28. BÖLÜM

2.9K 160 16
                                    

Esra'nın Ağzından
Bulunduğum odada duyduğum boğuk seslerle bölük pörçük olan uykumdan ayıldım.

Gözlerimi açmaya çalışınca gözümü yakan ışıklar yüzünden refleksle elimi gözüme getirmek için kaldırdım ama bileklerimde ve kolumdaki sızı yüzünden tekrar yatağa bıraktım kolumu. Kolumda serum var büyük ihtimalle ama bileklerimde ne var hiç bilmiyorum. Kafamı toparlayıp düşünemiyorum bile.

Bunlar olurken odadaki sesler bir anda arttı ve bir anda yükselen ses sayesinde sustular.

Büyük ihtimalle doktor olan kişi elindeki ışığı açıp gözüme baktı. Doktorun yüzünü yada sesini duymadığımdan abim mi yoksa başka doktor mu emin olamıyorum

Sonrasında doktor odadakilere birkaç şeyler söyledi yine. Ama ben her şeyi boğuk boğuk duyduğumdan hiçbirşey anlamadım.

Sesleri boğuk duyduğumdan ve çok uykum olduğundan dolayı kolumda serum olamayan elimle gözlerimi kaşıyıp kendimi deliksiz olmasını umduğum bir uykuya bıraktım.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Bu seferki uykumdan gördüğüm boktann kabuslar sayesinde ayıldım. Kabusumda ne gördüğümü hatırlamasamda çok korkunçtu, zaten terden sırıl sıklam olan beni gören herkes anlayabilir bunu.

Gözlerimi açtığımda kendi odamda yattığımı, kolumdaki serum ve bileklerimdeki sargı bezlerini farkettim. Lan ben intihar mı ettim en son ne olduu?

Yatağımın yanındaki tekli puf koltukta yatan annemi görünce içim bir kötü oldu. Bitmiş olan serumu çıkartıp annemin bulunduğu yöne doğru süründüm yatakta.

Elimin üzerine ağırlığımı verince acıyan bileklerim yüzünden inledim. Annem sesimi duyup bir anda irkilerek kalktı. Hızla bana doğru yürüyüp

"Kızım iyi misin bileğin nasıl, neden serumu çıkarttın, Esram neden inledinn canın mı yandı? Ağrı kesici verelim iç böyle olmaz." Diye art arda sorularını sıraladı. Ben içten bir şekilde gülümsedim. Sesimi toparlayabilmek için bir kaç kez öksürüp

"İyiyim merak etme. Ne oldu bana? Hem sen neden yatağa girmiyorsun beraber yatalım koltukta yatmak nedir yani? "dememe gülüp ayağa kalktı, lambayı yakıp yanıma uzandı.

Komidindeki telefonumu alıp saate baktım. Saati görünce çok şaşırdım. Gecenin 3 buçuğunda annem benim yüzümden uyanık.

"Neler olduğunu yakın bir zamanda hatırlarsın. En son ne hatırlıyorsun" diye sorunca geçmişi zihnimde kurcalamaya başladım.

"Mmm başım çok ağrıyo en son ne olduğunu düşünmek bile istemiyorum"

"Esra bileklerini ani hareket ettirme. Tıbbi terimlerden anlamam ama anladığım kadarıyla önemli bir damarını parçalamışsın. Seni öyle kanlar içinde bulduğumda öyle bir korktum ki. Çığlık atmaktan sesim kısıldı çok korktum kızım." dedi. Yavaştan gözleri dolunca başını bacaklarıma koydu.

Annemin ipeksi saçlarıyla oynayıp annemin yanağına öpücükler kondururken annemin rahatladığını anladım.

Damarını parçalamışsın dedi. Demekki stres anlarım veya geçmişim hakkında birşeyler hatırlamışım.

Zaten haftada 1 kez çarşaflar değişiyor yani daha değişmesine zaman var. O zaman annem beni kanlar içinde yatağımda bulmuş. Büyük ihtimalle stres anımda bileklerimi kaşıya kaşıya uykuya dalmışım. Ama öncesinde bileğimde yara olması gerekir, tırnaklarım ne kadar uzun olursa olsun önemli bir damarı parçalamak zor iş

Annem dizlerimde uyuyunca elime telefonumu alıp kulaklığımı taktım. Yakın çevremde kitap türü şeyler olmadığından indirdiğim kitap PDF'lerinden birini açıp okumaya başladım.

Özgürlüğün HayaliDonde viven las historias. Descúbrelo ahora