29. Bölüm

699 34 8
                                    

Tuanadan
Arkamdan yine ayak sesleri geldi. Çağan olduğunu anlamak çok da zor değildi.

Tuana: Çağan niye geliyorsun bu halde? Evine gitsene.
Çağan: Ben bu halde kendimi koruyamayacağım için sen beni korursun.
Tuana: Vay be peki ben evime gittiğimde kim koruyacak seni?
Çağan: Bilmem onu da o zaman düşünürüm.

Bunu gülümserek söylemişti. Ve ben de gülümsedim.

Tuana: Beni sinir etmek çok mu eğlenceli?
Çağan: Evet de niye sordun?
Tuana: Davranışların ve konuşmaların bunu açıklıyor.
Çağan: Eğer bugünkü Leyagille konuşmalarımı diyorsan onlar snei kızdırmak için değildi. Yine yanlış tahmin ettin.
Tuana: Ben de inandım.

Bunları dalga geçer gibi söylemiştim. Ama bir yandan da düşünmüyor değilim. Doğru değildir değil mi? Yani söyledikleri. Sevdiğim kız falan. Tuana yine mi aynı konular?

Kendimi savunmaya geçmiştim ki Çağan kolumdan tutunca düşüncelerime ara vermek zorunda kaldım.

Tuana: Noldu?
Çağan: Ciddiyim.
Tuana: Ne konusunda?
Çağan: Beni dövenin sevdiğim kız olduğu konusunda.

Gözlerimin içine bakıyordu. Ben de onun gözlerine. Nefes alış verişlerim hızlandı. Ama sanki gerçek değilmiş gibiydi. Gözlerimi kaçırarak

Tuana: İyi yalancısın. Ama ben kan-

Cümlemi bitirmeden beni öptü. Ne yani doğru muydu? Ne yapacağımı ve ne düşüneceğimi bilmiyordum. Kal gelmişti sanki. Ona karşılık vermedim ama onu da itmemiştim. Aklımı mı yoksa kalbimi mi dinlemeliydim? Kapalı gözlerini açmıştı benden ayrılırken. Ben ben hiçbir şey yapmıyordum, yapamıyordum.

Çağan: Seni seviyorum. Her zaman aklımdasın. Ve çıkmak bilmiyorsun.

Dedi nefes nefese kalmış kısık seslerle. Aklım mı kalbim mi doğru yolu gösterecekti? Galiba ak-

Yağızdan
Leyayla öylece yürüyorduk. İçim çok rahattı ve huzurluydu. O yanımda olunca sanki her şeyi unutuyormuş gibiydim. Hayata ara veriyor gibi. Sanki annem babam ölmemiş hayatımız toz pembeymiş gibi. Gerçeklerden uzak bir o kadar da gerçek gibi.

Leya: Yağız ne düşünüyorsun?
Yağız: Hiç.
Leya: Ama gülümsüyordun.
Yağız: Aklma düşünsem şuanda burada olmak gelmezdi.
Leya: Yani?
Yağız: Senin yanında. Hatta hayatımda senin olman bile gelmezdi. Sadece Tuana, Saniye sultan ve şef.

Utandığı belliydi. Ama ona bakmıyordum. Baksam belki de gözlerimi hiç alamayacaktım.

Leya: Diğerleri?
Yağız: Onlar da gelmezdi. Ama sen sen daha farklısın. Hiç kimse gibi ama aynı zamanda da herkes gibisin.

Saçlarını elleriyle arkaya doğru atarak sanki konuyu değiştirmek ister gibi gülümsedi.

Leya: Şiir gibi konuştun.
Yağız: Farkında değilim. Zaman akıyor mu o bile umrumda değil. Sadece-
Leya: Eve gelmişiz. Ben gireyim. Bıraktığın için teşekkür ederim.

Sözümü kesmişti. Yüzüne baktığımda yanakları kızarmıştı. Zamanı olmadığının farkına vardım. Ona gülümseyerek

Yağız: Rica ederim. Sana iyi geceler.
Leya: Sana da.

Çağandan
Tuanaya ilanı aşk etmiştim resmen. Bunun böyle burada bu kadar kısa sürede olacağı aklımın ucuna gelmezdi. Aynı zamanda Tuananın yüzüme okkalı bir tokat yapıştıracağı da.

Tuana: Bu senin yüzünden davranışlarıma ve duygularıma sahip çıkamadığım için. Bu da

Dedikten sonra aniden dudaklarını dudaklarıma değdirdi. Şaşkınlığımı üstümden attıktan sonra onu belinden tutarak kendime çektim ve karşılık verdim. İçim çok değişikti. Şimdi bu kız da beni seviyordu. Yani öyleydi. Biraz sonra ayrılınca cümlesine devam etti.

Tuana: ... senin yanında kendimi değişik hissettiğim için. Farkında olmadan beni sana alıştırdığın için. Benim gibi birine bu duyguyu yaşattığın için.
Çağan: Sen de be-
Tuana: Gidelim artık.
Çağan: Emredersiniz.

Yürümeye başlamıştı bile. Rüya falan görmüyorum inşallah. Yine de emin olmak lazım. Kendimi cimcirdim. Gerçekten de acıdı.

Önüme döndüğümde Tuananın sırıtan suratıyla karşılaştım.

Tuana: Ne yapıyorsun sen? Beklemeye devam edeceksen ben gidiyorum.
Çağan: Geldim.

Onun yanına geçtim. Yüzümde gülümseme olduğu belliydi. Tuanaya baktığımda onun da yüzünde gülümseme vardı. Gözlerimi ondan alamıyordum. Bu yüzden de yolda duran koskoca taşı farketmedim. Ama hiç umrumda değildi. Tuana bana bakıp

Tuana: İyi misin? Koskoca taşı görmedin mi? Aklın nerede senin?
Çağan: Sen de.

Gülümsüyordu ama aklınca farkettirmemeye çalışıyordu. Kalkmam için elini uzattı.

Tuana: Hadi kalk.

Elini tutarak kalktım. Kalktıktan sonra elini geri alırken bırakmadım. İyice tuttum. Ellerimize bakıp önüne döndü. O da tutmuştu. Eve gidene kadar bırakmadım. Eve geldiğimizde ellerimizi ima ederek

Tuana: Ben eve girsem mi artık?
Çağan: Gönül ister ki girme yanımda kal.
Tuana: Çağan.
Çağan: Ama üşüme tabi gir. Eee o zaman yarın görüşürüz.
Tuana: Yarın iş de yok okul da. Pazartesiyi bekle sen.

Dedi ve gülerek eve girdi. Ellerimi cebime koyarak salak salak kendi kendime gülüyordum. Ciddi ciddi Tuana da beni seviyormuş.

Hilalden
Eve gitmek istemiyordu canım. Ben de Denziin teklifini kabul ettim. En fazla ne olur ki? Kafa dağıtmış olurum. Belki babam aklımdan çıkar.

Deniz: Ee ilk olarak nereye gitmek istersiniz? Çekirdek alıp sahil kenarından geçen insanlara bir kulp bulmak. Uygun mu sizin için?

Sahilde geçen insanlara bir kulp takmak mı? İster istemez gülmüştüm.

Hilal: Güzel bir uğraşa benziyor.
Deniz: Hem de nasıl sen bana güven. İçin o kadar rahatlayacak ki. Keyfimize diyen olmayacak. Ama biraz hızlı yürüyelim ki baş köşeye yerleşelim.
Hilal: Baş köşe?
Deniz: Baş köşe 121 nolu bank. Oranın görüntüsü çok net. Herkesi içine alıyor.

Yine güldüm. Galiba babamsız hayatımda en çok güldüğüm zamandı.

Deniz büfeden çekirdeği aldı ve dediği 121 nolu banka geldik. Ama bank boş değildi.

Deniz: Yerimiz kapılmış.
Hilal: Gel şuraya oturalım.
Deniz: Bana bir dakika ver. Hemen yerimizi alacağım.

Denzie baktığımda fıskiyeleri bankta oturan kişilere doğru açmıştı. Adamlar da napsın kalkmışlardı. Yanıma gelerek.

Deniz: Buyurun yerinizi en ön sıradan ayırttık Hilal hanım.
Hilal: Teşekkürler. Kimse kapmadan geçelim madem.
Deniz: Nasıl uygun görürseniz.


Canım bir bölüm daha atmak istedi. Yarın büyük bir ihtimal atmayacağım. O yüzden bunu da yarın göndermişim gibi okursunuz.

Bence güzel bir bölüm oldu. Tuananın sağ gösterip sol vurması, Leya ve Yağız, tabi ki de Denizin harika aktivitesi.

Sizce nasıldı?

🙃🙃🙃🙃🙃🙃🙃🙃



Değişen HayatlarWhere stories live. Discover now