27.Bölüm

674 99 65
                                    

Önceki bölüm

-Tamam. Seni daha sonra tekrar ziyaret edeceğim. Şirkette işler birikti.

Wang Laohu, bir ay sonra gideceği için çok heyecanlıydı. Kesinlikle iyileşecekti ve Mert ile buluşacaktı. O zaman ona yapacağını biliyordu.
.
.
.
.
.
Wang Laohu için günler gayet sakin ve barışçıl geçiyordu. Zamanının çoğunu Mert'i stalklamakla geçiyordu.  Yavaş yavaş fizik tedavi de görüyordu.

İnstagram, facebook, twitter ne bulduysa tüm sosyal medyadan Mert'i takip ediyordu. Tabi ki Gizli hesaplardan yapıyordu. Henüz kimliğini ortaya çıkartmayı planlamıyordu.

Ona hoş bir süpriz yapmak istiyordu. Sonucta tek çinli onu takip ederse fark edilme ihtimali vardı. Ayrıca sadece onu değil, arkadaşlarını da araştırıyordu.

Wang Laohu için zaman hızlı geçiyordu. Alçıların bir kaçı gitmişti. Zorlukla yürüyebiliyordu. Fakat elleri ile yemek yiyebilecek hale gelmişti. Hayat onun için rahattı. Savaşmasına da güçlenmesine de gerek yoktu. Sadece zenginliğin keyfini çıkartabilirdi.

Bu dünyanın teknolojisi çok gelişmişti. Ayrıca müzikleri de gelişmişti. Tuhaf bir şekilde sesli müzikleri seviyordu. Rock, metal tarzı hoşuna gidiyordu. Ayrıca sadece kendi dili değil türkçe müzikleri de seviyordu.

Dünyanın diline de artık hakim olmuştu. Yeni şeyler öğrenmişti. Çoktan 3,5 hafta geçmişti. Anıları da hatırlamıştı. Ablaları ona çok düşkündü.

Bir aile sahibi olmak güzeldi. Bu rahat ve mutlu yaşamı elde edeceğini bilseydi daha önce ölürdü. Hayatı boyunca savaşmanın yorucu olduğunu fark etmişti.

Wang Laohu'nun aksine Mert daha iyiydi. Çabuk iyileşmişti. Ondan daha çok yürüyebiliyordu. Fakat onun da büyük bir sorunu vardı.

Çığ gibi birikmiş olan hastane ve fizik tedavi masraflarının altından kalkacak durumu yani parası yoktu.

Wang Laohu, isterse onun hesabına rahatça para gönderebilir hatta öğrenci kredisini de faizlerini de ödeyebilirdi. Yığınla paraya sahipti. Tek bir 100 dolar bile Mert'e aşırı yardımcı olurdu.

Wang Laohu'nun bir siyah kartı vardı. Yani limitsiz bir kart. Tek isteği ile 10.000 hatta daha fazla dolar harcayabilirdi.

Öğrendiğine göre türk parasının 10 lirası, 1 dolar ediyordu. Mert'in borcunu ödemek için 3.000 dolar yeter de artardı.

Wang Laohu, bunu henüz yapma niyetinde değildi. Biraz daha sürünmeli ve onun değerini anlamalıydı.

Wang Laohu, Mert'in her hareketini izliyordu. Mert, geçimini sağlamak amacıyla çevirmenlik ve öğretmenlik yapmaya başlamıştı. Öğrendiği çinceyi kullanıyordu. Ne yazık ki aylık geliri 500-1000 lira arasındaydı. Bu da yığınla biriken borçlarına yetmiyordu. Hatta çoğu zaman yemekten bile kısıyordu.

Wang Laohu, pis pis sırıttıktan sonra harika hizmetlerin tadını çıkartmaya devam etti. Biraz zoru görsün ve acı çeksin istiyordu. Acımasız olsa da sinirlenmişti.

Kendisine yalan söylenmişti. Onu parmağında oynatmıştı. Kullanıp atılmış gibi hissediyordu. Kolay kolay yardım etmeye niyeti yoktu.

Wang Laohu, elinde ki telefondan arama yaptı. Telefon bir kaç çalıştan sonra açıldı.

-Alo...alo...ses versene...sen kimsin? Şerefsiz bu kaç oldu!? Arama beni yoksa polise gideceğim! Puşt!

Telefonda ki kişi Wang Laohu'nun yüzüne kapattı. Bu kişi Mert'ti. Artık aramalardan bıkmıştı. Saat farkından dolayı bunalmıştı. Gecenin bir yarısı ya da sabahın köründe aranmak hiç hoşuna gitmiyordu.

Challenges of being a senior sibling [BL] [Tamamlandı]Where stories live. Discover now