Sonun Başlangıcı

49 7 15
                                    

SAKURA

 
Merhaba ben Sakura ve şu anda okulda bir grup aptalla cezaya kalmak zorundayım. Shizu ve Lev benim için sorun değil ama diğer 6'sı gerçekten çok gürültücü. Tek yaptıkları kavga etmek. Onlardan nefret ediyor değilim ama keşke biraz daha iyi anlaşsak. Her neyse daha demin ingilizce öğretmenimiz Emily sınıfa girdi ve;

Emily: Yine mi siz?! Tek başarabildiğiniz şey bu mu? Şimdi tek tek sayalım. İlk olarak Nagisa, neden buradasın? Yine nasıl bir aptallık yaptın?

Nagisa: Niye söylemek zorundayım ki?! Hem ben kötü bir şey yaptığımı bile düşünmüyorum.

Emily: Madem öyle o zaman sana yarım saat daha eklemekten başka şans bırakmadın.

Nagisa: B-bi- bir dakika. Normalde kaçta çıkacaktık ki?!

Takeo: Gerizekalı sanki bilmiyorsun her zamanki gibi 17.00 da çıkacağız işte.

Tanrım bu Nagisa ve Takeo tam bir aptal

Emily: Hazır sen konuşmuşken sana da soralım Takeo. Sen neden buradasın?

Takeo: Nagisa'yla aynı sebepten. Ve ben de söylemek istemiyorum.

Emily: Tamam, sana da yarım saat ekledim. Morio?

Kesin yine sapıkça bir şey yapmıştır.

Morio: (kulaklarına kadar kızarır) Kızların soyunma odasına yanlışlıkla (!) gözüm kaydı. Ne var bunda?!

Demiştim. Ama kesin arkadaşlarının yanında en gerizekalıları olduğu için kaçmayı unutmuştur.

Yachi: (iğrenerek) Seni pis sapık!

Morio: K-kraliçem!

Emily: Hiroshi?

Hiroshi: Basket oynarken bilerek faul yapan salağı dövdüm.

Emily: Yachi?

Yachi: Shizu'nun yanında olduğum için tüm bunlar! Sırf Lev için duruyorum burada.

Of bu kızı hiç sevmiyorum. İnsanları aşağılamayı çok seviyor. Tam bir aptal. 

Shizu: İstersen gidebilirsin. Burdan herhangi birisinin burda durmanı istediğini sanmıyorum. Lev de dahil.

Shizu'yu da normalde pek sevmem ama Yachi'yi her zaman yerin dibine sokuyor. Ve bu o kadar hoşuma gidiyor ki anlatamam.

Yachi: Bu seni ilgilendirmez Shizu!

Emily: (elini alnına vurur) Hay tanrım! Bir kere de kavga etmeyin. Lev, Shizu. Peki siz?

Lev ve Shizu aynı anda: Çok güçsüz çıktılar. Bu onların suçu.

Kesin başkası bulaşmıştır ilk önce onlara. Çünkü gereksiz yere belaya bulaşmazlar.

Emily: (bıkmış şekilde) Peki sen Sakura?

Sakura: Benim bir şey yapmadığımı sizde biliyorsunuz. Aaa doğru şimdi aklıma geldi. Öğretmenler gününde hediye almadığım için mi? Veya da siz derste bize ders anlatmak yerine telefona baktığınız için aileme söyledim diye mi? 

Emily: Saçmalama seni pis domuz. Niye böyle depresif bir hale büründün acaba sadece 1 ay içinde. Doğru abin kaybolmuştu değil mi? Bence kesin kaçmıştır. Sizin gibi bir ailesi olduğu için.

Abim 1 ay önce kayboldu. Her yerde aradılar ama hiçbir yerde bulamadılar. Abim benim için en değerli kişidir bunu bildiği için şimdi konusunu açıyor. 

Hiroshi: Hocam çok ağır konuşuyorsunuz. Tamam sevmiyor olabilirsiniz ama bu kadarı da insanlık dışı resmen!

Hiroshi bazen gerçekten nazik biri olabiliyor.

Sakura: Boşver Hiroshi. Susalım da artık defolup gitsin buradan!

Emily: Başınıza siz umutsuz vakalara göz kulak olması için Sora'yı koyuyorum. (Sora'ya döner) Ben gidiyorum Sora. Testlerini düzgünce yaptıklarından emin ol.

Ne? Ne? Ne? Neeeee? Umarım yanlış duymuşumdur. Sora mı dedi o?! Hayır lütfen ya.

Sora: Tamam hocam.

Evet. Doğru duymuşum kapıdan içeri o pislik girdi. Sora'yı hiç sevmiyorum. Iyyk! Egolu inek. Zaten Yachi'nin kardeşinden ne beklersin ki?


İlk bölüm bitti. 

Bu benim ilk hikayem o yüzden çok üstüme gelmeyin. :)

Bu bölümde daha çok karakterleri tanımanızı ve ısınmanızı istedim. Asıl olay sonraki bölümde başlayacak. Umarım bu bölümü beğenmişsinizdir, beğendiyseniz vote vermeyi ve yorum yazmayı unutmayın. ;)

Siblings Without BloodlineWhere stories live. Discover now