1

38.2K 2K 4K
                                    

2 yıl önce

"Min hadi cafeye gidelim."

"Hayır Min benimle lunaparka gelecek." Jisung'u Minden uzak bir kenara çekmiştim.

"Minho. Lütfen Uzak dur. Seni kardeş gibi görüyorum. Yapma Minden ben hoşlanıyorum."

"Sen uzak durmalısın."

"Ben çocukluk arkadaşıyım."

"İşte bu yüzden uzak dur."

"Neden?"

"Kardeşi olarak görüyor seni. Bari bırak ben seveyim."

"İstemiyorum."

"Lütfen Jisung. Kendine eziyet edersin."

"Pekâlâ. O zaman iyi olan kazansın."

İşte o gün başlamıştı herşey. Ben Lee Minho. Liseye ilk başladığım zamanlar bir kızdan hoşlanmıştım. Ama benim en yakın arkadaşım da aynı kızdan hoşlanıyordu. Jisung ile aramı bozmak istemiyorum. Ama çoktan bozulmuştu. Jisung istemişti rekabeti. Benim rekabetten nefret ettiğimi bildiği halde...

O günden sonra kendim gibi olmayı bıraktım. Yakın arkadaşlarımızın da arasını açtık. 8 kişilik bir arkadaş grubuyken ikiye bölünmüştük, bu ben ve Jisung yüzünden olmuştu. Artık serseri bir şekilde takılıyorduk. Okuldaki çoğu bir kısım bizden korkuyor bile diyebilirdik. Ben Jisunga çok değer verirdim. Kısa sürede de olsa çok iyi bir arkadaşlığımız vardı. Jisung yanımdan uzaklaştığında Min ona soru sormaya başlamıştı.

"Minho neden gelmiyor?"

"İşi varmış. Biz gidelim."

Arkadaşını kız için satanlara ne denirdi? Kalleş? Jisung kalleşti. Bizim güzel arkadaşlığımızı Jisung bitirmişti. Benim hislerimi Jisung öldürmüştü.

🐸 Flash back

"Minho~"

"Efendim Jisung."

"Neden top oynamıyoruz."

"Ben top oynayamam bilmiyorum."

"Ben sana öğretirim kalk oynayalım~"

"İyi."

🐸

"Minho bak babam bana sandviç yaptı. Ama iki tane olduğu için birini sana vereceğim~"

"Sen neden yemiyorsun?"

"Sen benim yakın arkadaşımsın. Yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmemeli. Yakın arkadaşlar asla küsmez."

"Hiç küsmeyecegiz degil mi Jisung-ah?"

"Hayır hiç küsmeyecegiz."

🐸

"Jisung. Bak top oynamayı öğrendim. Artık hyungları yenebiliyorum!"

"Woaa. Gerçekten mi?"

"Evet!"

"Kıskandım."

"İyi arkadaşlar olduğumuz sürece hep beraber top oynayabiliriz değil mi?"

"Sonsuza kadar arkadaş kalacağız!"

🐸

"Jisung Bak ked-"

"Bu kim Jisung-ah?"

"Ah bu Min."

"Merhaba Min."

"Artık bizimle oynayacak."

"İstemiyorum."

İşte o gün Min ile tanışmayı reddettiğim gün. Belki kabul etseydim herşey farklı olacaktı? O zamanlar Jisunga karşı garip bir ilgim vardı. Yanımdan ayırmak istemiyordum. Sadece onunla ben oynamak istiyordum. Bu arkadaşlık mıydı daha öte bir şey miydi bilmiyorum. Zaten sonradan ilişkimiz artık çok daha kötüleşti.

"Jisung-ah bak cafe açılmış. Çıkışta gidelim mi?"

"Ah min'e sözüm var başka zaman."

Veya

"Jisung-ah yeni oyunu beraber oynayalım mı?"

"Üzgünüm. Min ile oynayacağız.

Ya da

"Jisung."

"Efendim."

"Annem Bizim için sandviç yapmış yer misin?"

"Sen neden yemiyorsun?"

"Hani biz yakın arkadaşız ya yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmemeli. Bunu sen demiştin."

"Ah.. haklısın ama saol ben tokum."

O gün zorla da olsa yiyebilirdi. Küçücük sandviçi. O günden sonra hiç sevmediğim bir kişiliğe büründüm. Ben hiç farketmesem de istemediğim biri hâline geliyordum. Kavgacı sinsi ve düzenbaz birine. Beni değiştiren kişi Jisungdu. Benim Jisunga beslediğim hisler arkadaşça değildi. Ben seviyordum ama bunu anlayamayacak kadar küçüktüm. Artık benim Jisung adında arkadaşım değil de düşmanım vardı. Özür dilerim Jisung-ah aynı kişiden hoşlandığımız için. Umarım bir gün tekrar arkadaş olabiliriz.

.

Hate love mini fice hoşgeldiniz arkadaşlar. Su balonundan gelenler buraya burdan gelenler Su balonuna 🥳

Minik bir fic yaparım büyük ihtimalle. Uzun ficleri batırırım hep enayiyim biraz gaza gelirim. 🥳 Hayırlı olsun yeni fic. Kusura bakmayın ama Su balonu ficim benim ilk göz ağrım. 🥰

İYİ OKUMALAR COK MANTIK ARAMAYIN BYE

a sikecem ha- MinsungWhere stories live. Discover now