Bölüm 46

30.7K 1.8K 158
                                    

Iyi okumalar:)

DOREMİ: Sen iyice alıştın bu pencere işine

Davetsiz: Hem de nasıl.

Davetsiz: Sen şimdi kaçıyor musun bana kaçmıyor musun?

Düşünüp bir cevap yazamadan kapı tıklatıldı ve ardınca dayım kapıyı açarak içeri girdi.

"Ahenk vaktin varsa biraz konuşabilir miyiz."

"Olur tabii dayı." Dayım kapının yanından ayrılıb yanıma geldi ve yatağın üzerine oturdu. Gözleri yanımda duran ayıcığa kaydı.

"Bana hala ayı'yla uyuyorum deme?" dedi tek kaşını kaldırarak ama dalga geçtiği herhalinden belliydi. "Ben de her yerde övünüyorum benim şöyle akıllı yeğenim var, böyle dereceler yapıyor, büyüdü de bu yıl üniversteye gidecek falan. sen burada ayı'yla yatıyorsun."

"Dayı." Dedim ı harfini uzatarak. "Ayı'yla uyumak yaş meselesi mi?"

"Ben niye uyumuyorum küçük hanım."

"Dayı sen yaşlı başlı adamsın, bu yaştan sonra ayı'yla mı uyuyacaksın?"dedim daha neler der gibi. Sonradan ise dayımın oyununa geldiğimi fark ettim.

"Demek ki neymiş ayı'yla uyumanında bir yaşı varmış."dedi gülümseyerek ve devam etti "Buradan tek bir sonuç çıkıyor sen daha büyümedin. Büyümedin ki hala annenle kavga edip sonrada ayına sarılıp ağlıyorsun."

'Dayın nasılda konuyu buraya getirdi Ahenk?" Bilmiyordum.

"Annele kavga etmişsin. İlk de değilmiş." Derin bir nefes verdi "Ahenk anneni de anla."

"Ben annemi anlıyorum o beni anlamıyor." Dedim.

"Baban ve abin" dedi ve kısa süreliğine sustu "Birdenbire hayatınızdan çıktılar. Hesapta hiç yokken. Annen ve sen, ikinizde zor atlattınız bu durumu. Ama..." tekrar derin nefes aldı "Annende büyük bir korku bıraktı bu kaza. Korkusunun sebebi sensin."

Anlamayan bakışlarla dayıma baktım "Evet sensin."diyerek kafasını salladı "Yarın bir gün hiç hesapta yokken kendisi de bu hayattan giderse sana ne olacak diye çok korkuyor." Korku dolu bakışla dayıma baktım. Dayım bu halimi görüp devam etti "Korkma bir şey olmaz Allah korusun öyle bir şey olursa bile biz varız ama annen kaza yüzünden olaya başka türlü bakıyor. Evet doktor olmanı yine o kaza yüzünden istiyor doktorlara hala sinirli ama derslerinin üzerine düşmesinin en önemli sebebi yarın bir gün başına bir şey gelirse sen ayaklarının üzerinde sağlam durabilesin diye. Güçlü olasın diye." Durdu sonrasında yine söze girdi "Düşünsene annen güçlü olmasaydı böyle ağır bir yükün altından tek başına kalkabilir miydi?"

Hayır dercesine kafamı salladım. "Bu yüzden senin de güçlü olmanı istiyor hayata karşı."

O kaza ikimizde de düzelmeyecek hasarlar bırakmıştı. Bazen düşünüyorum acaba gidenler için mi zor yoksa kalanlar için mi? Babam ve abimin gidişinden sonra hayatın bizim için daha zor olduğu su götürmez bir gerçekti. Peki ya onlar?

Ne kadar cennetde olduklarına inasam da bu halimize üzüldüklerini hissediyordum. En azından görseler üzülürlerdi.

Düşüncelerimden beni ayıran dayımın sesi oldu. "Kavga etmişsin. Bari iyi dövebildin mi?"deyip göz kırptı.

Bu sorusu gülümeme sebep olmuştu. "İyi dövdüm dayı merak etme."

"Afferim sana." Kolundaki saate baktı "Neyse ben kalkayım. İş yerinde mesayiye kalacağım bu akşam."

Dönence/ texting Tamamlandı.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin