1. Bölüm / Başlangıç

26.9K 659 670
                                    

Başladığınız tarihi yazar mısınız

Her kız için sanki dünyanın en önemli günüymüş gibi gelen, küçüklükten itibaren hayallerini süsleyip acaba o adam kim olacak dedirten şey vardır ya hani, çok büyük bir aşkla çok güzel bir hayata atılacağını düşündüğün gün. İşte o gün benim aşka olan inancımın da bittiği gündü.

Yada öyle zannediyordum.

Sabahın erken saatlerinde gözlerim aralanırken tekrar uyumak adına kendimle savaş veriyordum ki kolumu yan tarafa doğru attığımda yanımdaki boşlukla tam dalmak üzere olduğum yeni uykum son buldu. Sabah sabah yanımda yatması gereken adam yanımda değildi.

Saat erken olsada aşağıda olduğunu düşünerek ayaklandım. İlk başta lavaboda işlerimi hallettikten sonra üzerimdeki pijama takımlarını değiştirip rahat edebileceğim bir eşofman takımı giydim.

Merdivenler inerken dilimde dolanan şarkı hayatı umursamadığımı sonuna kadar belli ederken etrafa bakınıp Merti bulmak adına seslendim. "Hayatım günaydın." Olması gerekenden neşeli çıkan sesim bütün olanları unutmuşum gibi rol yapmaktan başka bir şey değildi. Evin içinden ses gelmezken odalara göz gezdirip Mertin evde olmadığını anlamıştım.

Elime telefonumu alırken onun numarasını tuşlayıp bir süre çalma sesinin gelmesini bekledim. Çalma sesinin aksine telefonun ardından 'Aradığınız kişiye şu anda ulaşılamıyor' sesi gelirken çağrıma geri döneceğini düşünerek kahvaltı hazırlama kararı aldım.
~
Sofrada hemen hemen her şeyi hazır ederken Mertten ses soluk yoktu. Ne güzel yarın evleneceğim adam evde yoktu ve bana haber verme tenezzülünde bile bulunmuyordu.

Tam telefonu tekrar elime alacakken dış kapının açılıp kapanma sesiyle mutfaktan kapıya doğru ilerledim. Mert birkaç saniye yüzüme bomboş bakmış sonrasında yüzüne koca bir gülümseme takıp yanıma yanaşmıştı. "Hayatım günaydın, erkencisin." Dudağıma ufak bir buse kondururken ben bu halde nereden geldiğini sorgulamaktaydım.

"Neredeydin? Aradım çekmiyordu telefonun." Sesim belki biraz gergin çıkmıştı fakat son olanlar gerçekten küçük bir olayda bile patlayabilmemi sağlayabilirdi.

"Evet ya şarjım bitmiş, gece de geç gelip yanına uzandım ama derin uyuyordun hiç fark etmedin geldiğimi. Sabah da erkenden temiz hava almak için deniz kenarına yürüyüşe çıktım."

Üzerinde kot pantolonla duruyordu. Elimle üzerini işaret edip, "Pantolonla mı çıktım yürüyüşe?" Diye sordum.

"Canım ufak da bir işim vardı kalmış öyle." Cevap vermeme izin vermeden tekrar konuştu. "Valla mutfaktan çok güzel kokular geliyor, kurt gibi acıktım."

Bir şeyler karıştırdığı kesindi ama düğün öncesi bana sürpriz yapacağını düşünerek fazla üstelemedim. Sonuçta sürpriz, haberin olmadan heyecanlı ve güzel olurdu.

Ömrünün sonuna kadar unutamayacağın bir sürpriz yapacağına emin olabilirsin.

"Ellerini yıkayıp gel hadi. Çayını koyuyorum." Ben mutfağa giderken Mert'de bu kattaki lavabolardan birine girmişti. Daha yeni demlemiş olduğum çayı bardaklara koyarken az önce yapmış olduğum menemenin de yumurtalarını kırıp sofraya koydum.

Mert mutfağa girip sandalyesine otururken bende yan tarafına oturmuştum. "Acaba ben seni hakedecek ne yaptım birtanem söylesene. Bu harika kadın resmen benim karım olacak." Sabah sabah yapmış olduğu iltifat beni içten bir şekilde güldürürken "Desene hayattaki tüm şansını bende kullandın." Dedim. Çok mütevazi olduğumu söylemiş miydim?

Dediğime gülerken kafasını beni onaylarcasına sallayıp, "Bütün şanslarımın son olduğunu bilsem de yine seni isterim ben."

Ve ben bu adamla evleniyordum. Uğruna annemi babamı karşıma aldığım adamla kaçıp bu şekilde huzuru bulabileceğimi düşünüyordum. Annem babam aklıma gelince yüzüm yine buruk bir hale bürünürken tekrardan içimden keşke böyle olmasaydı dedim. Keşke bana saygı duyup ilişkimi sonuna kadar destekleselerdi de bende onların rızası olmadan gizlice İstanbullara kaçıp sevdiğim adamla evlenmeseydim.

YENİDEN SEVEBİLİR MİSİN Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin