minho & hyunjin
minho:
sevgilim
iyi misin
hyunjin:
değilim minho
hiç iyi değilim
minho:
hyunjin, seungmine duygusal anlamda karşılık veremeyecek olsakta onun yanında olmamız lazım
bana babasının yanına taşınmaktan bahsetti
hyunjin:
ne
kafayı mı yedi bu çocuk
***
hyunjin ağlamaktan kızarmış gözleriyle yatağından kalkıp seungmin'in odasına adımlamaya başladı. kapıyı duvara vurarak büyük bir gürültüyle açtığında seungmin korkuyla yerinden zıplamıştı.
aklında hyunjin'in kendisine söyleyeceği kötü sözler dizilmeye başlarken, hyunjin'in bağırmasıyla ağzından bir hıçkırık koptu.
"sen kafayı mı yedin?!"
"s-sen nasıl o herifin yanına gitmeyi düşünmüş olabilirsin!" hyunjin'in sesi o kadar sert çıkıyorduki bir an seungmin hıçkırıklarının arasında çocuğun neyden bahsettiğini bile anlayamadı.
"o adam seni taciz etti seungmin! nasıl aklının ucundan böyle bir şey geçirebilirsin!" hyunjin kahrolmuş bir şekilde saçlarını eliyle geriye doğru attı. sonunda karşısındaki çocuğun gözlerinden akan yaşları fark ettiğinde birkaç saniyelik duraksadı. "niye ağlıyorsun?"
seungmin hıçkırıklarının arasında zorda olsa konuştu. "neden hala benim için endişeleniyorsun? benden nefret etmen gerekiyor." seungmin'in söyledikleriyle hyunjin'in kaç gündür içinde duran sızı kalbinin ağrımasına sebep olmuştu. kollarını birden karşısında ağlamaktan gözleri kıpkırmızı olan çocuğa sarıp konuştu. "senden nefret etsem bile yalnız bırakamam lan ben seni. sen benim her şeyimsin seungmin."
iki genç saatlerce birbirilerine sarılı kalıp ağladılar. sonunda seungmin'in yatağında gözyaşları yanaklarında kurumuş bir şekilde uyuya kaldıklarında, işten dönen minho üzerlerini örtüp sevgilisinin dudağına, seungmin'in ise yanağına küçük birer öpücük bırakmıştı.
***
***
hadi sevgili olun artık ya çok boş yapıyorsunuz sikiş istiyoruz biz
'ming
YOU ARE READING
sorry, i love you | hyunseungho
Fanfictionseungmin en yakın arkadaşı hyunjin ve hyunjin'in sevgilisi minho'dan aynı anda hoşlanıyordu. "hyung, bir kişi iki kişiyi birden sevebilir mi?" [poliamori, threesome]