0.4

4.2K 270 21
                                    

Bu bölüm yılbaşı hediyesi olsun mu?..

İyi okumalar bebişlerim🎄

Aklım tamamen Seza denen alfanın sekreterimle ilgili yaptığı imada kalmıştı. Gerçi sekreterimden bahsederken asistanlığını yapar mı demesi farklı bir çağrışım yaratıyordu.

Sekreterim neden benim asistanlığımı yapacaktı ki? İşi bu değildi. Eğer bir asistanım olsa dediği şeyden direkt olarak asistanıma pay biçebilirdim ama benim kişisel bir asistanım da yoktu. Ne demeye çalıştıysa yakında ortaya çıkardı, nasıl olsa...

Şu aralar yaşananları düşünürken sinirle kaşlarımı çattım. Şu Seza geldiğinden beri hiçbir işim iyi gitmiyordu. Alfa benim kızgınlığımın bile düzenini bozmuştu!

Kendime alfanın kısa süre içinde gideceğini telkin ederek sakinleşmeye çalıştım. Babam bu alfayı her nereden bulduysa başıma iş açmak için özel seçmiş olmalıydı yoksa başka bir açıklama olamazdı.

Kesinlikle öyle olmalıydı. Babam görüp görebileceğim en başına buyruk alfayı şirketime müdür olarak getirmişti.

Benim, şirkette çalışan diğer alfalar tarafından bir omega olduğum için sevilmediğim gerçeği göze alındığında ,eğer öyle bir şey olursa, Seza'nın şirketin başına gelmesine itiraz eden kimse çıkmazdı.

Aklımdan buna karşın alınabilecek tek bir önlem geçiyordu. O da şu Seza denen alfayı çabucak ortadan kaldırmaktı.

Kafam sürekli olarak alfayı nasıl bıktırıp buradan göndereceğim veya deneme süresini bitirmek için bahane edebileceğim ne yapacağım ile doluydu. Toplantı masasının başında otururken birlikte çalıştığımız şirketin sözleşmesini yenilemek için gelmesini bekliyordum, bir yandan da.

Müdür alfanın sinirlerimi bozan gür sesiyle kendime geldim. "Alaz Bey, dinliyor musunuz?"

Deri siyah koltuğumda arkama yaslanıp yüzüne bakarken ne dediğini anlamaya çalışıyordum. "Neyi dinliyor muyum, alfa?"

Alfanın yüzünde alaycı bir gülümseme belirdi. "Kızgınlığınız yorgunluk yapıyor olabilir mi? Çok dalgınsınız."

Sinirden gözümün biri çok hafifçe seğirirken çaktırmamak adına bende alaycı bir gülümsemeyle cevap verdim. "Kızgınlığım seni ilgilendirmez. Daha önce de söylemiştim aslında... acaba her işe burnunu sokman hafıza kaybı yaratıyor olabilir mi? Çok unutkansın da."

Alfanın yüzü ciddileştiğinde daha da sırıttım. Onun lafını ona satmak, hissettiğim sinir buhranını geçirmiş üstüne üstlük beni keyiflendirmişti.

"Olabilir, elbette Alaz Bey. Ama bunu sonra konuşsak daha iyi olacak gibi. Sıkıntılı bir mevzu var, kontratlarını yenileyecek şirketle ilgili." Anında ciddileşerek olduğum yerde dikleştim.

"Toplantı ayarladığını söylememiş miydin?" Alfa sakince kafasını sallayarak beni onayladı.

"Öyleyse sorun nedir, alfa?" Elindeki dosyalardan en üsttekini diğer eline geçirerek yanıma yaklaştı ve bana uzattı.

Kendi hazırladığım yeni kontrata boş boş baktım fark ettiğim şey duraksamama neden oldu. Kaşlarımı çatıp dosyanın şeffaf kapağını açıp en üstteki kağıdı elime aldım. Yazanları gözden geçirirken kafayı yiyecek gibi oldum, sancılar giren başıma elimi attım. Sabah yapmak için neredeyse bir saatimi harcadığım saçımı sertçe tuttum.

"Sen mi değiştirdin bunu?!" Alfa bir adım geri attığında sandalyeyi hızla geriye ittirdiğim gibi ayağa fırladım.

Dosyayı elimde buruştururken alfanın göğsüne iyice bastırdım. Kafamı kaldırıp yüzüne bakarken yutkundum. Aynı anda defalarca kez dosyayı göğsüne vurdum. Sesi çıkmadığında dosyayı arkasındaki duvara fırlattım. Dosya duvara çarpmasının ardından yere düşerken içindeki kağıtlar etrafa saçıldı. "Sen mi değiştirdin dedim!"

Hilaf&Berceste(Gay)+18Where stories live. Discover now