ben Kutay Denizin kuzeniyim." dedi. "Ben de Öykü tanıştığıma memnun oldum." dedim. Bana başını sallayıp elini uzattı. Hemen uzattığı eli tuttum. Eli sıcacıktı. Ve ben buna gülümseyerek cevap verdim.

Bi 5 saniye sonra çocuk elini çekip önüne döndü. Ben de hemen rahat bir pozisyona geçip oturdum. Deniz "Kutay benim kuzenim bir süre Amerika da eğitim gördü ama artık burada yani Ankara da okuyacak. Bizim liseye kayıt olucak. Oda bizim gibi lise 3 öğrencisi. Yani lisenin sonuna kadar beraberiz." dedi. Gizem ile ben gülümseyerek cevap verdik. Gizem "Hoşgeldin." dedi. Bende başımla selam verdim.

Ah.. gerçekten ama çocuk çok yakışıklıydı. Gülümseyince çok tatlı oluyordu. Kumral saçları arkadan parıldıyordu. Önü ise yukarı doğru hafif bir şekil verilmiş ama belli kendi haliydi bu. Ve çok yakışıyor. Ne diyorum ben ya?

Gözümü Kutayın saçından çekip camdan dışarı baktığımda bara geldiğimizi gördüm. Barın dışı yay şeklinde deri ile kaplanmıştı. Kapı da iki tane badigart vardı. Barın içine doğru baktığımda uzun siyah bir koridor var. Onun ilerisinde de açık kapı var. Gerçekten çok güzel bir yerdi.

"Hadi girelim." dedi Deniz. Deniz ile Gizem önden Kutay ile ben arkadan girdik. İçeri çok kalabalık değildi ama yiyişenler çoktu. Onlara yüzümü buruşturup baktım. Kutay bu halimi görmüş olucaktı ki kahkaha atmaya başladı. Lanet çocuk yapma şöyle şeyler bayılıcam valla.

Bende ona bakarak gülümsedim. Bi 10 saniye falan sonra susdu. Ardından hepimiz yay şeklinde olan kırmızı koltuğa oturduk. Etrafta dans eden, yiyişen, oturup içkisini içen onlarca kişi vardı. Fark ettim de girdiğimiz zamandan sonra daha çok insan gelmişti.

"Ben sıkıldım. Hadi bi oyun oynayalım. Ne dersiniz?" dedi Gizem. "Ne oyunu Gizem ya burada oyun mu oynanır?" dedim ters ters. "Burada oynan bir oyun zaten Öykü doğruluk mu cesaret mi oynicaz bir soruyu cevaplamak istemediğiniz de shot çekiceksiniz yani ağır bir içki içeceksiniz ama ufak bir bardak tabi ki de." dedi. Kutay hemen atılarak "Bana uyar." dedi. Denizde kafasını sallayarak onayladı. Bende mecburen kabul ettim.

Barda ki çocuk bize 10 tane küçük bardaklarda yeşil bir sıvı ve bir şişe getirdi. "Kapak soru taban cevap tamam mı? Başlıyoruz." dedi Gizem ve şişeyi çevirdi.

Kutaya taban bana kapak geldi. Alaycı bir gülümseme ile "Doğruluk mu? Cesaret mi?" dedim. Kutay "Doğruluk." dedi.

"Gay misin?" diye sordum. Herkes gülmeye başladı. "Hayır tabi ki de Gay değilim." dedi. O sıcacık gülümsemesi ile. Sonra Kutay çevirdi. Taban Denize kapak Kutaya geldi.

"Doğruluk mu? Cesaret mi?" "Doğruluk" dedi Deniz. "En son kime aşık oldun?" diye sordu. Ah.. bunda bilmeyecek ne var tabi ki de Ceren'e. Deniz hiç beklemeden "Okulun popüler kızlarından birine yani Ceren'e aşık oldum." dedi. Kutay gülümseyerek "Çevir bakalım." dedi. Taban Gizeme kapak bana geldi. "Doğruluk mu? Cesaret mi?" "Cesaret" dedim. "Şurada ki oğlanı görüyor musun?" dedi. Onun baktığı yere baktığımda bar taburesinde oturan kahverengi saçlı yakışıklı bir oğlan oturuyordu. "Onu gidip öpmeni istiyorum." dedi. Gözlerim anında kocaman büyüttüm. Bardağa uzanıp shot çektim.

Gerçekten ne biçim içki bu berbat bir tatı var. Gizem gülümseyerek "Çevir bakalım." dedi. Taban Kutay'a kapak Gizem'e geldi. "Doğruluk mu? Cesaret mi?" "Doğruluk." dedi. "Denize sorulan sorunun aynısını sorucam en son kime aşık oldun?" dedi gizem.

"Ben kimseye aşık olmam." dedi. "Neden?" "Aşka inanmıyorum. Bence gerçek sevgi yok." dedi. Hepimiz sustuk. Kurduğu cümle bana Ozanı hatırlatmıştı. Yani benim en büyük tuğlayı alıp kaçan kişi hatırlatmıştı. Oda sevgiye inanmıyordu dimi?

