part 8

52 7 9
                                    

Hızlıca gördüğüm ramencinin önüne geldim. İçine girdim.

"Buyrun küçük hanım ne istersiniz"

"Önerdiğiniz bir şey verin efendim"

"Peki küçük hanım"

Oturup beklemeye başladım.

"Su da alabilirmiyim"

Çalışan kadının biri başını sallayıp önüme su koydu. Yemeği beklerken suyu yudumluyordum. Suyun yarısına gelmişken yaşlı adam önüme bir kase ramen koydu.

Hiç kibarca yiyemeyecktim şu an. Kafamı gömdüm. Kasenin yarısına gelmişken dışardan büyük bir ses geldi. Kafamı kaldırdım. Yaşlı adam ve kadın da endişeli görünüyodu.

Hızlıca elime geçen ilk para destesini adama uzatarak dışarı çıktım. Anbu takımı bir şüpheli yakalamış gibiydiler. Adam zorluk çıkartıyordu. Anbuya karşı koyabiliyordu. Önceden bir shinobi olduğu belliydi. Aslında suçlunun bu kişi olması düşünülürdü.
Byakugan .

Adamın çhakrasını izlediğimde yolda şüpheli gibi görünen insanların çhakrasıyla uyuşmuyordu. Şüphe ettiğim bir insan daha vardı ama daha düzgün bir kanıtım yoktu. Kalabalığın arasına baktığımda. O kadını gördüm çhakrasına baktığımda sabah karşılaştığım çhakrayla aynı değildi.

Sabah bir shinobi gibi uzun süre kullanılmış bi chakrası vardı ama şimdi normal bir insan çhakrasıydı. Hiç kullanılmamış bir chakra. Sabah sohbet ettiğim kişinin o olmadığı belliydi zaten bir shinobi chakrasına sahip insan kendini koruyabilirdi ama kadın sıkıştırıldığında kendini koruyamadı bile.

Flasback
Yerdeki siyah deri çanta dikkatimi çekti elime aldım inceledim. İçinden kimlik bulma umuduyla karıştırdım. Sabahki bayana aitti.

Flasback end

Ayrıca çarpıştığımızda düşen çantasını geceki olay yerinde bu sabah bulmuştum.

Flasback
Kadın elimden destek alarak yerinden kalktı. Yere düşen çantasını da almayı ihmal etmedi.

Flasback end

Köye sızan katilin çhakrasını biliyorum artık. Kalabalıktaki her insanı inceledim.

Orda bir çocuk kılığına girmişti. Anbunun biraz yakınına giderek.

"Orda!"

Diye çocuğu işaret ettim. Belimdeki babamın alın koruyucuyla gözümdeki byakugana bakarak bana güvenebilirlerdi diye düşünüyorum. Arkamdan geleceklerini umut ederek çocuğa doğru koştum. Bağırdığım için açığa çıktığını anlamıştı. Hızlıca çatılardan atlayarak kaçmaya başladı peşinden kovalıyordum.

Arkamdan 2 anbu geliyordu. 1 tanesi hokage binasına gidiyordu. Hala kovalarken çocuk bir anda durdu. Burda insan çokluğu vardı fakat boş bir arsa da vardı çocuk tam ortasında durdu. (Çocuk dediğime bakmayın en az 16 yaşında)

Anbu yanıma gelip ikisi de bir omzumdan tuttu.

"Bizimle hokage-samaya geliyorsun"

"N-ne size köye sızan kişinin o olduğunu söylüyorum "

Arkadan başka bir anbu gelerek  

"Konohamarunun takımının bahsettiği şüpheli kız bu evet"

Dedi fırsattan yararlanan çocuk eski haline döndü. Bir bayandı orta yaşlardaydı ve yüzünde katil sırıtışı vardı. Bize doğru koşmaya başlamıştı. Byakugan sayesinde görüyordum ama anbu benimle ilgilendiği için farketmiyordu.

"Size diyorum b-bekleyin"

Konohamaru ve udan- kun ile moegi-chanda buraya gelmişti. Onlarda bana doğru koşuyordu. Hokage-sama bir çatıda duruyordu bana bakıyordu. O sırada 2 takım daha geldi ama üstlerinde kapüşonlu pelerinler vardı kim oldukları anlaşılmıyordu. Büyük ihtimalle sorun çıkarsa müdahale edeceklerdi.

Etrafta toplanan shinobiler. Suçlu ve nefretle bakan gözleri, yaşlarımı tutmamda zorluyordu. Bana doğru gelen kötü sırıtışlı katil.

"U-uzak durun"

Diyebildim *kaiten* diye bir ses duydum baba... Ağlıyordum

"Uzak d-durun dedim!"

Bağırmamın etkisiyle şaşırmış olan anbu'dan bir çırpıda kurtulup kaiten uygulamaya başladım.

3.kişi anlatımı:

Tenji kendini kaybetimişçesine dönüyordu. Sinirli bir şekilde bağırdı. O sırada farkında değildi ama kırmış olduğu byakuganı tekrar kırmıştı. Babasının biraz daha vakti olsaydı o da tekrar kıracaktı fakat vefat etmişti.

Tenjinin gözleri tamamen beyaz olmuştu ne gözbebeği nede onu çevreleyen bir iris vardı. Farkında değildi ama babasının chakrasını da harcıyordu.

Kaitenini o kadar büyütmüştü ki arkasında olan anbuyu ona doğru gelen konohamaru, udon, moegiyi ve koşan katile bile ulaşacak derecede büyüktü hala büyüyordu nerdeyse arsayı kaplayacaktı.

Çatıda duran gizemli iki takım hokage ve masum insanları oradan bir çırpıda uzaklaştırmıştı. Ama zarar görenler olmuştu.

Tenji'nin anlatımı:
Kendimi kaybetmişçesine güç kullanıyordum. saçlarımın yaptığım teknikten dolayı havalandığını hissediyordum. Ama duramıyordum. Durmak ta istemiyordum. 

"Tenji"

"Baba.."

"Dur artık "

Efsanevi SavaşçıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin