CONCORDİA

7. Bölüm

Tanya'nın elbisesini medyaya ekledimm

Hepinize keyifli okumalar

MEZUNİYET GECESİ

Herkesin üzerinde şatafatlı renkli gece elbiseleri full makyajlı yüzleri saatlerce uğraşılmış saçları ile farklı görüntülere sahiplerdi.

Eric'in üzerinde onun tüm üst vücudunu sergilediği güzel bir takım vardı. Her ne kadar ortama uygun giyinsemde üzerimde elbise olmasına çok alışık değildim. Özellikle de gece elbisesi olmasına. Yürüdüğüm yerde göğüs dekoltemi çekiştirip duruyordum.

"Biraz daha uğraşırsan yırtılacak ve düzeltecek bir şey kalmayacak ama sen bilirsin"

"Alışkın değilim çok rahatsız hissediyorum gidip değiştirsek mi?" Söylediğim cümle her ne kadar şaka gibi gözüksede evet dediği anda gidip değiştirmeye hazırdım.

"Bu söylediğini şaka olarak kabul edip gülüyorum Tanya yürü lütfen hadi"

"Hepsi bize bakıyor farkında mısın?"

"Okulda böyle bir kız olduğundan haberleri yoktu bence ondan oluyor bu"

Haklılar sanırım pasaklılık bir nesne olsa ben olurdum. Pasaklı da denemez ama süslenmeyi giyinmeyi seven bir insan değildim. Rahat ve salaş giyinmekten hoşlandığım için bu tür kıyafetler saç ve makyaj beni farklı gösteriyordu.

Etrafa göz gezdirdiğimde Layla'nın bana kötü kötü baktığını fark edebiliyordum. 3-4 gün önce yüzüme bakmaktan kaçınan kız bu gece meydan okurcasına bakıyordu yüzüme. Ericin kolundan çıkıp içecek bir şeyler almak için içecek standına doğru ilerlemeye başladım. Standın üzerinden iki bardak almak için elimi uzattığım da zarif ve ince bir bileğin elimi tuttuğunu gördüm. Kafamı kaldırdığımda Layla ile karşılaştım.

"Ne istiyorsun?"

"Bir yere gelmen gerekiyor benimle"

"Anlamadım?"

"Tanya gelmek zorundasın sonra ne istiyorsan yap ama mecbursun"

Eric'i aradı gözlerim beni görmesini istedim. Ama arkası bana dönük önünde Layla'nın arkadaşlarından birisi vardı. Onun konuşmaya o kadar dalmıştı ki gelmediğimi farketmedi bile.

"Boşuna bakma oraya seni görmesi imkansız ve duyması da"

Bi bağırmayla bu kadar plan yapıp öfkelenmesini anlayamamıştım. Sırf merakımdan ne yapabileceğini görmek istedim. Önden gitmesini göstermek amacıyla elimi uzattım. Önüme düştü bende peşine. Spor salonunun arka kapısından dışarıya çıkınca serin hava yüzüme çarptı. Etrafa bakınca okulun arka tarafında olduğunu anlamam zor olmadı. Sonu gözükmeyen ormanın başlangıcı okulun sonuydu.  Etrafta bizden başka kimse yoktu.

"Ne olucak şimdi"

"Benden bu kadar sonrasını bilmiyorum" diyip okulun kapısına geri koşup içerdeki demir kolu çat diye kapattı.

İntikam almak için fazla çocuksu bi hareketti. Bir süre bekledim birisi gelecek mi diye ama kimse gelemeyince okulun ön kapısına yürümeye başladım. İçeriye girince Eric'i dövmek için sürekli seçenek üretiyordum aklımdan.

"Uçkuruna düşkün köpek bunun acısını çıkartıcam senden"

"Kime sinirlendiniz bu kadar"

Duyduğum ses ile yerimden zıpladım etrafımda birisinin olduğunun farkına bile varmamıştım. Arkamı döndüğümde kitapçıdaki adamı gördüm.

"Sizin burada ne işiniz var?"

"Sizinle konuşmam gereken bir konu var" diyip bana doğru bir adım attı. İstemsizce bende geriye bir adım attım