BERZAN GÜMÜŞ

18.bölüm

Bölüm şarkısı
İpek Karabağır - inci misali

Yazardan
__________________________________

İnsanın yüreği sahibinin evinin yolunu bellemiş güvercin gibidir.

Ne kadar uzak olursa olsun bilir evinin yolunu.

Uçar gelir bütün engellere rağmen.

Berzanda biliyordu artık evinin yolunu.

Nereden giderse gitsin hep gidip onun gönlünde bulacaktı evini.

Sert adımları ile zemini döve döve geçiyordu koridoru.

Hamit Ağa'nın yanına gelmişti bir şeyleri yoluna koyma vaktiydi artık.

Berzan Ağa'nın geldiğini duyan Hamit ve Harun telaş içindeydi.

Aşiretler ağasının onların yanına gelmesi olacak iş değildi çünkü.

Urfa'nın en güçlü en korkulan adamıydı Berzan Demirhan.

Bırak karşı gelmeyi karşısında titremeden duran insan yoktu.

Bir Gümüş kafa tutuyordu ki buda berzanın en hoşuna giden şeydi.

Küçük cadısı lafını sözünü bilmeden ağzına geleni sayıyordu.

Başkası olsa soluk alacak bir ağzı kalmazdı.

Ama Gümüş başkası değildi onun en kıymetlisiydi.

Kapıda onu karşılayan Hamit ağaya elini uzattı.

Hamit ağa yutkunup elini sıktı adam dev gibiydi.

O da kısa değildi belki ama Berzan Demirhanın gücünü hissediyordu.

Fiziksel bir güçten ziyade otoriter bir güç vardı.

Hiç yabancı değildi sanki buraya hep gelir gibiydi.

Bu da insanları geriyordu zaten onlardan daha çok Berzanındı sanki herşey.

" Hoş geldin Berzan ağa buyur geç içeriye bir acı kahvemizi iç."

" Hoş bulduk Hamit selamını da en kıymetlini de almaya geldim buraya." Diyip içeriye girdi.

Camın önünde bulunan siyah deri koltuğa oturdu.

Geriye doğru rahatça yaslandı kolunu kolçağa dayadı.

Hamit ve Harun oturdu karşısına.

Onlar onun kadar rahat değildi diken üstünde oturuyorlardı sanki.

Gelen kahveler ile Berzan kahvesini eline aldı.

Hamit ağa gergindi daha önce yardım istemiş Berzan ağa da destek olmuştu ona Selim konusunda.