wild hearts and loves | taekook

6 - en sevilen omega

Oy atmayı ve yorum yapmayı unutmayın lütfen~

-

Ellerim cebimde yürüyordum her zamanki gibi. Kafam yine binbir düşünce ile dolmuş rahatlamak için dışarı atmıştım kendimi. Düşüncelerimin başrolü her zamanki gibi aynıydı.

Kim Taehyung.

Gittiği zaman bile onu bu kadar düşünmemiştim belki de. Ama şimdi onu yeniden görmek içimde öyle şeyler uyandırmıştı ki acaba tepkilerim yersiz mi diye düşünüyordum. Ancak sonra geleceğim diyip beni senelerce beklettiği düşüncesi yapışıyordu yakama.

Karışıktım yani. Onu gördüğü an beni arka plana atan bir kurda sahiptim ayrıca. Manyak omega ile Taehyung'un kurduyla iletişim kurmaya çalıştığı gün büyük bir kavga etmiştik. Bu seferde ben onunla konuşmuyordum.

"Jeongguk?" Yan tarafımdan gelen ince ses ile duraksadığımda karşımda gördüğüm beden yüzümde kocaman bir gülümsemeye sebep olmuştu.

Bayan Kim asla kaybetmediği zarafeti ile tam karşımdaydı ve hala o kadar güzeldi ki ona hayran olmamak elde değildi.

"Bayan Kim!"

Bayan Kim beni kollarına arasına alarak sarıldığında gülleri andıran feromon kokusu anında burnuma dolmuştu. "Aman tanrım, ne kadar güzelleşmişsin."

Kolları vücudumu sımsıkı bir şekilde sardığında bende ona sarılmıştım ve içimden boğulmamak için dua etmeye başlamıştım. Bayan Kim gerçekten çok iyi bir kadındı ama beni gördüğü yerde böyle sıkı sarılmasından dolayı bazen boğulmaktan korkmuyor değildim. Bir omega nasıl bu kadar güçlü olabilirdi ki?

"Sizin kadar değil."

Geri çekilerek yüzümü avuçları arasına aldığında dudaklarım öne doğru büzülmüştü. Yüzüme bir süre bakmış ardından yanaklarımı sıkarak tekrar konuşmuştu.

"Seni gördüğüme o kadar sevindim ki! Taehyung'a kaç kere seni sordum, yemeğe getir dedim çocukta tık yok!"

Bayan Kim'in isyanlarını güler yüzle dinlemiş ve ardından konuşmuştum. "Siz yerleşebildiniz mi? Yardıma ihtiyacınız olursa söyleyin."

"Aww ne kadar tatlısın. Seni burada gördüğüm iyi oldu. Benimle eve gelmen gerekiyor."

Kaşlarım çatılırken anlamadığımı belirten bir surat ifadesi ile bakmıştım yüzüne.

"Ah, çatma kaşlarını öyle yüzün çabuk kırışır." diyerek elleri ile kaşlarımı düzelttiğinde gülmeden edememiştim. Bayan Kim güzelliğine ve bakımına çok önem veren biriydi ve şimdi bana bunları söylemesi beni şaşırtmamıştı.

"Her neyse, gittiğimiz kasabadan sana hediyeler getirdim Taehyung'un seni yemeğe getireceği yok. O yüzden şimdi benimle geliyorsun ve o hediyeleri alıyorsun."

"Bayan Kim..." dediğim sırada utanarak kafamı eğmiştim. "Hiç gerek yoktu."

"Çok seveceğin şeyler hadi çabuk gitmeliyiz. Şu poşetlerden birini de al, yardım et bana. Çok heyecanlıyım!"

Etrafa yaydığı güzel kokulu feromonlar beni mest ederken eğilerek yere bıraktığı poşetleri almış ve koluma girerek onların evine doğru ilerlemeye başlamıştık. Aslında birazda gergindim. Taehyung'u o günden sonra bir daha görmemiştim ve şimdi eğer evdeyse ne yaparım bilmiyordum.

Kurdumun onu deli gibi sevdiğini göz önünde bulundurursam ilk gördüğü yerde tekrar iletişime geçmeye çalışacağına emindim.

Birkaç dakikalık yürüyüşün ardından yeni evlerinin önüne geldiğimizde Bayan Kim kapıyı açarak içeri girmem için bana yol vermişti. Elimdeki poşetleri alarak mutfağa götürmüş hemen ardından yanıma gelerek beni salona yönlendirmişti.