KARADAĞ |+18| (HÜKÜMDAR SERİSİ 1)

•40•

Bir önce ki bölümden nehir için büyük tepkiler var , sanırım pek sevmediniz :)

Oy ve yorumlarınızı bekliyorum.

••••••••••••••

MEHİR KARADAĞ

İnsan en çok kendine ait birinden yara alırsa canı ruhen yanar derlerdi. Ben bu zamana kadar bu hissiyatı hiç yaşamadım.

Aile dediklerim üstü kapalı bir yalan olarak çıkmıştı. Onlarla geçirdiğim 19 yıl benim bu dünyada ki cehennemim gibiydi.

Bana güvenmeyi, merhamet etmeyi en çok da sevmeyi öğreten bir tek Mirali vardı.

Hani derler dağlar dize gelse ben ondan yine de vazgeçmezdim. İşte o adam benim kalbimdi, insan hiç kalbi olmadan yaşarmıydı.

Bilmiyorim sanırım bu zamandan sonra ben onsuz yaşayamazdım. O benim her ağladığım da göz yaşlarımı öperek silen , geceleri benim uyuduğumu zannederek saçlarımı okşayan adamdı.

Ben ondan vazgeçmezdim. Ben ne kalbimden ne de karnım da bize ait olan o iki candan asla vazgeçmezdim.

Dün akşam Mirali'ye tüm olanları anlattığım zaman öfkeden deliren halleri , sinirli bakışları beni olukça korkutmuştu.

Bana hissettirmese de bu evden benim yanımdan uzaklaştığı an öyle bir acımasız adama dönüşüyordu ki bazen onu tanıyamıyordum.

"Yenge"bana seslenen yalçın ile gözlerimi ileride çitlerin arasın da gezinen siyah attan çektim.

"Gel yalçın"emrimle bana doğru bir kaç adım daha atarken kolumu çitlere  yaslayarak tekrar önüme döndüm.

"Nehir Yıkılmaz hakkında istediğin bilgiler geldi"

"Söyle bakalım kimmiş bu nehir Yıkılmaz"

"Asıl soyadı Tunahan, cihat tarafından evlatlık alınıp büyütülüyor, annesinin izinden gidecek gibi , sayısal bir zekası var , üniveriste de yazılım bölümüne gitmek için çoktan arayışa geçmiş"

"Başka?"

"Fazla gezen biri değil haftanın bir kaç günü emniyette zaman geçiriyor, mert yıkılmaz ile gerçek abi kardeş ilişkisi var , herhangi bir arkadaşı yok"

Başımı sallayarak kendimi çitlerden çekerken bu sefer sırtımı yaslamış ve gözlerimi yalçına dikmiştim.

"Yalçın sence o benim ikizim olabilir mi?"

Sorumla beraber başını öne eğerek herhangi bir cevap vermezken  onunda benim gibi kafası karışmış gibiydi.

"Peşine adam takalım mı yenge?"

"Gerek yok bana bulaşmadığı sürece uzak dursun"

"Emredersiniz bu arada bu istediğiniz fotoğraf"

Bana uzattığı fotoğrafı elime alarak dikkatle incelerken mert ve nehir'in uzaktan bir cafede oturarak çekilmiş fotoğrafıydı.

"Bu sabah çekildi yenge"

Başımı sallayarak yan tarafta ki masaya bıraktığım zaman ileriden yanıma doğru gelen Mirali ile sırtımı çitlerden çektim.

"Sen git yalçın"başını sallayarak yanımdan uzaklaşırken Mirali çoktan iri elleri ile belimi kavrayarak beni kendine çekti.

"Birilerinin canı sıkılmış"

Gülerek ellerimi sakallarının üzerine sürterek yavaşça öperken içime o çok sevdiğim kokusunu çektim.