Bölüm II - Balık

4 0 0
                                    

Ne kadar da keskin dişlere sahip bir balıktı! Ayrıca bir o kadar da beyazlardı. Kendi dişlerimden bile daha temiz olmalarını kıskanmıyor değildim. Ağzına giren olta ucunun açtığı derin yaralar görünüyor, ağzın çevresinde kurumuş kan lekeleri küçük motifler oluşturmuştu. Sanki bir ressamın ustalığını sergilediği bir eseri anımsatıyordu. Gözleri... Evet, gözlerinden hiçbir şey anlaşılmıyordu. Ne korku, ne heyecan, ne sevinç... Sadece dipsiz bir su kuyusunun dibine çökmüş sonsuz karanlık gibiydi. Gözlerine baktıkça içim ürperiyor, bir süre sonra ise o karanlığa, boşluğa alışıyordum. Gri renkli idi. Siyah, asil renk. Beyaz, saf renk. Gri rengi ise sadece ve sadece hüzünden ibaretti. Balık, her ne kadar insanın içini karartan bir canlı olsa da öldüğünde bile gülümsemesini bilen tek canlıydı. Evet, o beyaz dişlerinin arasında bir gülümseme vardı. Aynı güneş gibi. Güneşin aksine balık, korkak bir canlı değildi. Güneş, karanlıktan kaçıyordu. Balık, her ne kadar avcısından kaçsa da yakalandığında asla pes etmiyor, oltanın ucundan kurtulmak için son enerjisine kadar harcıyordu. Başarısız olacağını, ölümün kapısını tıklatacağını anladığı an mutluluk kimliğine bürünüyor, ölürken bile gülerek son nefesini veriyordu.

Uyuya kalmıştım. Yelkovanın tam olarak ne kadar hareket ettiğini kestiremiyordum.

Tik Tak.

Oğlum... Oğlumu anımsadım. Hatırlamaya çalışıyordum ama başaramıyordum. Belki de uykunun sersemliğinden dolayıydı. Belki de kafam iyice uyuşmuştu. Her neyse, biraz daha kestirmeliydim. Daha fazla kestirmem gerektiğinden adım gibi emindim. İçimdeki bir ses beni buna doğru itiyor, ben de ona karşı çıkmaya yeltenmiyordum. Sonuçta farkındaydım. Benim gibi bir ihtiyarın en iyi ilacıydı uyku adını koydukları eylem.

Tik Tak.

Saatler neden ileri gidiyordu ki? Soldan sağa değil, sağdan sola gitse ne olurdu ki? Bacaklarım tutmuyordu. Demek ki en sonunda iyice çökmeyi başarmıştım. Kalkamıyordum.

Tik Tak.

(İKİNCİ BÖLÜM SONU, ÜÇE GEÇEBİLİRSİNİZ)

Bir Kral, Bir Sermest, Bir DüşWhere stories live. Discover now