10.Bölüm: ''Üzümlü Kek''

Start from the beginning
                                    

Gonca Gündüz ile sıvama işleri, sıvama makinesini ayağınıza geldi.

''Lafın gelişi,'' dedim sevimli sırıtmaya çalışıp ama asla öyle görünmediğimi bilirken. İç geçirdim ve omzumu silktim. ''Bu arada şaka yapıyorum Yekta, takılıyorum yani... Kiminle ne yaptığın beni zerre kadar alakadar etmez.''

Öyle çok eder ki fake hesap açtırır, her gün bela yağdırır cinsten çünkü ben de kendi salaklığımın kraliçesiyim.

''Anladım,'' demekle yetindiğinde aslında bunun böyle olmadığını kaçırdığını bakışlarından anlamıştım.

Ağzımı atkıma doğru götürdüğümde, ''O gün de hasta olmadıysak eğer,'' dedim. ''Bu kış hiç hasta olmayız.''

''Büyük konuştun ya kesin oluruz,'' dedi Yekta.

''Finalleri geçtikten sonra olalım o zaman,'' dedim.

''Hemen yetkililere bildirelim,'' dediğinde gülmeye başladım. Hiç komik değildi ama maalesef âşık olduğunuz çocuk seneye görüşürüz esprisi yapsa bile ağzınız yırtılana kadar gülersiniz çünkü âşıksınız.

Otobüsün daha gelmeye niyeti yokken telefonuma bildirim geldi. Bu mesaj Gülbade'dendi.

Bacım: Biraz yorgun hissediyorum bugün gelemiyorum.

Bacım: Güçlü olmalısın

Bacım: Sana güveniyorum Gonca kızım, güçlü ol!

Gonca: Salak grthyjnggrfegfg

Gonca: İyisin değil mi?

Bacım: Baş ağrım var, ilaç içtim ama halsizim de.

Gonca: Tamam sen dinlen, notları dert etme.

Bacım: Hiçbir zaman etmedim biliyorsun.

Gonca: 😋

Telefonu cebime koyduğumda geçirdiğim iç Yekta'nın dikkatini çekmiş olacaktı ki ben de dikkat çekmek için yapmıştım zaten tuzağıma düştü manyak, yüzüme bakarak endişeyle, ''Bir şey mi oldu?'' diye sordu.

''Gülbade,'' dedim sessizce. ''Biraz halsizmiş de gelmeyecekmiş.''

''Geçmiş olsun.''

''Sağ ol.''

''Ödev peki?'' diye sordu ardından.

Gözlerimi irileştirdim. ''Hasiktir lan!''

Afalladığında gülmesi uzun sürmedi ben de utanmadım ama fuzuli bir kibarlıkla kendimi düzelttim. ''Şey kusura bakma bazen ağzım kendine sansür koymayı unutuyor.''

''Hiç sıkıntı değil.''

''Ödev teslimi cuma günü değil miydi?''

''Evet.''

''O zaman niye bana heyecan yaptırdın?''

''Heyecan mı yaptırdım? Sadece ödevi sordum Gonca.''

Sırıttım. ''Ödev deyince bile yüreğime inme iniyor bünye bağışıklık kazandı şey etme.''

''Etmem,'' dedi gülümserken. Bana her baktığında gülümsüyordu ama komik biri değildim ya da onu güldürmüyordum. Suratımda bir şey mi vardı? Hayır cildim kaymak gibiydi. Yoksa... Yoksa... İnanmıyorum.

Yoksa Yekta da...

Kendimi salak gibi hissetmeyeyim diye mi gülüyordu bana?

Şaka yapıyorum, sadece onun da olmayan duygularından emin olmam için kendimi bir süre daha kandırmam ve oyalamam gerek, belki böylece ileride daha az üzülürüm.

GÜNDÜZ GÜNCELERİWhere stories live. Discover now