Kutay şişeyi çevirdi Taban bana kapak Kutaya geldi. "Doğruluk mu? Cesaret mi?" "Doğruluk."dedim. "Peki." dedi ve bir süre düşündü. "Aramızdan birini öpme şansın olsaydı kimi öperdin?" dedi. Ben şaşkınlıkla Kutaya bakarken bütün gözler bana dönmüştü. "Şey..." dedim.

Tabi ki de Kutay diyemezdim. Shot çekersem bundan sonraki sorular daha zor olacağı için çekemezdim de. "Seni öperdim heralde." dedim. Utanmaktan yanaklarım ısınmaya başlamıştı.

Kutay alaycı bi gülümseme ile "Öyle olsun bakalım." dedi. Şişeyi çevirdiğimde taban Kutay'a kapak bana gelmişti. "Doğruluk mu? Cesaret mi?" "Doğruluk." dedi.

"Aynı soruyu sana soruyorum aramızdan birini öpmek şansın olsaydı kimi öperdin?" dedim. Gizem merakla bakarken ben umutsuz bir şekilde bakıyordum. "Şey... sanırım seni öperdim." dedi.

Gizemin yüzü bi anda düştü. Bende onun taklidini yaparak "Öyle olsun bakalım." dedim. Bana gülümseyerek cevap verdi.

Kutay şişeyi çevirdi. Taban Denize kapak Gizeme geldi. "Doğruluk mu? Cesaret mi?" dedi. "Cesaret." "Peki." Gizem bir süre düşündü. Ardından "Kutay ile öpüşmeni istiyorum." dedi. Deniz gözlerini büyüterek "Oha ama Gizem senin öpüşme ile sıkıntın ne?" dedi.

Gizem omuz silkti. Deniz de shot çekmek zorunda kaldı. Gerçekten bu kızın öpüşme ile sıkıntısı neydi?

Ardından benim en sevdiğim şarkı Dale papi çalmaya başladı. Hemen ayağa kalkıp "Bu kadar oyun yeter hadi kalkın biraz da eğlenelim." dedim. Gizem hemen ayağa kalkıp beni dans pistine sürükledi.

Evde alıştırma yaptığım için şanslıydım. Güzel dans ettiğim söylenemez ama müziğe ayak uydura biliyordum en azından. Bi zaman sonra gerçekten çok yorulmuştum. Ve ter kokusu mide mi alt üst etmişti.

Hemen ağzımı tutarak dışarı koşturdum. Arkamdan Gizem seslendi ama onu duymamazlıktan geldim.

Dışarı çıkıp çalılığa doğru koşturdum. Son dakika yetiştim. Çalılığa doğru kusmaya başladım. Biri gelip saçlarımı geriye aldı. Kim olduğuma bakmadan "Lütfen git." dedim.

"Hayır gitmeyeceğim. Hem sen iyi misin?" Ah... hayır bu Kutaydı. "Evet evet iyiyim lütfen içeri gir ben gelirim birazdan." dedim zar zor çıkan sesimle. Tekrar kusma isteği ile kusmaya başladım.

Kutay saçlarımı daha da toplayıp bana yardım etti. Gerçekten iğrenmiyor muydu?

"Ah.. özür dilerim. Keşke beni dinleyip içeri girseydin." dedim ona dönerek. O sadece gülümsemek ile yetindi.

"Gerçekten teşekkür ederim. Yardım ettiğin iyi oldu." dedim gülümseyerek. "Bişey değil ayrıca ben o iğrenen erkek türlerinden değilim." dedi. Bu sözüne gülümsemeden edemedim.

Ardından Deniz ve Gizem kapıda belirdi. Gizem "İyi misin?" diye sordu. Gizemi başımla onaylayıp "Gidelim mi artık daha kötü olmak istemiyorum da." dedim.

Herkes anlayışla başını salladı. Araba da 1 dakika falan sonra geldi. Vale arka tarafın kapısını açarak Gizem ile benim girmemi sağladı.

İkimizde başımızla teşekkür ettik. Deniz ve Kutay da oturduğun da Deniz gaza yüklenip ilerlemeye başladı.

Ah.. gerçekten ağzımda çok kötü bir tat vardı. Hem Kutay nasıl iğrenmedi onu da anlamış değilim ama.

Evimin önüne geldiğimde sırıtarak "Bu gece için hepinize teşekkür ederim. Özellikle Kutay sana çok sağol." dedim. Kutay bana dönerek "Rica ederim." dedi. Ona gülümseyip kapıyı açtım. Kapıyı kapatmadan önce "Herkese iyi geceler." diyip kapıyı kapattım. Evimin önüne geldiğimde zile bastım.

Arabaya dönüp el sallarken kapı açıldı. Hemen içeri girip odama çıktım. Üstümdekilerden kurtulup kendimi banyo ya attım. Sıcak bir duş alıp çıktım.

Tavşanlı pijamalarımı giyip kendimi yatağa attım. Uyumaya denedim ama hep Kutayın gülüşü aklıma geldi. Oysa çocukla daha bugün tanışmıştık.

Üstümde etkisi mi oluşuyordu acaba? Hemen yüz üstü dönüp koyunları saymaya başladım. Zaten 10. koyundan sonra uykuya daldım.

------
Yeni bölüm cumaya kadar gelmeye bilir. Ama belli olmaz. Votelemeyi unutmayalım! Pls!

Multimedia: Ceren

SON UMUT.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin