Bölüm 5: İyi Olmana Sevindim

786 72 186
                                    

Atsushi'nin burnu seğirdi.

Yatak odasına yayılan tatlı ve evimsi koku ona sıcak ve güvenli bir his veriyordu. Uykulu haliyle yana dönüp çarşafların üzerindeki belli belirsiz deterjan kokusunu içine çekti. Gözleri kapalıydı ve zihni uykuyla karışıktı.

Burası rahattı. Güzeldi.

Buradaki şilte Kyouka ile paylaştığı dairedeki şiltesinden çok daha rahat ve yumuşaktı.

Ve odadaki güçlü koku ajansta uzun bir günün ardından eve dönerken aldığı taze kreplerin kokusuna benziyordu.

Kyouka için de dut ve çilekli karışık alacaktı.

Atsushi ıslak ve yapışkan bir şey yüzünün kenarını yaladığında yüzünü buruşturdu ama uykunun ağırlığı onu umursayamayacak kadar hantallaştırmıştı.

"Gıdıklıyor..." Yastığa doğru mırıldandı ve yanağındaki soğukluğu tekrar hissetti. Tek gözünü açıp yorgun bir şekilde başını kaldırdı ve tanıdık beyaz bir tüyün bulanık görüntüsüyle karşılaştı. "Oh, merhaba..." Atsushi kıkırdarken Ume ıslak burnunu kendi burnuna bastırdı. "Günaydın kızım."

Cevap olarak havladı ve kuyruğunu hızla sallayarak kafasını yukarı kaldırdı. Atsushi gülümsedi ve uzanıp boynunu okşamak için kolunu battaniyeden çıkardı.

"Buraya nasıl geldin?" Atsushi ona garipseyen bir bakış atarak sordu ama Ume onu görmezden geldi. Gördüğü ilgiden dikkati dağılmıştı ve göğsünden alçak hırıltılar duyuluyordu.

Ah doğru.

Kendi sorusunu yanıtladı,

Akutagawa hala buradaydı.

"Kapıyı açık bırakmış değil mi, Ume-chan?" Atsushi Ume'nin kafasını okşadı ve Ume otururken yumuşak bir inilti ile başını kaldırdı.

Atsushi ve AkutagawaGin'de dahil— yaklaşık bir haftadır buradaydılar.

İşler yolunda gidiyor sayılırdı.

En azından kimse ölmemişti.

Aralarında bir tür ateşkes olduğu söyleyebilirdiyine resmi olarak.

Atsushi, Akutagawa'nın onu arka bahçede bulduğu geceki tartışmayı hatırlayınca başının arkasını kaşıdı.

~

Bir Hafta Önce:

"Gülünçsün!" Atsushi arkasında kışkırtılmış bir Akutagawa ile üst kata çıkarken sert bir fısıltıyla tısladı ve altlarındaki merdiven gıcırdadığında yüzünü buruşturdu. Teyzesi ve amcasının odası çok da uzaklarında sayılmazdı.

"Mantıksızlık ile akılcılık arasındaki farkı bile açıkça söyleyemeyen budala konuştu."

"Cidden hala bu konuda mısın?"

"Konuşmayı ilk etapta bitirdiğimi hiç hatırlamıyorum Jinko."

"Dayanılmazsın." Atsushi mırıldandı ve kollarını kavuşturarak Akutagawa'ya bakmak için döndü. Odalarının hemen dışındaki koridordaydılar ve sesleri duvarlardan kolayca geçiyordu.

Akutagawa ona soğuk bir ifadeyle baktı, her zamanki gibi. Aralarında sadece 2 santimlik fark olsa da, Akutagawa keskin gri gözleri ve sıkıca kenetlediği dudaklarıyla onun üzerinde yükseliyor gibiydi.

Mafyanın içinde doğuştan gelen bir güç vardı ve Atsushi onu kıskanıyordu. Kendi genelde çok fazla yer kaplamamak için kendini diğerleri arasında görünmez ve küçük tutmaya çalışırdı.

Kiss My Wounds || Shin Soukoku [Türkçe Çeviri]Where stories live. Discover now