"Yüzündeki gülümseye bak. Buradan nikah dairesine gidecek gibisin." dedi alay edercesine. Kıkırdadım. "Hem doktorsun hem yakışıklı, düşünmüyor değilim." diyerek sahte bir ciddiyet ile yanıtladığımda, oda güldü. Tabi böyle bir şeyin ancak dalgası geçilirdi aramızda. Onun çok güzel bir manitası vardı, benim ise kalbimin ve beynimin her yanı Özgür Çalhan ile doluydu. 

"Geç kaldık." dedi Sude kauförden çıkarken. Bakışlarımız onu buldu. "Efe abim, gel yol yakınken vazgeç. Yaşlanırsın beklerken." diyerek devam etti. Sesindeki 'oğlunu hiçbir kadına yakıştıramayan anne' tonu gülümsememe sebep olurken, "Sanki biraz geç kaldı." diyerek yanıtladı onu Asrın abi. Sude omuz silkerken, arkasından elbisesinin eteğini toplayarak ablam çıktı. "Sude düğünüme almam seni. Delirtme beni." dedi sahta kızgınlığı ile. "Gelin, senin canın sahte altın istiyor herhalde?" dedi Sude benim arkadaşım olduğunu belli edercesine. "Ay yeter!" diyerek kendini ortaya attı Arda. "Herkes gitmiştir mekana, bizde gidelim hadi." 

"Hadi." dedi Asrın abide ona hak vererek. Sude ve Arda, Eniz'in arabasına giderken; kendimi Asrın abinin muhteşem Mercedes arabasına bindim. Sabah on saat Arda'dan bu arabanın ne kadar kusursuz olduğunu dinlemiştim. O anlar aklıma gelirken tüylerimin diken diken olmasıyla yutkundum. Asla susturamamıştım onu. Zor kaçmıştım elinde. 

Ablam ve Efe abim dışarıda sarılı halde bir şeyler konuşurken, ablama baktım ve gülümsedim burukça. Bu geceyi sabaha bağlayıp uyumayacağımızı düşünürsek, yarın gece ablamla son kez aynı evde uyuyacaktık. Ablam üniversite için gideceği gün, valizini tekmeleyerek evden atmamı düşünürsek; şuan içimdeki bu duygusal anıma annemler çok şaşırabilirdi. Ama birazcıkk sevsem de, ablamdı sonuçta. 

Ve hala ablamın odasını giyinme odam yapmama izin vermemişlerdi.

Ceketimin cebinden telefonum titreyince hızlıca ceketimin cebinden çıkarttım. Stori atmıştım ve Özgür hala görmemişti. Ekranda Özgür'ün adını görürken gülümsedim kocaman. Bildirime tıklayıp mesajın açılmasını bekledim.

Koç : Sen benim sonum ve başlangıcımsın.

Kalbimin içinde bir şeyler hareket edip mideme doğru ilerlerken, dudaklarımı ısırdım usulca. Derin bir nefes aldıktan sonra, sakin olmaya çalıştım. Aklıma All Of Me şarkı sözleri dolarken, ne cevap vereceğimi düşündüm. Daha sonra şarkıdan yola çıkarak parmaklarım ekranda dolandı. 'Çünkü her bir zerrem, senin her bir zerrene aşık.'

Mesajı gönderdikten sonra telefonu hızlıca kapatıp kucağıma kattım. Kalbim heyecanla çarparken, ellerimi yanaklarıma katıp bastırdım. "Aşıkmış gibi davranıyorsun." dedi Asrın abinin sesi. İrkilerek ona döndüm. Arabanın açık kapısından ablam binerken, "Aşık zaten." dedi. Efe abimde arabaya binerken, "Özgür Çalhan'a." dediğinde Asrın abinin gözleri şokla büyüdü. "Beşiktaş'ta oynayan değildir herhalde?" diyerek mırıldandığında gülüşüm daha çok büyüdü. 

"Tam olarak o." dedim keyifli çıkan sesimle. Oydu. Ben Özgür Çalhan'a aşıktım. Basit ya da geçecek bir şey değildi bu. Kalbim onun kalbine karışmış gibiydi. 

*  *  *

"Çok acıkmışım." dedim elimdeki balık ekmeği dudaklarımın arasına götürerek. Saat beşe geliyordu. Yorgunluktan bayılacak gibi olsakta hepimiz oldukça neşeliydik. Yerimizde durmamış, sürekli dans edip şarkı söylemiştik. Yarın düğünde ve sonrasındaki partide bunun katbekat fazlasını yaşayacağımız için bugün gün içinde fazlasıyla dinlenmemiz lazımdı. "Beni patates kızartması olarak görmenden onu zaten anladık biz." dedi Arda ters bakışlar atarak. Ne vardı canım? Kolunu ısırmıştım alt tarafı. 

KOÇWhere stories live. Discover now