"Fazla vaktinizi almayacağım, direkt konuya gireceğim. Birçok şeyin farkındayım. Bana karşı beslediğiniz duygularınızın da, her görev emrinde dönüşümü beklediğinizin de, her yara aldığımda acı çektiğinizin de hepsinin farkındayım."
Gözlerini gözler...
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
(Yayımlanma Tarihi; 30.08.21)
•••
Gözlerimi araladığımda zorlukla elimi attığım komidinimden telefonumu alırken tek gözümü zorlanarak açıp saate baktım. Saatin 8 olduğunu görmemle iki gözüm de sonuna kadar açıldı ve yataktan adeta fırlayarak çıktım. Dersin başlamasına yarım saat kalmıştı ve ben henüz ayılamamıştım bile.
Gözlerimi ovuşturup yüzüme su çarptığımda bir nebze de olsa açılan uykumla hızlı odama geri döndüm. Bugün çocuklara öğrendiğimiz yere kadar olan derslerden küçük küçük sınavlar yapacak ve eksik kaldıkları yerleri ek ders olarak tekrar ettirecektim. Ardından okula gelen velilerle kısa kısa toplantılarım vardı ve ben hâlâ hazır değildim!
Ellerim ayaklarım birbirine dolana dolana evden çıkmayı başardığımda gözüm sebepsizce merdivenlere kaydı. Asrın Üsteğmenin sabah beni alacağını söylediğini günün üzerinden 2 hafta geçmişti. O günün ertesi sabahı gelememiş ve yerine Ensar adında kısa boylu, kumral başka bir asker göndermişti.
Kapıma kadar gelerek 'Asrın Üsteğmeninin görevde olduğunu ve beni kendisinin bırakıp kendisinin alacağını' da üzerine bastıra bastıra belirtmişti.
Onun ertesi sabah beni alacağını söylediği gece yatarken sebepsizce heyecanlanan bedenim sabah kapımda tanımadığım başka bir askeri gördüğünde iğne sokulmuş bir balon gibi sönmüştü.
Hatta kendimi, Kim milyoner olmak ister? yarışmasına türlü türlü yüksek lisans branşları ve sonsuz özgüveniyle katılmış üstüne bir de ilk soruda jokerini kullandığı halde soruyu doğru cevaplayamayarak elenmiş biri gibi hissetmiştim.
O derece,
Felaket!
Onu neden bu kadar beklediğim ise tam bir bilgi yarışması sorusuydu. Onun gelmemesi neden beni üzmüştü ya da bu kadar etkilemişti?
Tamam, ben bu adamdan etkilendiğimi zaten kabul etmiştim ama basit bişey değil miydi bu?
Rüyalarıma giren çıplak kaslı göğüsünden belindeki sarılı havluya damlayan küçük su damlacıklarını gördüğüm günü saymazsak başka hiçbir şekilde aramızda o tarz bişey geçmemişti üstelik.
Hatta o gün bile yüzüne veya vücuduna iki saniyeden fazla bakamamıştım. Buna rağmen o iki saniyelik zaman dilimi bile benim rüyama girmeye yetmişti.
Saçlarımı düzleştirdiğim sırada maşa boynuma değip o kısmı yakarken bence bu sakatlığımın sebebini ayıplı şeyler düşünüyor olmamdı!
