MK 14

194 19 3
                                    

Herkese merhaba! Nispeten daha uzun bir bölümle karşınızdayım iyi okumalar

°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•

Bütün şömine buzla kaplanmıştı! 

Vega çığlık atarak yere düştü. Bütün bedeni acı içinde kıvranıyor, canı hiç olmadığı kadar yanıyordu. Tırnaklarını kollarına ve bacaklarına batırdı, bir şekilde bu acıdan kurtulmaya çalıştı ama faydası yoktu. Birisi bütün derisini yüzüyormuş gibi hissediyordu. Her bir hücresi önce yanıyor sonra buz tutuyordu sanki. Birisi vücudunun kontrolünü ele geçirmiş gibiydi elleri ve ayakları garip açılarla bükülüp açılıyordu. Ağzı ise bir balıktan farksızdı, dudakları atamadığı çığlıkların etkisiyle açılıp kapanıyordu. Vücudunda yaşananlardan ayrı bir savaş ise beynini ele geçirmişti. Bir tarafta Dünya'daki anıları diğer tarafta ise Mars'taki anıları onu ele geçirmeye çalışıyordu. Vega anlamıştı, ateş ve su tüm varlıklarıyla onu ele geçirmek istiyorlardı. Bu iki zıt kutuptan biri galip gelmeliydi ikisinin bir arada bulunması düşünülemezdi bile. Bu uğurda ikisi de Vega'dan vazgeçmiş gibi görünüyorlardı. Her iki elementin gücü de o kadar kuvvetliydi ki Vega bir an öleceğini düşündü. Buraya kadardı işte onun lanetli hayatı. Sonunda istediği olacak ve ölecekti. Tüm acısına rağmen yüzünde ızdıraplı bir gülümseme belirdi. Vega bilincini kaybetmişti… 

♛♕♛♕

Titan kukuletasının ipini gevşetip saçlarını düzeltti. Yaklaşık bir saattir saray muhafızlarını oyalamakla meşguldü ama Vega'dan hala bir hareketlilik görememişti. Gücü giderek azalıyordu ve eğer karşısına hanedan üyesi bir su hükmedicisi çıkarsa kazanma ihtimali olmayabilirdi. Gözlerini kapatıp zihnini sakinleştirmeye çalıştı. Saldırının şiddetini azaltıp muhafızların seviyesini aşmamaya özen gösteriyordu. Şanslıydı çünkü saraydan hiç kimse yaşananların sebebinin kim olduğunu anlayamamıştı. Yavaşça bulunduğu konumdan hareketlendi çünkü görüş açısı yeterli değildi. Sarayın bahçeye bakan küçük, karanlık ve kullanılmayan odalarından birindeydi. Vega'nın bulunduğu odanın tam karşısında olduğu için burayı seçmişti ancak odanın içini göremiyordu. Bir kıvılcım ya da kırmızı herhangi bir güç belirtisi hissedememek endişelenmesine sebep olmuştu. Vega dönüşümünü tamamlayıp çoktan yanına gelmeliydi. Bir şeylerin ters gitmesi ihtimali nefesini kesti. Eğer prensesi koruyamazsa ateş varisi kimse kalmazdı ve bu Mars'ın sonunu getirirdi. Ancak Vega'nın ateş varlığını hissedebiliyordu bu biraz da olsa sakinlemesini sağladı. Odanın kapısına yöneldi ve karanlık koridora doğru adım attı. Her yer fırtınanın etkisiyle zifiri karanlığa bürünmüştü. Kimseye görünmeden Vega'nın bulunduğu odaya gitmesi lazımdı. Kukuletasına iyice büründü ve duvara yaslana yaslana yürümeye başladı. Bir yandan da fırtına ve yer sarsıntısını kontrol etmeyi ihmal etmiyordu. - Vega'nın bulunduğu oda Titan tarafından koruma altına alınmıştı bu sayede sallantılardan ve fırtınadan etkilenmiyordu. - Bir anda ayak sesleri ve konuşmalar gelmeye başladı. Tam da Titan'ın olduğu yere doğru bir grup muhafız koşarak ilerlemekteydi. Titan kendini birkaç adım geriye çekip duvara iyice sindi ve gelenleri gözetlemeye başladı. Büyük bir pencerenin aydınlattığı yan koridordan geliyorlardı ve bu yönde gidebilecekleri iki yol ihtimali vardı. Ya Titan'ın kucağına düşeceklerdi ya da Vega'yı bulacaklardı. Titan ikinci ihtimali göze alamayacağı için gelenleri etkisiz hale getirmek zorundaydı. Tüm dikkatini topladı ve muhafızlar pencereye yaklaştıkları anda camı güçlü bir rüzgarla patlattı. Bütün muhafızlar cam parçaları tarafından yara içinde kalmışlardı ve rüzgar onları dışarı doğru çekiyordu. Bağırışları tüm koridoru inletti ama onlara yardım edecek kimse yoktu çünkü diğer muhafızlar sarayı Titan'ın saldırılarından kurtarmakla meşgullerdi. Yaklaşık beş dakikalık bir mücadeleden sonra tüm muhafızlar sarayın kırılan penceresinden aşağıya düşmüşlerdi. Titan muhafızlardan kurtulduktan sonra hızla Vega'nın bulunduğu odaya gitti. Elini kapının koluna koyduğunda bir anda güçlü bir kalp çarpıntısı hissetti ve olduğu yerde donakaldı. Elleri korkuyla titriyordu ve kalbindeki ağrı tüm bedeninin kasılmasına sebep olmuştu. Ateş prensesi Vega'nın ateş varlığını hissedemiyordu. Tüm gücünü kullanarak kapıyı açtığında gördüğü manzarayı asla hayal edemezdi. Vega'nın tüm bedeni ortadan ikiye ayrılmış gibiydi. Vücudunun yarısı kızıl saçlı, esmer tenli iken diğer yarısı sarı saçlı ve bembeyaz tenliydi. Elleri iki yanına açılmış, birinden küller diğerinden buz parçaları dökülüyordu. Titan korkuyla Vega'nın yanına eğildi. Elini boynuna koyup nabzını dinledi. O kadar cılız atıyordu ki Titan az kalsın fark edemeyecekti. 

Mars KraliçesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin