9.Bölüm🌼

25.2K 1.7K 542
                                    

İyi okumalar..

🌼

Kenan Bey sustuğunda ikimizde ağlıyorduk. Kabul böyle bir şey beklemiyordum. Gözlerimi silip burnumu çekerken kenardaki sehpadan peçete alıp uzattı.

Kısık sesle "Teşekkür ederim" deyip burnumu sildim.

"Ben ne diyeceğimi bilmiyorum. Hep değişiyordu benim kaldığım yurtlar. Sorgulamadım hiç. Yani sorsam da cevap alamıyordum zaten. Dediklerini yapmaktan başka da çarem yoktu.."

Gözleri bana dönerken "Özür dilerim kızım." Dedi. "Senden çok özür dilerim."

"Yangını da mı araştırmadınız."

Başını sallayıp gözlerini sildi. "Yangın araştırıldı. Mutfakta çıkmış. Tüm herkes bahçedeydi. Asmin ne ara girdi içeri bilmiyoruz dediler. Kundaklama olmadığı için kapandı dosya. Gerçekten tüpten çıkmış."

Başımı salladım. Her şey o kadar ince planlanmıştı ki.

"O gün sordun ya DNA testini neden istemedin diye. Zaten vardı elimde rapor. O yüzden istemedim. Bir de zaten amcan ölmüştü. Yani seni kaçıran adam. Başka bizi ayırmak isteyen olduğunu düşünmemiştim. Plan olabileceği aklıma gelmedi."

"Peki kim yapmış o yangın işini."

"Bilmiyorum" dedi sıkıntıyla. "Musa senin yaşadığını söyledikten sonra araştırdım ama yok. Yangından hemen sonra istifa etmiş yurt müdürü. Kadın kimdi bilmiyorum tanımıyorum da. Muhtemelen sadece maşaydı.."

Sessizce önüme döndüm. Gözlerim yeniden dolarken dudağımı ısırdım. Anlattıklarını hayal etmek istemesem de hep gözümün önüne geliyordu.

Hiç böyle düşünmemiştim ki ben. Beni sevmeyen,istemediği için yetimhaneye bırakan anne babaya hazırlamıştım kendimi.

'Senin kokunu alırım diye sarıldığımda burnuma yanık kokusu geldi' demişti.

Bu çok zordu.

Yaşadıklarımı,kimsesizliğimi bir anda silip atamazdım. Ama düşmanımmış gibi de davranmayacaktım.

"Bakın. Ne sizin ne benim yaşadıklarımız kolay şeyler değil. Kolayca sindiremem. Bu yaşıma kadar ne anne ne baba diyebileceğim kimse yoktu. Sıraç'la evlenene kadar bir evim yuvam da yoktu. Hep yurtlarda kaldım."

Bakışlarımı halıdan çekip ona döndüm. "Hayatın en acı tarafını da gördüm en güzel tarafını da. Anne olacağım. Bu yaşımdan sonra kusura bakmayın ama siz olsanız da olur olmasanız da."

Gözlerini yumup başını çevirdi. Ağırdı belki söylediklerim ama gerçek buydu.

"Benim size çocukken ihtiyacım vardı. Veli toplantılarıma yurt görevlisinin değil de sizin gelmeniz gerektiği zamanlar. Tek başıma salıncağa binip ayaklarımı sürüye sürüye sallanmaya çalıştığım zamanlar ihtiyacım vardı. Ben bütün bunları silip atamam. Suçunuz yok belki tamam ama Sıraç'la ben aile olmayı öğrendim. Annesi babası abisi hepsi benim ailem oldu. Laf olsun diye söylemiyorum bunu. Aile ne demek onlarla öğrenmişken sizi ailemsiniz deyip kabul edemem. Bu onlara haksızlık olur"

Gözünden akan bir damlayı silerken "Tamam.." dedi. "Tamam ailen olarak kabul etme. Anne baba deme. Ama yanında olup seni tanımamıza izin ver kızım.."

Boğazıma tırmanan hıçkırığı tuttum. "Tamam.." diye mırıldandım.

Yüzünde gülümseme oluşurken yaşlı gözleriyle bana baktı.

"Tamam." Diye tekrar etti beni. Bir süre sessizce oturduk. Gözyaşlarımız dinmiş. Sakinleşmiştik.

"Serpil. Onun hiçbir suçu yok kızım. Ona bana davrandığın gibi davranma olur mu?"

DAĞ ÇİÇEĞİ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin