BODYGUARD ( Larry Stylinson )

-TWENTY TWO / FINAL

"Pekala Jack, kabul et bu işte berbatsın." Niall kahkaha atıp kocaman kahveleri kısılmış olan çocuğun elindeki golf sopasını aldı.

"Bak, böyle yapmalısın." küçük topa nazikçe vurdu. Top deliğe girince de onu izleyene dönüp göz kırptı.

"Evet ben beceriksizim, haklısın." Jack somurttuğunda Niall bir kahkaha daha patlattı. Kollarını göğsünde kavuşturmuş olan çocuk komiğine gitmişti.

"Niall." Tomoko, gülüşen adamın yanına geldi. Mavi gözlü sevgilisinin dudaklarına kısa bir öpücük bırakıp geri çekildi. "Herkes toplandı, sizi bekliyoruz." Jack'in somurttuğunu görünce şaşkınca sordu. "Bizim kıvırcığa ne oldu?"

Niall kıkırdadı. "Golf oynayamadığı için küstü." çekik gözlü kadın da sevgilisi gibi kıkırdadı.

"Ama Tomoko!" Jack şu an tam olarak bir bebek gibi görünüyordu. "Sevgilin benimle dalga geçiyor, ona kızmalısın."

Dudak büzmüş olanın yanına gelip sırtını sıvazladı Tomoko. "Sen yeter ki iste. Gece ona çok güzel bir ceza vereceğim." mavi gözlü olana göz kırptı.

Niall bunu duymasıyla elindeki sopayı atıp ellerini olumsuz anlamda sallamaya başladı. "Hayır hayır hayır, beni bağlamana asla izin vermeyeceğim. Bunu bir kere yaptık, o da az daha beni kalpten götürüyordu."

Jack ve Tomoko kahkaha atmaya başlayınca bu sefer somurtan Niall olmuştu. "Küstüm ben size. İçeri gidiyorum." hâlâ kahkaha atanlara arkasını dönüp malikaneye girdi.

Bahçedeki Tomoko ve Jack de içeri girdiğinden David, toplantı usulü ayağa kalktı. "Geldiğiniz için teşekkürler."

"Hepimiz biliyoruz ki başımızdan büyük badireler geçti. Çok zorlandık, üzüldük." ciddiyete binen suratlara baktı. "Fakat şu an buradayız ve hep birlikteyiz, sağlıklıyız." ciddi suratlar yumuşamıştı.

"Uzatmadan ana konuya geliyorum." yanında oturan Liam ve Zayn'e bakıp gülümsedi. "Bir ay sonra düzenlenecek olan Liam ve Zayn çiftinin düğününe davetlisiniz." 

Odadakiler sevinç çığlıkları atmaya başladılar. Harry parmaklarıyla ıslık çalıp güzel çifte baktı. Louis'nin de ağzı kulaklarına varmıştı. Dostları için çok sevinmişti.

"Tebrikler Zayn!" Dylan ayağa kalkıp esmer korumasının elini sıktı. Bu ikisini başından beri seviyordu zaten.

Herkes çifti tebrik edip yerlerine oturmuştu ki sıra Tomoko'ya gelmişti. Çekik gözlü kadın oturduğu beyaz koltuktan kalkıp çiftin yanına geldi. Sıcak ve samimi bir şekilde gülümseyip ikisine birden kollarını sardı. Geri çekilmeden hemen önce de "Kaba davranışlarım için üzgünüm." dedi. 

Ziam çifti Tomoko ile aralarını düzelttiklerine, dostlarına düğünü haber verdiklerine ve hepsinin kendilerini desteklediklerine sevinmişlerdi. 

#########

"Harika değil mi?" Harry kendini salondaki koltuğa atarken mutfakta kahve yapan sevgilisine seslendi. "Liam ve Zayn'i diyorsan evet. Ama bana kalırsa evlenmek için acele ettiler." Mavi gözlü adam elindeki fincanlarla salona girdi. Yerine oturup içi kahve ile dolu fincanın birini Harry'e uzattı. 

"Nasıl yani?" lila rengi fincanı aldı Harry. Louis'nin böyle bir düşüncesi olduğunu bilmiyordu.

"Onları tanıyorum. Evlenip bir yuva kurmak istiyorlar, bu çok güzel bir şey. Bunu ben de isterim ama sırası değildi. Herkes kendisini yeni toparladı zaten. Ayrıca acele ettiklerinden dolayı ayrılma ihtimalleri bile var bence." 

Gözlerini kıstı Harry. Kahvesini yudumlayan bu adam sinirlenmesine sebep olmuştu şimdi. "Senin bu aralar çenen mi açıldı ne?" 

"Sadece fikrimi söylüyorum Harry." umursamaz bir şekilde kahvesini içmeye devam etti Louis.