12

138 46 6
                                    

• B İ R  H A F T A  S O N R A •

•Jungkook•

İşe tekrardan döneli bir hafta olmuştu ve artık resmi olarak Bay mükemmel Min'in asistanı olmuştum ve maaşım da bir miktar artmıştı. Canım patronum bana ara sıra hala ayak işlerini yaptırmaya devam etse de artık daha çok asıl görevimi yapabiliyordum bir yandan da sürekli patronumun çevresinde olduğumdan bir sürü yeni şey öğreniyordum ama sürekli kendisinin etrafında olmamın kötü bir yanı da vardı ona kendimi daha da kaptırıyordum tabi bu sadece benim suçum olamazdı o da suçluydu ne yapayım bu kadar mükemmelse yani?

Jimin: Uyandın mı Kookie?
Jungkook: Uyandım hyung.
Jimin: Hadi hazırlan da gel kahvaltı hazırladım.
Jungkook: Hemen geliyorum...

Kahvaltının hazır olduğunu duyar duymaz yatağımdan fırlayıp lavaboya gittim yüzümü en sevdiğim doğal içerikli yıkama jelimle yıkadım bu jeli kullandıktan sonra tazelenmiş gibi hissediyordum. Lavabodaki işim bittikten sonra odama geri geldim ve dolabımın karşısına geçip kendime güzel bir takım elbise seçip giyindim ve mutfağa geçtim...

Jungkook: Hyung ellerine sağlık, her şey mükemmel gözüküyor.
Jimin: Afiyet olsun tatlım benim.
Jungkook: Hyung bugün öğle arama gelsene, birlikte yemek yeriz.
Jimin: Hmm güzel olur Kookie, hem çalıştığın yeri de görmüş olurum daha önce görmedim.
Jungkook: Evet evet kesinlikle gelmelisin, yemekler benden!
Jimin: Oo o zaman kesin geliyorum.
Jungkook: Süper.
Jimin: Bir sorun olmaz değil mi?
Jungkook: Yok canım ne olacak.
Jimin: Tamam o zaman.
Jungkook: Hyung her şey için sağ ol. Ben çıkayım artık yoksa geç kalacağım.
Jimin: Tamam tatlım öğlen görüşürüz.
Jungkook: Görüşürüz...

Kahvaltımı bitirir bitirmez evden çıkıp metro durağına doğru yol aldım, kulaklığımı da takmıştım yoldayken müzik dinlemekten fazlasıyla keyif alıyordum. Metro durağına geldiğimde ise bineceğim metro çoktan gelmiş de kalkıyordu ki son anda yetişip binmiştim, birkaç durak sonra ineceğim semte geldim neyse ki indiğim durak dergi binasına yakındı da beş dakikalık yürüyüşle binaya çoktan varmıştım. İçeri girdiğimde saatime baktım tam zamanında gelmiştim bu demek oluyordu ki bugün azar işitmeyecektim. Artık iş yerinde kendi masam vardı, masama geçmeden önce patronumun odasına uğrayıp bir ihtiyacı olup olmadığını soracaktım, odasının önüne geldiğimde kapıyı tıklattım ve "gel" komutu ile içeri geçtim.

Jungkook: Günaydın Bay Min.
Yoongi: Günaydın Jungkook.
Jungkook: İşimin başına geçmeden önce bir ihtiyacınız olup olmadığını sormaya gelmiştim.
Yoongi: Gözlerimi yaşartıyorsun...
Jungkook: Aşk olsun her sabah soruyorum Bay Min.
Yoongi: Demek ki her sabah yaşartıyorsun Jungkook.
Jungkook: Her sabah yaşarmaya devam edecek o zaman.
Yoongi: Bakıyorum da baya iddialısın.
Jungkook: Tabi ki.
Yoongi: Güzel. Neyse Jungkook bir ihtiyacım yok şimdilik, bir şey olursa seni çağırırım.
Jungkook: Peki Bay Min, kolay gelsin.
Yoongi: Sana da!

•Yoongi•

"Keşke dediğiniz gibi aşk olabilse Bay Jeon" diye düşünmekten kendimi alamadım, bu çocuk etrafımda oldukça ona gerçekten kapılıyordum ve ne kadar da aşık olduğumun farkına varıyordum sesini her duyduğumda...
Hayatımda ilk kez bu denli duygusal şeyler hissediyordum birine karşı ve bunu ne yaparsam yapayım durduramıyordum. O küçük çocuğun sevgilim olmasını istiyordum, ondan ne olursa olsun ayrı kalmamak istiyordum ama olmazdı olamazdı. Ben onun hayatına sadece bela olarak girebilirdim, onu üzerdim kendimi tanıyordum ve buna izin vermeyecektim ne olursa olsun kimse buna ben de dahil Jungkook'u üzemeyecekti... Ben yine düşüncelere dalmış önümdeki işimi unutmuştum, derginin bu ayki sayısında Jungkook'un verdiği fikri deneyecektik ben birkaç tane farklı manken bulmuştum ama Jungkook'un da fikrini almak istiyordum bu yüzden onu iş telefonumdan arayıp yanıma çağırdım beş dakika içinde kapımı tıklatmıştı bile aslında ilk geldiğinde de sorabilirdim ama onu gördüğüm gibi iş aklımdan çıkmıştı. Her zamanki "gel" komutum ile odama girdi.

Jungkook: Buyrun Bay Min.
Yoongi: Jungkook bu ay senin verdiğin fikre göre bir çekim yapacağız.
Jungkook: C-cidden mi?
Yoongi: Evet. Neden şaşırdın ki fikrini zaten beğenmiştim.
Jungkook: Doğru ama şaşırdım işte...
Yoongi: Neyse ben birkaç manken buldum ama senin de görmeni istedim.
Jungkook: Bakayım.
Yoongi: Bak bakalım.
Jungkook: Bay Min bu mankenler tam da benim bahsettiğim gibi.
Yoongi: Değil mi? Benim de içime baya sindi.
Jungkook: Kesinlikle. Harika olacak Bay Min.
Yoongi: Çekime gitmek ister misin?
Jungkook: G-gerçekten mi?
Yoongi: Evet.
Jungkook: Çok isterim Bay Min.
Yoongi: Tamam o zaman. Çekimler iki gün sonra olacak sen de fotoğrafçımız ile birlikte git o gün.
Jungkook: Teşekkür ederim Bay Min.
Yoongi: Ne demek. Hadi işinin başına dön.
Jungkook: Tamam, tekrardan kolay gelsin size.
Yoongi: Sana da.

°
°
°

Herkese selam! Umarım hoşunuza gider ve keyifle okursunuz, yorum bırakmayı unutmayın seviniyorum ben :)

BloodSweatAndTears - Yoonkook [Dialog]Where stories live. Discover now